Asla aşk peşinde koşup tek derdi moda olan aptal kızlardan olma. Sen varlığının değerini bilmek zorundasın çünkü hayatının en zor dönemlerinde senin senden başka kimsen olmayacak. Yıkılıp kırılıp dağıldığında, Seni senden başkası toparlayamaz miniğim. Bu yüzden kim olduğunu öğrenmen ve iyi bir kişiliğe sahip olarak doğru büyümen için elimden geleni yapacağım. Hayat zor, biliyorum ama sen korkma; ben yanındayım.
Ve baban yaş almadan yaşlandı kızım.
Parmaklarında övünç taşırken
Senin imkanını düşürdü avuçlarından.
Olmak, bir üzereliktir kızım.
Zaman bahsi çok sık açılır.
Geçmiş damlarımızdan sarkar.
Gelecek çoktan yitirilmiş bir henüzlüktür kızım.
Bir kedim de vardı inanır mısın?
Siyah tüyleri arasında elimi kaybederken
Mırlamasından duyduğum huzuru hiçbir şeyde duymadım.
Onu çok özlüyorum bugünlerde.
Üç kadeh daha içtim
Birkaç sigarayla beraber.
Annenin lüzumsuz hakikatleri kulağımı tırmalıyor, kızım.
Ben daha yokken bu dünyada
Yerime kim yaşadıysa
Her şeyle bozmuş arasını.
Ben daha yokken
Kim yaşadıysa yerime üstelik
Benim yerime bıkmış.
Bundan sanırım
Doğduğumdan beri surat asışım.
"Sen hüzünlenemezsin" dedi bana annen.
Baban hüzünlenmez kızım.
Evin içinde sigara içemezmişim.
Neyse.
Onlarca insan doldurdum tabaklarıma,
Henüz bitirmeden bıraktım masamda
Merhabaları çok gördüm bir de.
Günlerini tek başıma tükettim.
Bir sürü kabe yıktım sözgelimi.
Şimdi seni tavaf ettiğime bakma.
Kesilen tırnağını dahi hak ediyor değilim.
Annen karşılıyor benim sevinç bedelimi de.
Turuncu bir saç takmış tanrısı ona
Göz rengini bilmem,
Baban renk körü kızım.
Ama sen ne renk olursan ol
Seni görür.
Hatta ne renk olursa olsun sensin.
Yani seni görür.
Elleri parmaklarıyla nasıl birleştiyse annenin
Bir bütün olarak değdiğinde uyuşur kalırsın.
içki de neymiş o mahmurluğun yanında.
Kıskanmanı istemem,
Senden önce uyudum dizinde.
Çok yastık bilmezdim yine öncesinde ama
Ondan sonra hiç yastık bilmedim.
Sarılmak da bilmedim.
Benim bütün evrende
Yanındayken yalnız hissetmediğim tek şey o kızım.
Sabahları inşa ediyorsun uyanarak,
Gün ayıyor minik ellerinde.
Terlemiş kafana bir öpücük bırakıp
Kahveme koşuyorum yalın ayak.
Baba diyorsun arkadan...
Bütün varlık alemi kendi içine gömülüyor
Lisan yetersizliğini yitiriyor bir kelimeliğine,
Bir sen kalıyorsun bir de sesin:
Baba.
Annen mi nerede?
Sorulacak soru mu yahu,
Orada işte
Kokusu dahi geliyor.
Yatağı da burada.
Annen mi nerede?
Sahi annen nerede kızım?
Bir kere daha sorma lütfen.
Söyleyemem sana senin hiç var olmadığını.
Söylemem gerçekliğin varlığın yalnızca bir minvali olduğunu.
Başka bir evrende
Yahut başka bir yaşamda olduğunu söyleyemem.
Annen mi nerede kızım?
Ben de soruyorum aynı şeyi çok kez.
Susmayacaksın değil mi?
Israrcısın benim gibi.
Annen kızım,
Bir başka çocuğun anne diye çağırdığı bir yerde.
Hayır, üzülme.
Hiçbirisi yaşanmadı.
Sen olmadın.
O defne yaprakları hiç taç olmadı başımıza.
Belki kızım,
Görüşmek üzere
Belki başka bir hayatta.