kabe'nin içinde yaşayan bir insanın yaşayabileceği bir sorun. yoksa hiç mi cami yok etrafında, hiç mi namaz kılan biri olmadı oralarda? basit bir durum.
çok önemli olan durumdur. eger yanlış yöne dogru kılınırsa insan her an çarpılabilir. ayrıca ne kadar kıbleden sapma olursa aynı oranda sevappuanlarda düşecektir. çok dikkatli olunmalıdır. günde 5 vakiti %100 açıyla kılıp combo yapmak en makbülüdür...*
bilmediği sürece dinde mazur görülür. bir şeyin günah olduğunu bilmemek, bunun günah olup olmayacağı hakkında bir kaynağa ulaşamayacak durumda olmak, bilmeden unutup oruçluyken su içmek gibidir. mazur görülür yani efem.
Allah affetsin 2 ay millete böyle namaz kıldırmıştım. Neyse ki sonra farkına vardık da düzelttik ama önemli olan niyet bence arkadaşlar. Hem neden bir insan benim koyduğum ok işaretine göre namaz kılar.
Telefonun GPS yanlış çekmiş arkadaşlar aha tam yön bura dedim oğlum kıble kapıya bakmaz dediler abi sanki her gün camiye gidiyon telefon böyle gösteriyor dedim kçyönğ yapıştırdım. Biri namaz kılarken başkası içeri giremiyordu falan aradan 2 ay geçti bakıyorum ediyorum halı kabarmış halıcıyı aradım ya bu halı kabardı diye o da tekrar beni aradı ustalarla görüştüm abi kıble yönünde koymuşlar ters yöndeyse kabarır dedi vay amk dedim içimden düzelttim hatayı sonra kıble yönü bulucuyu açtım harbiden öyleymiş. Sonra yönü değiştirdim abi niye değişti dedi telefona güncelleme geldi dedim ya ne diyim.
kıl yeterki, Mevla kabul eder inşallah. niye yanlış yaptın da farklı yöne döndün diye sormaz. hata olur. ama niye kılmadın diye sorar. onda sebep her ne olursa olsun kasıt vardır çünkü. kılmamak iradidir neticede.
kıblenin değişmesi meselesine gelince;
--spoiler--
Allah onların yapmakta olduklarından habersiz değildir. ' *Kıble dönüşümü sayesinde Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimize, onun ümmetine Mescidi Aksa'nın önemi pratik bir yolla vurgulandığı gibi, Yahudilerin kalplerinin yumuşamayıp, islam'a ısınma ihtimallerinin olmadığı da tembih edilmiş oldu
Allah kulunu bilir. içini dışını kalbini ruhunu amelini, herşeyini. iman edip etmeyeceğini de. bu kudretidir. ama kul akıbetini bilmediği halde yine iman etmez. halbuki Allah'ı gayet iyi bilir. zira inanç ve iman fıtridir. burda cenabı hakkın ezeli ilmiyle bilmesi cebri değildir, bilakis her kulu cüzi iradesiyle bunu kast eder. yani iman etmemeyi kendisi seçer. o halde sorumluluk da kendisine aittir. dolayısıyla neticesine de kendisi katlanır..