herkesin ve her $eyin, herkese ve her $eye her zaman hissedebileceği bi' $ey.
(bkz: politik entry girmek)
mesela ben,
çakkıdı'nın klibinde, arabada $oför koltuğunun(kenan'ın..) yanındaki koltukta oturan ve kafasını bi ileri bi geri sallayan dallamaya acayip kıl oluyorum. sigara ve alkol aldığımda para ödemeye, serdar ortaç klipleri izlemek zorunda kalmaya, ütü yapma mecburiyetinde olmaya, olmadık yerde çi$imin gelmesine, sağ i$aret parmağımdaki katran izine, buru$uk pikeme, çay bahçesinde ayağıma dolanan kedilere, kezman'ın olmayan j'sine, tersiz tersiz su içmeye kıl oluyorum.
siz de bana kıl olun diye demiyorum ama; bu entryi böyle girmek istemediğim halde böyle girmi$ olduğum için kendime bizzat kıl oluyorum. dallama seni!
kıl olduğum argo laflardan birisi. ne güzel demiş asidi kaçmış kola : hoşlanmamak,sevme-
mek, yakınlık duyamamak, beğenmemek. bir kaç tane de ben ilave edeyim: hazetmemek, ra-
hatsızlık duymak hatta işkillenmek, şüphe duymak, huylanmak, tedirgin olmak. kuşkusuz
daha da eklenebilir. işte bütün bu farklı durumları, ruh hallerini kalkıp bir kıl olmak
ile karşılamaya çalışıyoruz. muhatabımız konuşmanın akışına göre, bahsettiğimiz insanın
özelliklerine göre ne kasdettiğimizi zaten üç aşağı beş yukarı anlıyor eh mesele de kal-
mıyor. ben de buna kıl oluyorum.
