Eğer erkek bunu bilmeden evlendiyse çok geç olmadan derhal boşanmalıdır.
Eğer erkek Bilerek evlendiyse o kadın, erkeğin onu aldatmasına ve başka kadınlara gitmesine kesinlikle ses çıkaramaz. Senin ne haddine der adam.
Hayatta yapması gereken tek görevi de yapamayan bir kadın ne işe yarar? Kadınlar benim gözümde zaten yarım canlılar, ama iş böyle olunca çeyrek kadın oluyor neredeyse.
bilimsel araştırmalara göre erkeklerin eş seçiminde doğurganlık dış güzellikten sonraki en büyük etkendir.
bir hayatı beraber sürmek istediğim kadının böyle bir hastalığı varsa vazgeçeceğimi sanmıyorum.
bunun yanında evrime inanan biri olarak gen havuzundan genlerimin eksik kalması gerektiğini de düşünmüyorum.
taşıyıcı annelik tüp bebek vs vs çok fazla imkan var günümüzde hepsini tüketirdim. yine de olmuyorsa yapacak bir şey yok. sevdiğim kadınla birlikte olduktan sonra...
En azından çocuk neden yapmıyorsunuz baskısından ekarte olmaktır, nitelik olarak kalıtsal bir eksiklik gibi gözükse de şu derdest edilmiş çivisi çıkmış alemde nimet yerine geçebilir.
Toplumsal olarak insanları ayrıştırmayı ve hayıflanmayacak nedenler ile onlara farklı davranmak her zaman kolay. Çünkü her zaman önde olmak kusursuz olmak ister insan değil mi? Kusursuz olmak kısır olmayan bir kadınla veya hiç bir rahatsızlığı olmayan kısacası kusursuz bir kadınla evli olmak değil. Kusursuz olmak kusurları görmemekten geçer. Bir insanı kusurları ile seviyorsan o kusursuz sevgidir. Onun kısırlığı seni ve onu alakadar eder.
seviliyorsa kısır olup olmaması dert edilmez ki hatta kendi durumuna üzülmesin diye minik bir bebek evlatlık edinilebilir böylece annelik duygusunu tadar.
Bunu övünülecek bir şey olarak gören kişi zaten evlenmesin. aşık olan kişinin gözü hiçbir şeyi görmez. başkalarına göre eksik gelen bir şey ona ayrıcalık olarak gelir.
Bir insan bunu eksiklik olarak görüyorsa, kendisini insan olarak sıfatlandıran hiç bir özelliği, tamamlayıcı bir unsuru içerisinde barındıramamış acınası insan modelidir.
Çocuk sahibi olmak tabiki de hepimizin hayali fakat sevmek aşık olmak saygı duymak ve maneviyat paylaşmak da çok değerli bir olgu. Bence kadın veya erkek kısır olmuş olmamış bir önemi yok. iki gönül bir olduktan sonra varsın çocuk evlatlık olsun. Mühim olan yuvadaki huzur.
Gelişen tıpla birlikte çocuk sahibi olmak artık eskiye oranla daha muhtemel. En olmadı evlat edinilir yani sonuöta evlenmeye karar verdiğin, ömrünü beraber geçirmek istediğin kişiden sana bir çocuk veremediği için ayrılamak bana göre pek doğru değil çünkü onun elinde olan bir şey değil bu.
yaşanmadan nasıl olacağı hakkında fikir bildirilmemesi gereken durumdur. nitekim 20'li yaşlardaki gençlere bunu sorsanız aşk, sevgi, canım, cicim diyebilir. "nolursa olsun onunla evlenirim" diyebilir amma o bunu asla anlayamaz. çünkü 20'li yaşında bir gencin gelişim görevinde üremek yoktur. üremek 20'lerin sonu 30'ların başında ortaya çıkan bir gelişim görevidir. 20'li yaşlar olsa olsa evlenme, ev ve iş kurmanın ön planda olduğu dönemlerdir. bununla birlikte 30 yaşları insan için üretim ve olgunluk çağıdır. bu yaşlarda kişiler ortaya bir şeyler koymak ister. aslında üremek de bunun benzer bir varyantıdır.
20'li yaşlarındaki bir gencin evlilik öncesi böyle bir durumla karşı karşıya kalması durumunda durumu kabullenip "evet bu gerçekten üzücü bir durum. senin gibi ben de korkuyorum. fakat hayatın önümüze neler çıkaracağını nereden bilebiliriz ki" şeklinde düşünmesi bile yaşına göre olgun bir düşünce olacaktır.
bazen hayat böyledir. kötü ihtimalle tıkanır, iyi ihtimalle istediğiniz gibi gider. de gaulle'nin güzel bir sözü vardır: "meseleler halledilmez, onlarla yaşanır"
en iyisi mi bazen meselelerle yaşamak zorunda kalmamızdır.
not: çocuğum yok. yaş 25. 4 ay sonra evleneceğim. benzer bir konu başımdan geçti.