Baş kahramanı Luis'in fırtınalı sularda yüzdüğü temel olarak solculuk,cinsellik, köşe dönmece ve ilişkiler konularında volta attığı bir hayatı anlatan bir solukta okunan,ve gerçekten insanı etkileyen bir Yunan edebiyatı eseri.
okuyucunun, başkahraman luis'in vurdumduymazlığına, hayatta yarını düşünmeden anı yaşayışına, yoksulluk ve zenginliği umursamazlığına, kimi dönem sadece sex, kimi dönem aşk için yaptıklarına, 3-5 sene ortadan kaybolup bacaksız bir kadın ile evlenmesine hayran olduğu ve kitabı okurken luis'in mükemmelliğini gördükçe kendisini daha çok kitabın anlatıcısı ve luis'in ekürisi olan kişinin rutin ve banal hayatına yakın hissetmesine yol açan sosyal, siyasal edebiyat eseri
(bkz: luzırım luzırsın luzır)
çok sevdiğim kitap. edebi değerini bilemem ama benim hayatımda çok önemli değişikliklere sebep olmuştur. "hey adamım uyan uyuyorsun adamım uyan " derin uykulardayken bana böyle seslendi bu kitap. teşekkürler kostas mourselas.
''... Sefil düşünceler ve küçüklükler arasında kaybolup, hayattaki büyük sırrı çözemedik, soru da cevapsız ve acımasız kalakaldı: Nasıl yaşadın, neden öyle yaşadın, neyi yapabilecekken yapmadın, başka bir yol, başka bir anlam arıyordun, yanlış zilleri, yanlış kapıları çaldın, yanlış yollara saptın, yanlış insanları sevdin, yanlış yataklarda uyudun, yanlış evlerde yaşadın. Neden hayal ettiklerini, düşündüklerini bu kadar küçümsüyorsun ?...
"ama bir gece karşıma benliğim çıkacak
ve benden hesap soracak gaddar bir yargıç gibi,
ve bu titreyen, aciz elim silah tutacak,
nişan alacak, suçluyu korkusuzca vuracak."
tunalıda abla kardes dolasılmaktadır kızıl manyaaa jr.charcharot kafası pavyon floresanı kırmızısı bir kızımızı görür ve yorungesine girer
-jr.charcharot : la la laaaaa gızıllllll
- charcharot : gel lan buraya o boyaaa
-jr.charcharot : boya moya gızıl ossun 80 yasında olsun
- charcharot : ohaaaa !!! pis sapık
yazarın okuyucuyla sırlarını paylaştığı, sohbet ettiği hissini uyandıran bir romandır. bu üslubundan dolayı oldukça akıcıdır. içeriğinden de ziyade anlatış biçimiyle okunası bir edebi eserdir. bu kadar bahsettik madem yazarının da adı geçmeden olmaz; kostas mourselas.
edit: ekleme gereği duydum ki; insan kitabı okurken "luis" gibi özgür ve özgün olmayı hayal ediyor, bu pek mümkün olmasa da. :)
tek kelimeyle iğrenc saçlar. abi bir kiz kendini nasil rezil eder ? işte boyle. sacını kızıla boyatarak. güya ''libidom tavanda'' mesaji vermeye calisir ama beceremez. o libido yerlerdedir kesin. üstelik tavuz kuşuna benzetiyorum kızıl sacli bayanlari. kusura bakmasınlar. sırf sacları kızıl oldugu için benim gibi bir erkekle birlikte olamayacaklar. onlar için üzgünüm. ama saçlari düzeltirseniz bir şeyler düşünürüm. açik kapi birakiyorum yinede.
düt : aaa eksilemişler ... kızıl burdasin di me ?
hüp : lan ne çok kızıl saçli varmiş bu sozlukte beee...