ilk fırsatta çıkarır saçlarını savurur eve dönerken eşarbını yapması çokca şahit olduğum durumdur
bu denli baskıcı olmaları geri teper kendi karar verebilmelidir hevesleri olan genç bir kızın bir anda buna ayak uydurması güçtür.
kızlarını istemedikleri bir yaşama sürükledikleri için ilerde mutsuz olacak bir kız çocuğuna sahip olurlar, büyük ihtimalle hayatı yanlışlarla dolu olur bu kızın, sınırlanan sadece düşünceleri değil görünüşü de olduğu için bulduğu ilk fırsatta bütün hataları yapar farkında olmadan, zor bir durum kimseye yasatmasın üzücüdür.
deli mi sikti sizi, siz neyin kafasını yaşıyonuz gerizekalılar demek istediğim ailedir. zorla başını örtmek ya da örtmesine izin vermemek farketmez. kızları da bir birey o da bir insan, sırf onların çocuğu olması kızın onların istedikleri şeyi yapmak zorunda olduğu anlamına gelmez !
bir anne bir baba kendileri nasıl yetişmişse çocuklarınında öyle yetişmesini istemesi çok doğaldır her annenin her babanın buna hakkı vardır ve asla sorgulanmaması gerektiği kanaatindeyim.
altı şiş üstü şişhane lafını doğrulayan tespitlere yol açar. çok baskı altında olup zorla istemediği şeyler yaptırılan kızlar o otoriteden sıyrıldıkları dakika yapmak istediklerinin yanlış, doğru ya da zararsız olduğunu düşünmeden yaparlar. sonuç olarak görünüşte düzgün aile kızı olarak görünen bu kız ailesi arkayı döndüğünde amı götü dağıtır.
-genel olarak başı zorla kapatılan kız şehir dışına üniversite okumaya gider, gitmeden önce biri ile nişanlanır*. daha sonra şehir dışında bir sevgili yapar kendine bir baskıdan çıkıp feraha varmanın verdiği rahatlıkla 4 yıl aklına eseni yapar, yanlış olduğunu belki de bilmiyordur. çünkü ailesi onu hep kısıtladı kapalı duvarlar ardında büyüttü, gerçek hayatı göremedi* kız daha sonra üniversiteyi bitir ekonomik özgürlüğü elindedir. ailesine muhtaç olmamanın verdiği öz güven ve 4 yıldır alıştığı serbestlik ile isyan eder. sonuç ailesi ile arası bozulur, yalnız kalır belki kötü alışkanlıklar edinmiştir. bu iyi tarafı bir de üniversiteyi bitiremeyip baba evine döndükten sonrayı düşünün 50 farklı senaryo çıkar.
- şimdi baskı altında olmayan denetleyici ve uyarıcı aile kızına bakalım,
kız şehir dışında üniversite kazanır. doğruyu, yanlışı ayırt edebilyordur, çünkü baba evinde de dış çevreden kopuk değildi. hatta kendini daha sorumlu hisseder 'rahata kavuştum, baskı yok' düşüncesi yerine 'artık annemle babam yanımda değil, daha sorumlu olup kendi sorunlarımı kendim halledip, arkadaş çevremden, derslerimden, eve giriş saatimden, yediğim yemekten bile kendim sorumluyum' düşüncesi yer alır. sonuç aslında iki kısımda da aynıdır. öz güven kazanmış 2 kız sadece biri ailesini karşısına aldı, belki ikisi de hatalar yaptı ama ilki daha ağırlarını, biri ailesinin bildiği gibi yaşadı biri ailesini, orada onu bekleyenleri kandırdı gibi gibi
Zorla girmiştim başörtüye, iki sene önce açıldım şimdi yine kapatmaya çalışıyorlar. Kelle benim karar onların anasını satayım. O kadar sıkıldım ki artık bu konudan. Sapık sapık düşüncelerim varmış kapanmam lazımmış. Kafa yapısı bu işte. Amk evinde iki dakika huzur yok.
Kapa çeneni sen kimsin de benim namusuma laf atmaya hak buluyorsun be gerizekalı. Haddini bileceksin büyüğümsün değilsin umrumda değil.
Lafıma göre namusumu ölçüyor dangalak herif.
Bir kızın namusuna dil uzatmanın vebali ne oluyor islam dininde en müslüman sizsiniz ya. Düşünceleriniz hastalıklı sizin.
kes ya kes sananeyse cok konuşmayacaksin. açıklama isteyen mi oldu senden allaan lavugu. Profiline baktiktan sonra ciddiye aldigim icin mal gibi hissettim kendimi.
ins ilerde benim gibi kızın olur da butun gunahlari sana yazilir bohoyoyt cehennemde gorusuruz aptal moruk.
Ne ara böyle birbirimize karşı tahammülsüz olduk. Başı açıklık veya başı kapalılık örtmüyor gizleyemiyor veya ön plan çıkarıp vitrine koymuyor çoğu şeyi.
Oys musluman misin sen oys. senin gibi muslumanin adi batsin mk. söylüyor bir de halt becermis gibi vay yavsak.
Allah seni benle ayni cennete koyacaksa ben yokum zaten abim sana iyi hoplatmalar bohoyoyt.
ta ha / 132 . "(Ey Resûlüm!) Âilene namazı emret, (kendin de) ona sabırla devâm et! Senden rızık istemiyoruz. (Bil‘akis) seni biz rızıklandırıyoruz. (Güzel) âkıbet, takvâ (sâhibleri) içindir."
din toplum içindir. aile ise toplumun en temel ve en küçük yapı taşıdır. ailenin yönetiminden baba olarak erkek, kadın olarak anne sorumludur. onlar dinin emir ve yasaklarını öncelikle kendileri yaşarsa, çocukları için örnek olabilirler ancak. aksi halde din o aile fertleri içinde yaşanamaz. sadece tesettür yetmez. islami bir talim ve terbiye gerekir. evvelinde temelinde besmele gerekir. evvelinde helal rızık gerekir. anne baba olarak siz allahın dinini yaşamaz, kulluk etmez, ahlaka riayet etmez, helala harama dikkat etmez, büyüğü küçüğü, saygıyı sevgiyi, edebi adabı öğretmez, en başta islamı kendiniz yaşamaz, aile fertleriyle ilgilenmez, onları takip etmez, en başta kendiniz tüm görev ve sorumlulukları yerine getirmez iseniz, o çocuklar sizi dinlemez. ilgi lazım, alaka lazım, saygı sevgi lazım, edep lazım, ahlak lazım, her şeyden önemlisi ilim lazım. kuranı arapça okumak ibadettir ama yetmez. mealinin sürekli okunması, hadislerin okunması, ilmihal okunması, her günün ve gecenin belli zaman diliminde ailecek topluca ibadetlerin yapılması, kısaca Allah'a, kulluğuna, ilmine, ibadetine vakit ayırılması gerekir. var mı? yok. yok kardeş..
gece gündüz TV açık. 24 saat telefon elde. dizi manyağı olmuşuz. maç salağı olmuşuz. onlar orda para kazanıyor, bize ne oluyor bilmiyorum. okumak yok. kılmak yok. eğitim yok. talim yok. terbiye yok. okulda zaten yok. işyerinde yok. kafede diskoda sazda cazda sporda v.s. yok. medyada yok. sosyal hayatın içinde, hiçbir yanında yok. o gençlerin batı popüler kültürüne özenmeleri, hevai heveslerine uymaları, isyan etmeleri, laf dinlememeleri, dikleşip zıtlaşmaları normal. dinlemez. yapmaz. asi olur. nefsine uyar. çünkü dışarıdaki hayat her yönüyle nefse hitap ediyor. etrafımız 4 bir koldan sarılmış vaziyette. şeytaniyet deccaliyet süfyaniyet, tuğyaniyet, küfraniyet çepeçevre bizi kuşatmış. küfrün zulmün kaosun kargaşanın siyahı, iman nurlarını örtmüş vaziyette. günahlar sel gibi işlenir olmuş. hayatımız islam'dan dinden Allah'tan peygamberden uzak olmuş vaziyetteyiz. müslümanlar nefislerinin elinde can çekişiyorlar. ruhları feryatta. zulüm alemi karartmış vaziyette. maalesef, acı ama gerçek bu. dünya böyle işte..
herkes dünyanın derdine düşmüş. dinini kayıran kalmamış. menfaatlere Allah'a tapar gibi tapılıyor. bugün ne yesem, bugün ne giysem, bugün kiminle nereye gitsem, nerde kiminle yaşasam da günümü gün etsem derdinde. buna imkan bulamayanlar ise buldukları anda. tüm derdimiz para kazanmak ve yaşamak olmuş. maneviyat derdi yok. Allah'a kulluk isteği yok. ilim öğrenme hevesi hiç yok. varsa yoksa spor magazin medya moda life style yaşamlar vesaire vesaire. Allah milletin aklına cenaze namazında geliyor. o da epi topu 2 saat. gömdün cenazeyi bitti. ölümden ibret alan yok. hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyoruz. sanki bu dünyayı bize bağışlayacaklar. ideal yok. ülkü yok. mefkure yok. bilinç yok. şuur yok. idrak yok. çünkü ilim yokki fikir olsun. mantık olsun. şuur ve idrak olsun. doğru düzgün hiç kimse, hiç kimseye ne yapması gerektiğini, nasıl yaşanması gerektiğini anlatmıyor. ucundan kenarından da olmuyor bu işler. olmaz. tutmaz. yürümez. komple toplum olarak abondone olmuşuz dünya karşısında nakavt olmuşuz. böyle bir toplum yarın öbürgün, korkarım ki, Allah korusun, düşmanlarına karşı galip de gelemez. yıkılır. perişan olur. işgal edilir. canı malı namusu lime lime edilir. eyvah ki ne eyvah. anlatamıyorsun, anlatsan da anlamak istemiyorlar. insanlar bir acaip olmuş. kime ne söylücen ki. Allah sonumuzu hayr etsin....
nisa / 124 "Erkek olsun kadın olsun, inanmış olarak (ve sevabını Allah’tan umarak) kim (taat, cihad, hayır hasenat, güzel ahlâk ve görevlerinde dikkat gibi) salih bir amelde bulunursa, onlar cennete girmiş olacak ve onlar, zerre kadar bile haksızlığa uğratılmayacaklardır."
