Agaaa bu en kötü anlardan biridir, şaşmaz. Kızla konuşursun felan böyle bir anda seni mutlu edecek bir şey söyler ve sen de heyecanlanıp ne diyeceğini bilemezsin...
konuşmayı bilmemekle icra edilir.
dış görünüşü, yaşı hakkında aşağılayıcı cümleler kullanın bakın nasıl itici oluyorsunuz görün.
dut yemiş bülbüle dönmek de bu sanatın yapıtaşıdır.
kız geçiyor diye sürekli mal mal bakıp durursanız;
lavuğun biri alır kızı gider, siz de kendinizi içkiye, şarkıya, türküye vurup sanatçı olursunuz.
daha da böyle devam ederseniz adınız beceriksizler kralına çıkar.
bir de sol frame deki kadınlarla ilgili açılan tüm başlık ve entryleri içselleştirip hayat görüşü haline getirdiniz mi, aferim duayen oldunuz.
şimdi kız tavlama konusunda benim gibi bu alanda ilkokuldan terk birinin yazması pek olmayacak ama ben neden olamadığını yazmak istiyorum. neden kız tavlama sanatında başarısızlık abidesiyim? neden ben de bir kazanova, bir brad pitt, bir ismail yk kadar başarılı değilim? neden? niye? niçin?
çünkü ben yıllarca "kadınlar komik erkeklerden hoşlanır" safsatasına inandım, öyle büyüdüm. "madem komiklerden hoşlanıyolar, sürekli espri yapayım ki hasta olsunlar eheremehere" deyip durdum. bu uğurda yedik bitirdik karizmayı. şimdi size muhtemel tanışma mekanları ve eğer ben cesaretimi toplayıp gidersem neler olacağını yazacağım, durumumu daha iyi anlayacaksınız:
yer: şehirler arası otobüs.
otobüs mola veriyor bir tesiste. hoşlanılan kız da iniyor aşağıya. benim olası ilk cümle:
- merhaba yolculuk nereye?
+ ??????
aha gitti gül gibi kız.
yer: kütüphane.
karşı masada çalışan bir kız göze kestirilir, kızın yanına gidilir, olası açılış cümlem:
- gözlerin bozulmasın, çok yakından bakıyosun ehe?
+ yok bozulmaz.
- bozulmaz da şaşı olursun ama eheremehere.(iyice sıçış)
yer: banka
sırasının gelmesini bekleyen ve tek başına oturan bir kız. ve benim kıza yanaşma cümlem.
- merhaba sıra numaranız kaç?
+ 156
- iyiymiş.
+ .............
- .............. (yaratıcılık bu kadar zibidide)
yer: giyim mağazası
arkadaş kendine kot alacak, mecburen gidilmiş. o esnada kendine kazak bakan tatlı bir kızı gözüme kestiririm ve:
+ o dar değil mi sana? (oha)
yer: internet kafe
hemen yanıbaşımda oturan bir kız, msn'de takılıyor. tatlı tabii her zamanki gibi. ve ben sıçışlara doyamıyorum:
+ sizin bilgisayarda da filtre var mı? buraya koymuşlar yok porno siteler yasaktır diye....! yani yok girdiğimden değil alakalı alakasız siteleri engelliyor ya...çok pardon ya bok dedim....neyse ya kendine iyi bak beni iyi hatırla böhü......
yer: ufak bir market.
dükkan sahibi bir mal getirmek için arkaya gitmiş, ben bekliyorum, o sırada içeri dünyalar güzeli bir kız giriyor.
- merhaba dükkan sahibi yok mu acaba?
+ yok iflas etti, kaçıp gitti, bana bıraktı tükkanı ehe.
- nasıl yani?
+ şaka olarak...şaka yaptım ben. içerde gelir şimdi.
- anladım. (ne kadar mal olduğunu)
+ anlarsın. (hiç gizlemedim ki)
bu bahsettiğim durumlar hiç yaşanmadı. yaşansa ben ne yapardım örnekleriydi bunlar. ha biraz sıksam, ağır takılsam olur sanki dimi lan? ya da ben niye kasıyosam, kızlar gelip konuşsun benle.
biraz pratikle beceri ve yeteneklerinizi geliştirmeniz gereken durum. Bunun için bot bile yapmış adamlar. asp varlığımız abazan türk gençliğine armağan olsun.
türk erkeklerinin bazılarının çok iyi bir şekilde icra ettiği sanattır. neden ? çünkü bir kız etkilemenin yolunu ambalajdan ibaret olduğunu zannederler. olay bu değil öğrenin artık yahu.
