yaşıtın çocukların yaptığı şeylerin saçma geliyor olması.
annenin durmadan sosyal olmaya zorlaması ve misafirliğe götürmesi.
abiyle yapılan dalaşın kaybedilmesi.
babanızın size oyunlarda bilerek yenilmeye çalışması, sinirden deliriyordum. hatta hamlesini geri aldırıp o oyunda ona yenildiğimde garip bir zevk duyuyordum onurumla yenildiğim için.
sulu sulu öpen teyzelerdir. evet biliyorum, bunu yaparken çok masum düşünceleriniz vardı. ne sevimli çocuk filan diye düşünüyordunuz hakkımda. ama napayım teyzeler, yanaklarım o zamanlar ne olduğunu bilmediğim* sıvılarla doluyordu. hemen sizden kaçıp yüzümü çitilemek istiyordum adeta.
çişe kaldırıldığında çişin yoksa hadi çişş çişş denmesi. ekmeği yemediğin zaman arkandan ağlar bak denmesi ölmek üzere olan yaşlıların kendilerini ölüme göndermesine neden olabilcek şekilde seni mucuk mucuk tükürüğe boğmaları. Hiç anlamam adamın tükürüğü kendine yetmiyo seninle yaplaşıyor bide. çok tahrik ederdi beni.
Dışarıda top, misket vb. oyunları oynarken annenin gelip yemeğe çağırması. Arkadaş gitmesen dayak yeme riski var, gitsen aklın oyunda kalacak. Ne büyük bir ikilemdi.
ancak şimdi özlüyorum o düzenli günlerimi, şimdi nerde öyle temiz jilet gibi çocuk.
nerede düşüp kalktığımız belli değil, alkolsüz günleri özlüyorum.
sigarasız günleri.
diğer çocukların baban neden ölmüş diye sormaları, yalnız başına uyumak sonraları problem olmuyor, okulda çıkan bütün kavgalara cagrilmak, sürekli büyük numara ayakkabi giymek, kopan yaka ve önlük düğmeleri için yalan uydurmak, erik koparmaya diğerlerinin gitmemesi sadece gözcü olmaları senin kopardiklarina ortak çıkmaları.
zorla yedirilen, ağızdan burundan tıkılan yemekler, ve arkasından ''aç bak ham yap bak bak bak uçak geliyo bak ne geliyo ne geliyo hoooop aç bakalım ooooh'' şeklinde türetilebilicek bilimum gereksiz laf kalabalığı.
bu beyaz dondan şort gibi olan dona ne zaman geçebileceğim sorunsalı küçükken biraz kafama takılırdı. sevmezdim beyaz slip külotu. gerçi sonra geçtik yine bi şey değişmedi gibi pek.
bir de balkonda duran soğanlar. o kadar rahatsız etmiş ki karşı binadaki komşunun balkonuna sallamışım hepsini.
dışarıda oynarken, kopmuş bir vaziyetteyken akşam ezanı sonrası annenizin "eve gel artık!" diye bağıracağını bilmek. sürekli onun tereddütüyle oynamak, ve sonrasında o ses : eve gel çabuk!!!