bir nevi; artık kaybedecek bir şeyinin olmaması durumu fakat aslında tam olarak da öyle değil, atomlarına ayrılmış bir kalbin, aklın, artık vurdumduymaz, umursamaz, hissetmez hale gelmesi, acıya gülmek dedikleri belki de.
ne çok kırılmışsak zamanla, kalmamış kırılacak bir parçamız daha...
bak yine muhayyer kürdi makamında bir efkar çırpınıverdi kulaklarımda;
artık yeşerecek bir dalım yok
yağmurlar yağsa da hoş yağmasa da
üç günlük ömrümü bir gün de yitirdim
yarınlar olsa da hoş olmasa da...
esnek olan kırılmaz. sert olan, sivri köşeleri olan kırılır. olan, hayatın bizi törpülemesine izin vermek sanırım. hayatın şekle soktuğu insan yeni şeklini alırken canı yansa da sonra farkında bile olmadan bunun semeresini görür.
tabii yaşadıklarından ne anladığına bağlı.