Dışarı çıkarken üstüne atlet birdaha atlet üstüne içlik üstüne süveter onun üstüne kazak onun üstüne gömlek onun üstüne hırka onun üstüne ceket onunda üstüne mont giyen zatdır.
vakti zamanında karşılaşmak durumunda kaldığım bir insandır.
yer: anadolu yakasında özel bir hastane
oda; koç allianz sigorta sorumlusunun odası
tarif: 2008 suları
hava sıcaklığı yaklaşık 18-20 derece civarındaydı. ancak odadaki abinin vucut ısısı -5 falandı herhalde.
odaya girer girmez iğrenç bir koku (bebek pudrası-ufo-ter karışık clup mix) sizi alıp götürüyor zaten.
abinin üstünde bildiğin balıkçı kazak, doktor önlüğü var.
açıkta kalan kısmı sadece yüzü ve elleri.
bunlardan anladığım kadarı ile allerjik bir durumu da bariz ortada.
odadaki kalorifer peteklerine el değmiyor, bunun yanında da dev gibi bir ufo (ufo abiye doğru çevrilmiş,
aralarındaki mesafe 50 cm.yok)
odaya girince ilk etapta, bi hassiktir laan. oluyorsunuz zaten, kaçınılmaz.
ilk bir dakika gülesiniz geliyor, komik lan bu falan diyorsunuz.
abinin eli de yavaş, rahat bi 5dk. kalıyorsunuz odada mecburen
işte o ilk dakkayı atlattıktan sonra oluyor olan,
odadan çıkmak, cam açmak, noluyo lan burda falan demek istiyorsunuz ama boşuna, o ne duyuyor ne görüyor,
ne de size aldırış ediyor.
alnından boncuk boncuk ter süzülürken o pis kokunun üstüne sineceğini,
götünden bile ter akacağını kestiremiyorsun o anda.
bu bir kabus, öldüm de cehenneme düştüm falan diye aklınızdan geçirirken,
neden odanın kapısında bekleyen insanlar olduğunu o anda anlıyorsunuz.
meğer işini halletmek isteyen herkes evrağını bırakıp kaçıyor, 10 dk.sonra girip alıyormuş.
günü kurtarmayı düşünen insandır. burası türkiye hemşehrim donarak ölmezsin ama ay sonunda kalp krizinden ölüverirsin. o faturalar bir gelsin o zaman göreceğim ben senin titreyen ellerini. *