bu kardeşlerimiz akılları sıra kendini eğitmiş, gerçekten kadınların hiçbir toplum etiğine bağlı kalmaksızın rahatça sevişmesinde bir sakınca olmadığını aynı erkekler gibi bunu övünerek anlatabilmesi gerektiğini falan savunur.
erkekler bu hakkı kendilerinde nasıl bulur. arkadaşlar! erkek dediğin duygusuz, yeri geldiğinde odunun tekidir. çok eşliliğe programlandığından ilişkilerinde duygusallık azdır! yeri geldiğinde hiçbir şey hissetmediği bi kadını evire çevire düzer sonra da cekip gider adını sonra bile hatırlamaz.. ama kadın öyle dğildir. duygusal olmayan bi ilişkiden haz dahi almaz, kötü etkilenir, psikolojisi bozulur seks bizim için tamamen fizikselleşebilse de kadan için bu neredeyse imkansızdır.
şimdi bu gerzeklere sesleniyorum sevgilileriyle oturup geçmişteki adamlarla onların hangi pozisyonda seviştiklerini, özel bi tercihleri olup olmadığını, en iyisinin hangisi oldugunu, hangilerinin canını yakıp, hangi adamlarınsa onları bulutların üstüne çıkardığını yada titreme nöbetlerine soktuğunu oturup tartışınız.
ha bir de hangisini örnek almanız gerektiğini detayda öğreniniz.
bunu mideniz kabul etmeyecektir. yapamayacaksınız, rahatsız olacaksınız. öyleyse dürüst olun. olmadığınız, genlerinizin olmanıza izin vermeyeceği şekilde davranmayınız.
amiyane tabirle yiyemeyeceğiniz yarrağın altına yatmayınız...
kadınlara da kendilerinin üretemeyeceği salak argümanlar sunmayınız.
noldu lan, buraya bekaret mekaret yazsak damlardınız. anana sor delikanlı'cılar nerede? qızlar da eşittir taam mı'cı nişantaşı üniversiteliler neredesiniz?
çıkacaksınız o kızların koltukaltından meriçler! bir erkek gibi çıkıp derdinizi anlatacaksınız. dur diye yalvarmayın. o zamana kadar sizi de pompalamaya devam.
