çocukluk yıllarında, şimdinin converselerinden, adidaslarından çok daha değerli olan, tüm çocukların rüyasını süsleyen, tabanında her basmada ışık saçan, özellikle düğünlerde sırf bu ışığı göstermek için mevzu bahis ayakkabılarla sağa sola koşturamamış çocuktur. *
Işıklı ayakkabı nedir bilmeyen çocuktur. Küçük bir çocukken ayakkabılarım delikti ve ekmek almak için karda bekliyordum. O kadar çok üşümüştüm ki iki polis beni gördü. Elimden tutup soba yanan sıcak bir karakol odasına götürdüler. Ayakkabılarımı çıkarıp ayaklarımı ısıttılar. Bana sıcak çay içirdiler. O zaman bana acıdıklarını hiç anlamamıştım. Yıllar sonra benim için üzüldüklerini anladım, onları hala unutmam.
boş vakitlerinde bilgisayar başında arkadaşlarıyla online oyun oynamaktan çok toprak sahada futbol oynamış, gazoz kapağı bulmak için sokaklarda gezmiş, atari salonlarında street fighter oynarken kendisini yenen oyuncuya çok kez küfretmiş çocuktur.