Tam bitiş dönemi karlar erime noktasına geliyor böyle arabalar onları ezerken su atıyor falan . yağarken güzelde onun bide bitiği var çok acı verici . . . soğuk olur bide o dönem . . . ayrı olarak ilk baharı da etkiler cemre düşecek diye beklersin . . .
peee allah belasını vermesin . . .
özlemle beklenen karın yağdıktan 2 saat sonra erimesi. hayır eriyeceksin ne diye yağmadan önce 2 ay soğuğunu, hastalığını çektiriyorsun bize. bu huyunu hiç sevmiyorum kış, çok bencilsin.
sulu karda olsun, ince buzda olsun kayarak yürümek. düşmemek için yürümene dikkat ederken bacak kası yapıyor insan yahu.
kar yağarken rüzgar esmesiyle karların insanın gözüne gözüne girmesi vardır bir de. ayy yaz gelsin artık.
hava soğuk ve yağmurluyken bi taraftan da güneşin açması. rengini bir türlü belli edemeyen kış, yağmayan kar, göt donduran soğuk. kış mevsimi literatürden kalkmalı kısaca.
her günün birbirine benzeyen bir renge sahip olması, deniz ve gökyüzünün gride buluşması, iş çıkışı plan yapmayı aniden başlayan yağmurun engellemesi, sabah ezanının geç okunması nedeniyle "sabah ezanıyla uyandım, ağğğğ" psikolojisini yaşatması...
havanın erkenden kararması, lahana gibi kat kat giyinmek, dışarı çıkınca tir tir titremek, yağmurda ne kadar büyük şemsiye de kullansan paçalarının ıslanması, şemsiyesiz yakalandığın bir yağmursa sıçana dönmek ve dışarıda güneşli hava olmadığı günler yağmurun yağmakla yağmamak arasında kaldığı o bulutlu, iç karartıcı kapalı havanın olması.
yoktur.
benim için yoktur yani. üşüsem de, donsam da, ıslansam da, çamura da bulansam en güzel mevsimdir kış. buz olmuş ellerle sıcak bir kahve fincanını tutmak, koca yatakta ısınmak için sevgiliye yanaşmak gibisi olamaz. üşümek, insana yaşadığını hatırlatır.