Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı, Ekim 1985'te imzaya açıldı. Türkiye 21 Kasım 1988'de imzaladı. 1991'de 3723 sayılı yasa ile TBMM'de onaylandı. 1992'de Bakanlar Kurulunca onaylandı. 1 Nisan 1993'ten itibaren yürürlüğe girdi. türkiye bu şartın 9 maddesine şerh koymuş ve kabul etmemiştir. bu 9 madde nedir ?
1 Eylül 1988 yılında kabul edilen ve 1991 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla kabul edilen söz konusu özerklik şartlarında 9 maddeye Türkiye çekince koymuştu.
Bu 9 madde şöyle:
1- Yerel makamları doğrudan ilgilendirilen planlama ve karar süreçlerinde kendilerine danışılması (Madde 4, Paragraf 6).
2- Yerel yönetimlerin iç örgütlenmelerin kendilerince belirlenmesi (Madde 6, Paragraf 1).
3- Yerel olarak seçilmiş kişilerin görevleriyle bağdaşmayacak işlev ve faaliyetlerinin kanun ve temel hukuk ilkelerine göre belirlenmesi (Madde 7, Paragraf 3).
4- Vesayet denetimine ancak, vesayetle korunmak istenen yararlarla orantılı olması durumunda izin verilmesi (Madde 8, Paragraf 3).
5- Yerel yönetimlere kaynak sağlanmasında hizmet maliyetlerindeki artışların mümkün olduğunca hesaba katılması (Madde 9, Paragraf 4).
6- Yeniden dağıtılacak mali kaynakların yerel makamlara tahsisinin nasıl yapılacağı konusunda, yerel yönetimlere önceden danışılması (Madde 9, Paragraf 6).
7- Yapılacak mali yardımların, yerel yönetimlerin kendi politikalarını uygulama konusundaki temel özgürlüklerini mümkün olduğu ölçüde ortadan kaldırmaması (Madde 9, Paragraf 7).
8- Yerel yönetimlerin haklarını savunabilmeleri için uluslararası yerel yönetim birimleriyle işbirliği yapabilmeleri, uluslararası birliklere katılabilmeleri (Madde 10, Paragraf 2 ve 3).
9- Yerel yönetimlerin iç hukukta kendilerine tanınmış olan yetkileri serbestçe savunabilmek için yargı yoluna başvurabilmeleri (madde 11).
maddeler teker teker ele alınıp incelendiğinde aslında pkk'nın istediği türden bir özerk yapıdan söz edildiği görülmektedir. şerh konulan 9 maddenin ülke birliği ve bütünlüğü açısından önem arzettiği düşünüldüğünde bu 9 madde dışında tamamen kabul edilen bu şartı tam ve eksiksiz biçimde kabul edeceğiz çıkışı, kılıçdaroğlu'nun ya 5 oy daha fazla almak adına ya da derin bir hıyanet içerisinde gerçekleştirdiği bir eylem olarak karşımıza çıkmakta. bu adam ya çok saf ya da hepimizi aptal yerine koyuyor. yukarıda çekince konulan maddeler tek tek ele alındığında aslında ne demek istediği gün gibi ortaya çıkacaktır.
seçim bildirgesinin açıklaması değil neden bu vaatin dile getirildiği tek miting meydanı hakkari'de bdplilerlce doldurulmuş bir alandır sorusuna cevap sitenmektedir. tepki çeken nokta budur. sapla samanı karıştırıp çarkçılık yapmayalım..
--- alıntı ---
6. hakkari belediyesi'ne özerklik vereceğini edirne'de de söylemeyi mantıklı bulanlarca bok atılmaya çalışılan arka planı olmayan bir hededir. (the answer, 29.05.2011 19:12) (#11906617)
--- alıntı ---
sadece hakakri belediyesine mi özerklik vadediyor. bakın bu da farklı bir yorum. edirne'de neden edirne belediyesine özerklik vadetmiyor. onlar yerek yönetim değil mi? peki o zaman bdp den farkı ne? hakkari'deki kalabalığın bdplilerden oluşması bir an kendini bdp mensubu zannedip ülkeiyi bölme düşüncesine mi sevketti?
parti programında ab şartlarında belediyelere özerklik varsa bunu 81 ilde de söyleyebilirsiniz. sadece terör örgütü yandaşlarına söylerseniz o zaman biz de onu o şekilde anlarız.
kaldı ki ab uyum yasaları kapsamında yerel yönetimlere özerklik konsuunu anayasa mahkemesne götürüp bölücülük yapılıyor diyen de chp nin ta kendisidir.
ssk genel müdürü iken, ssk ya doldurdugu dhp c lilerin ve pkk lıların büyüyüp serpilip pkk yı elegeçirmiş olma ihtimalidir sadece, pkk artık dhkp c dir bence. ergenekon pkk ilişkisi denilen şeyde budur..
