bugün

işin en kötü yanıda bu zaten kırdıgını bilmemesi. Bır de kırıldıgını neye kırıldıgını anlatmak zorunda kalmak. Susmak en ıyısı desem bır turlu demesem bıe turlu. Sız yınede karsıdakıne neye kırıldıgını zı anlatın. Aldıgınız yanıta gore napıcagınıza karar verin.
Kelimem yok tarifi zor. Sadece fiziksel bir acıya dönüşmeye başladı artık. Katlanmakta zorlanıyorum.
Karşınızdaki anlayışı kıt bir insansa eğer oldukça zordur.
Kırılmaktan daha kötü degil mi sizce de. Kırılmışsin buna tamam. Bir de anlatmaya çalışıyorsun demek ki anlasılmayi beklemişsin, anlayan olmamış.
Kırarak anlatılanı esastir.

Öteki türlüsü ezikliğin levellleridir.
karşı tarafın egosunu şişirmekten başka birşeye yaramaz. yapmayın.
insan sevdiğine kırılır arkadaşlar..
ne kadar anlatırsanız anlatın, karşı tarafın pişkin olup olmaması ile alakalıdır biraz da. siz gerçekten kırıldığınız için bu hissettirilir ve esasında ama adı " naz yapıyorsun nazlanma" olursa o durumdan hayır gelmez yani.
Vazo mu kırıldı anlatıyorsun. Kalp kırgınlığını anlatılmaz.
Vazo mu kırıldı anlatıyorsun. Kalp kırgınlığını anlatılmaz.
Bir bakışım yeter.
Bu tamamen karşısındakinin, sana verdiği değere bağlıdır. Değer verdiğiniz bir insanı istemeyerekte olsa kırmanız mümkün elbet ama bunu anlamamanız imkansız. Bu sebeple sizi kıran birine bunu anlatmaya çalışıyorsanız, boşuna uğraşıyorsunuz.
Bazı kırgınlıklar anlatılmaz. Anlaşılması beklenir. Karşındaki gözlerine baktığında bunu anlamıyorsa, telafi etmek için kendine bir şans yaratmıyorsa ve hatta yapmadan önce o bundan kırılır demiyorsa iş işten geçtikten sonra anlatmanın bir faydası olmuyor. Mecbur bunu da yutacaksın.
Anlatmam çoğu zaman. Bunu anlamayan biriyle karşı karşıyaysam zaten anlatmaya lüzum da yok.
Kırma eylemi sevgiliden geldiyse hemde istemedense, çok naif çok kibar çok hassas çok yumuşak çok ince ve ama mutlaka başbaşa kalarak ve gözlerinin taa içine bakarak öyle güzel bir konuşma üslubuyla anlatılır ki onun da kalbi kırılmasın.

Ama kasti faul yaptıysa susarım. Bile isteye can yaktıysa susarım. Önce hatayı kendimde ararım. Genellikle % 99 bulurum. Bulamazsam yine susarım, zira ilahi adaletin tecellisi benim cevabımdan evlâdır.
Hani böyle sanki içimde bir şeyler kırılmış, içinden de böyle sıcacık bir şeyler akıyor. Böyle boğazıma geliyor düğümleniyor bişi. Hani nasıl anlatayım hani salep yapar ya ya nasıl desem böyle sanki kanım birden ısınmış gibi.

Gibi gibi kelimelerle cümlelerle boğuşmak.
makul bi şekilde izah etmek en doğrusu. karşınızdaki insan müneccim değil. tanışma aşamasında bunu yapan çok insan var ve yanlış yoldalar. sonra fonda sebepsiz ayrılık şarkısını dinlersiniz.

konuşmanıza rağmen sizi rahatsız eden bu davranışa tekrar ve tekrar maruz kalırsanız eğer o zaman aynı şeyi söyleyemeyeceğim tabi.
görsel
Gereksiz bir uğraş.

Kalbin kırılmış bi de üstüne gidip karşı tarafın akıl edip onarması için çaba gösteriyorsun. insanları sevin değer verin ama kendinizden daha çok sevmeyin.
kırıldığınızı anlatmayın anlamaz. yaşatın bir daha kırmaya götü yetmez.
kirildigini anlatirsin ve onun sana dedigiben kirildigim icin seni kirdim bosunami kirdim seni dir ve artik anlatmaya bile calismazsin.
Kırıldığımızı, üzgünüm ama artık anlatamayız. Biz ne hissedersek hissedelim karşıdaki sadece bundan trip yaptığımızı çıkaracaktır.
Halbuki sadece kırıldık. Kalbimizle birlikte.
anlatmak için dinleyen bulmak lazım. insanımız her şeyi bildikleri için dinlemek onlara göre değildir. anlamak istemezler bu yüzden, kaçarlar kimi zaman. kimi zaman da ben yorgun olurum.
Dünyanın en zor işidir zannımca. Sen böyle yaptın desen ben öyle bir şey yapmadım sorun sende derler, bunu dedin böyle oldu desen sen yanlış anlamışsın ben öyle demedim derler, ağzıma sctn desen hayır ben scmdm derler velhasıl kırıldığınızla kalırsınız kalbinizden çıt sesi gözyaşlarınızdan pıt sesi gelir.
Boş uğraş .