bunlardan üniversite ortamında okadar çoktur ki anlatılacak gibi değildir. güzel bir kız ile muhabbete girebilmek için arkadaş dediği kişiyi züker bırakır. 2 gün sonrada kanka ayağı çeker. buradan da kanka ayağı göt ayağı sözünü doğrular.
"bir adamın bir kadını gerçekten sevebileceğine ve yine de onu sürekli olarak aldatabileceğine inanır mısınız? bedensel olarak aldatması birşey değil ama zihninde, ta "ruhunun şiirinde" aldatması?"
yazı kadınların ihtirasları ve kurmacaları üzerine devam eder ve finalden bir önceki bölümde:
"eh, herhalde kadınlara karşı bir garezim olduğunu düşünüyorsunuz. ne varki onlardan hiçbir zaman nefret etmedim ben. ve erkeklerden daha iyi insanlar oldukları çıkacak ortaya, göreceksiniz. yalnız gerçek şu ki, beni mutsuz etmeyi başarabilen yalnız kadınlar olmuşlardır, beşikten beri. ama erkeklerin çoğu söyleyebilir aynı şeyi. ve yapacak birşey de yoktur."
şeklinde bitirir adamım yazısını. sonra esas hikaye başlar...
yavşak olarak adlandırılmasının sebepleri daha kapsamlı araştırılabilir meraklılarınca.
özellikle beden eğitimi derslerinde sınıfın tüm erkekleri futbol ya da basketbol oynarken kızların yanına, banklardan birine oturup onlarla muhabbet eden ve acımasızca ve hunharca arkadaşlarını çekiştiren erkektir.
kız: yeaa bizim sınıf çok salak ya. erkekler falan hep saçma sapan espriler yapıyoo derste.
erkek: bence de. arada bir yapılınca güzel şey espri, ama bizimkiler abartıyor. bir de iğrenç iğrenç. ıy...
hasiktir lan ordan. sen değil miydin bir ders önce matematik dersinde hoca "x'i yalnız bırakmalıyız." dediğinde sınıftan çıkan, hoca "nereye evladım?" diye sorunca da "hocam x'i yalnız bırakın dediniz ehoeho." diyen?
