yağmalama hakkı ile ilgisi yoktur. esası yeni fethedilen bir bölgenin feodal egemenliğinin o yeri fetheden komutana verilmesi anlamındadır.
örneğin sudan eyaletini fetheden özdemir bey'in oğlu osman paşa babasının ölümü sonrası doğrudan yeni vali atanmış oldu.
yukarıdaki gibi istisnai örnekler verilebilecekse de osmanlı devleti'nin sıklıkla uyguladığı bir yöntem değildir. çünkü osmanlı feodal hakları tanımamak var olanları kaldırmak gibi bir genel politika izlerdi. verdiğim örneğin sudan gibi çok uzak bir bölge için uygulandığını da göz önünde bulundurmak gerekir.
osmanlı devletinde tımarların başlangıcı olan ilk üç veya altı bin akçalık bölümü için kullanılan tabirdir.ilk kılıç hakkı ile başlayan sipahinin tımarı savaşlarda gösterdiği başarı oranında arttırılmaktadır.
ayasofya için geçerliyse, mescid-i aksa için de geçerli olan haktır.
yahudi arapları düdükleye düdükleye ele geçirdi mescid-i aksa'yı. kılıç hakkıysa allahına kadar kılıç hakkı işte...
üstelik mescid-i aksa'nın bunların meşhur tapınaklarının üstüne kurulu. yani sadece kılıç hakkı değil, oranın ilk sahibi olmalarından kaynaklanan hakları da var.
osmanlı devleti sevr anlaşması ile 13 Kasım 1918 tarihinde itilaf devletlerine istanbul'u teslim ettiklerinde itilaf devletleri "kılıç hakkıdır" diyerek camileri kiliseye dönüştürdüler mi? bence bu konuda araştırılmalı..
yüzü façalı, 8 torun sahibi kumarbaz ihtiyardır.
''barbutta üstüne yoktur'' diye nam salmış semtte.
gündüz yatar... esnafa hep borçlu...her cenazede ön safta...
kafası cilalıyken hep tonton dede...
bu kafayla giderse işi çok zor...