kibrit kutusu kadar köpeği tasmalatıp, sıcak-soğuk demeden en işlek caddelerde kilometrelerce avını (cıvırları) arayarak köpeğe çektirilen eziyet. görüldükleri yerde üzerlerine rottweiler salınmalı. (Dip not: rottweiler kendisinden boyutça çok küçük köpeklere zarar vermez. hedef: o ipin ucundaki velet.)
elinde köpekle mahallede ne kadar park varsa fethetmek demektir.
hala kullananlar var bu yöntemi, yok abi yalan kandırmışlar sizi.
al bizim alt komşunun oğlu mesela, elinde köpek gezmediği park dolaşmadığı semt kalmadı ama yok hala yeni keşifler uğraşında oğlan.
fazla kasarlar. çok problem ederler. o kadar kasıla kasıla yürümeler, arabayla son ses müzik eşliğinde asfalt ağlatmalar, vs. vs. hepsi, edilen bir laf, bir bakış, yada verilen bir tepki durumunda güme gider. kızlar bazen bahaneler üretir. yani, olacaksa olur olmayacaksa olmaz. dert etmemek lazım o kadar.
kocaman penisi olduğu halde, yanından bir kız geçtiğinde erkek köpeğini ' gel kızım, gel yavrum, kucağıma gel' diye çağırmak, adeta kör balyozla odun kesmeye çalışmak.
aman aman millet, aman aman sigaraya böyle salak bir sebepten başlama potansiyeli olan eccük yaştan ufak kardeşlerim. sakın böyle bir salaklık yapmayın.
ben 15 sene içtim, vayy ne kadar güzel içiyorsun diye verenini görmedim. ha ot içebilirsiniz, onun ortamında verebiliyorlar. otu da senede bir içersiniz geçer ama sakın ha sigara içmeyin, hem bu sebepten hem başka sebepten aman kurban olayım.
lisedeyken okula yeni bi kız gelmişti. biz de okulca, her liseli erkek ergenin yapması gerektiği gibi üstümüze düşeni yapıyorduk. herkesin içten içe bir taktiği vardı. benimki de kendimi geriye çekmekti. kız kantin ortamında ne derse tersliyor, umursamıyordum, göz temasından kaçıyordum falan. sonra en yakın arkadaşımla çıktı.. şerefsizler. :(
''hangi tanrı böyle bir şey yaratmaya cüret edebilirdi ki?'' cümlesi ile kız tavlayabileceğini düşünen arkadaşların varlığına şahit olup halime şükrettim. allah'a böyle erkekleri karşıma çıkarmadığı için ne kadar şükretsem az.