chp yandaşı yazarların ifadeleri doğrudur; çünkü kılıçdaroğlu, suya sabuna dokunmayan, çarpmadaki 1 toplamadaki 0 gibi etkisiz eleman idi. gandhi gibi münzevi bir hayata sahip olup, ssk genel müdürlük katı onun için bir nevi çilehaneydi.
iş bankasına kıyak yapıp, ssk nın vadesiz mevduatını kamu banklarına yedirmemiş, sonra da iş bankasına murahhas üye olmamış idi.
yürüyen merdivene ters binen, oy veremeyen, adayı olduğu ilin ilçelerinden haberi olmayan adamdan ne bekliyorsunuz. ha bir de istihbarat birimlerinin olumsuz raporlarına rağmen diyarbakır ssk ya atadığı sonra pkk ya yardım ve yataklıktan tutuklanan başhekimler falan var. ssk nın telsizleri pkk lılardan çıkmıştı. bir de akraba eşe, dosta, toruna, kıyak, torpilleri ve güzellikleri falan var. sorun bu adamda değil sorun bundan yapamayacağı şeyler bekleyenlerde. bu adam kasetle başlayan doğan medyasıyla devam eden bir projedir. sloganı söylemese de basittir. at yalanı öpeyim inananı. bulunduğu kaba göre şekil alıyor. bulunduğu yere göre vaat veriyor. komik ama tehlikeli adam.
doğru olan tespittir. her şeyi bir kenara bıraktım, 10 senede bitirelemeyen hastane tadilatlarını nasıl açıklayacaksın, 10 liradan çıkılıp 1000 liradan bitirilen ihalelere ne diyeceksin, ssknın açık vermesi, ilaç harcamalarından veya tıbbi harcamalardan kaynaklansa anlayabiliriz, lakin işinin takipçisi olan adam bi hastane onarımını 10 senede bitirmez, insan rahatsız olur, üç kuruşa ihaleye çıkıp onu üç yüz kuruşa bitirtmez, memleketini seven adamın buna midesi kaldırmaz.
bu şakirtler iflah olmuyor gerçekten. ben ssk nın hala açık verdiğini söylüyorum üstelik devletin verdiği rakamlarla, adamlar gidiyor başkalarının kaynakları ile antitez yayınlayama kalkıyorlar üstelik attığı bokları sıvama adına.
neden?
çünkü şakirtlerin doğru düzgün ideolojisi, kendi fikirleri olmadığı için bok atmaya devam ediyorlar.
edecekler de.
(#11988406)bu saçma hesabın hiç bir şeyi göstermeyeceği durum.
araştırıp işin gerçeğini öğrenebilirsiniz ya da sosyal güvenlik sistemi hakkında birazcık bilgi sahibi olmayan, yapılan değişiklikleri duymamış biriyseniz balıklama atlayabilirsiniz. tabi bir de bilmenize rağmen yalancı, düzenbaz biri olmaktan doğan her yere yapıştırıp toz olma yolunu da tercih edebilirsiniz. size kalmış.
akp'nin zararı besleyip büyütmesiyle devam etmiştir.
şimdi teknoloji gelişti, arz arttı yani stend fiyatlarının düşmesi gerek. eskiden 2456 dolar bile olsa öyle iken şimdi 3000 doların üstünde olmasına ne buyrulur? bir de 26 dolar olduğu iddia ediliyor. ayrıca 5 milyar doları stend ücretine bölmek biraz ucuz siyaset olur. tek gider kalemi stendler değil. o dönemde yaklaşık yılda 500 adet stend takılıyormuş. şu anda bu sayı 1 milyonlardaymış. hesabını okuyanlara bırakıyorum.
ssk'nın batmasının ana nedeni sosyal güvenlik politikalarıdır. ama neşter operasyonu kapsamında incelenen olaylar da zarara uğratmıştır.
ihale değil protokolle iş yaptığını söylemesi ve savunması zaten benim için işi bitirmiştir. dürüst olup olmaması, protokollerin piyasa fiyatı altında bile yapılması bu yönetim şeklini kurtarmaz.
"cevap vermeye tezezzül bile etmedi" güzel cevap..cevap vermeyelim, tenezzül bile etmeyelim bundan sonra, ne gerek var ki! nasıl olsa "tenezzül etmemek" haklı çıkmanın eş anlamlısıdır..sen karşı tarafı sürekli çeşitli konularda suçla, adam cevap vermediği zaman da "suçlu" ibaresini adamın alnına yapıştır! sen sorulara cevap vermediğin zaman "tenezzül etmedi" olsun..
yahu sizlerle aşık atılmaz ,daha fazla zırvalamanın da bir anlamı yok.
asılsız bir iddiadır. aksine kılıçdaroğlu ssk yı kurtaran adam olarak anılır. o yıl '' yılın bürokratı'' ödülünü de almıştır ayrıca.
sakın araştırma yapmayın, hemen sürü gibi koşun dedikoduların peşinden.
--spoiler--
Gazeteci Hasan Uysal, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bile “tenezzül” edip açıklamadığı bir gerçeği dile getirdi. Kılıçdaroğlu’yla aynı dönemde gazetecilik yaptığını belirten Hasan Uysal, Kılıçdaroğlu’nun, ANAP iktidarı döneminde batan SSK’ya, dönemin Çalışma Bakanı Mehmet Moğultay tarafından kurtarıcı olarak getirildiğini ve o yıl “Yılın Bürokratı” ödülünü aldığını belirtti.
Şimdilerde tiyatroculuğa merak sarıp tek kişilik oyunuyla diyar diyar gezen gazeteci Hasan Uysal’ın bizhaberiz.net deki yazısının konuyla ilgili bölümü şöyle:
“Tayip Erdoğan iki de bir söylüyor ya; ‘SSK'nın başına geldi, kurumu iflas ettirdi’ diye. Aynı dönemde çalıştık Kılıçdaroğlu ile.
Evet SSK battı SHP-DYP hükümeti döneminde. Çünkü geçmişteki ANAP iktidarı, işçilerden kesilen trilyonları, faiz ödemesi bile yapmadan kullandı yıllarca.
Ve SSK emeklilere maaş ödemesi bile yapamayacak hale getirildi.
Bunun üzerine dönemin çalışma bakanı Mehmet Moğultay, kurtarıcı olarak Kılıçdaroğlu'nu SSK'nın başına getirdi.
Yani batıran olarak değil kurtaran olarak. Ve işin daha ilginci, batmış kurumun başına getirilen Kemal Kılıçdaroğlu, o yıl "yılın bürokratı" seçildi!
Ve o Kılıçdaroğlu, öylesine bir adam ki, Başbakanın bu iftirasına yanıt vermeye bile tenezzül göstermedi bu güne kadar.”
--spoiler--
elbetde sosyal bir kurumun kar etmesi beklenmez ki aslinda etmesi lazim en azindan elindeki kaynaklari verimli kullanmasi sart. neyse adaminizin yaptigi usulsuzluk adam kayirma.
--spoiler--
yurda girişi 26 dolar olan kalp stendlerinin, 2456 dolara alınması sonucu ülkenin yaklaşık 5 milyar dolar zarara uğratılması ile vukuu bulmuş durumdur.
içler acısıdır, ağlanasıdır.
asıl acı olan durum ise, bunlara yargının müdahale etmemesi, batıranların ise halk tarafından "dürüst" ilan edilmiş olmasıdır.
--spoiler--
(#11972954)
--spoiler--
Merkez Bankası, 2011 yılı Ocak-Mart döneminde cari işlemler hesabının, bir önceki yılın aynı dönemine göre 12 milyar 89 milyon dolar artarak, 22 milyar 118 milyon dolar açık verdiğini bildirdi.
--spoiler--
yurda girişi 26 dolar olan kalp stendi, 2456 dolara satılıyorsa o kalp stendinden kaç tane satıldı da 5 milyar dolar zarara uğratıldık orası da çok ilginç bir konu!?
3 aydaki cari açık nere kalp stendinden gelen açık nere!
5 milyar dolar nere 2456 dolar nere!
o zamana göre bir hesapla; 2.035.830 tane kalp stendi satılmış olması gerekiyor.
oha lan 2 milyon kalp stendi yuh!
aklınız alıyor mu hiç!?
(bkz: bok atarken dikkat edilecek hususlar)
9 yıllık AKP hükümetinin dış borcu yüz milyarları bulmuştur; ki bu borç AKP hükümeti döneminde artmaya başlamıştır. Kılıçdaroğlu'yla fazla ilgili değildir. Suçlamalar dikkatli incelenirse asılsız kalacaktır.
dünyanın hiçbir ülkesinde sosyal sigorta kurumları kar etmez.Zaten sosyal sigorta kurumlarının amacı kar etmek değildir.Hükümetin verdiği kararları uyguluyan bir kurumun müdürünün kurumun batmasına nasıl bir faydası olabilir o da ayrı bir mesele.
yurda girişi 26 dolar olan kalp stendlerinin, 2456 dolara alınması sonucu ülkenin yaklaşık 5 milyar dolar zarara uğratılması ile vukuu bulmuş durumdur.
içler acısıdır, ağlanasıdır.
asıl acı olan durum ise, bunlara yargının müdahale etmemesi, batıranların ise halk tarafından "dürüst" ilan edilmiş olmasıdır.
batirmasindan ziyade yonetmeliklere aykiri sekilde ise adam almasi. ihalelerde devleti zarara ugratmasi. alinan ilac ve malzemelere piyasanin ustunde para odemesi gibi yolsuzluklarindan bahsediliyor.
başlık keşke kılıçdaroğlu'nun ssk'yı batırdığı yalanı gibi açılsaydı. çünkü insanımız başlığa bakar ve gerisini okumaz sonra da gider başka bir yerde "batırmış işte her yerde yazıyor" der.
maalesef insanımız böyle. okumayı öğretene kadar onların dilinden anlatacağız.
tarafsızım!!! şimdi abi bir kişinin bir şeyi batırmış olması vs. pek de önemli değildir şu an isimlerini hatırlamıyorum araştırsam belki bulabilirim de kişi 4 kez iş kurup batırmış 5. seferde holding sahibi olmuş yani belli olmuyor bu işler. bir futbolcu bir sezon boyunca kenarda oturuyor, diğer sezon 1 maçta fırsat bulup kendini kanıtlıyor daha sonra bütün sezon ilk 11 de yer alarak oynadığı mevkide rekor kırabiliyor. tam taraftarların sevgilisi olmuşken yeni sezonda o kadar kötü oynuyor ki sözleşmesi fesh ediliyor. yani belli olmaz be abi.
