adı seda'ydı bu kızın. ağlaya ağlaya geçmişini anlatan bir kızın söylediği söz. evet o küçükken dedesi tarafından cinsel istismara uğramış. karşısında bir kadın olmasına rağmen namussuz bir dede tarafından nasıl istismara uğradığını zor da olsa anlattı. bu ülke de ne olaylar oluyor hepimiz biliyoruz. tecavüze uğrayanlar, öldürülenler.. ne kadar acı değil mi küçükken böyle bir şey yaşamak? onun etkisinden 24 yaşına gelmesine rağmen kurtulamamış. o psikoloji ile yaşıyor. evlenmeyi düşünüyor mu? tabii ki hayır. bu kız eşiyle nasıl ilişkiye girebilecek zaten? o korkuyu nasıl üstünden atacak? işte böyle bir zamanda yaşamak gerçekten zor...
yukardaki entryde yazılanların güzel bir niyet ile yazıldığını hissettim ve artıladım. evet yaşanılan durum gerçekten çok iğrenç, kötü, hayat boyu kötü etkileyen bir durum.
ama evlenmeyi düşünebilir, korkuyu üzerinden atabilir, mutlu bir ilişkisi olabilir. buna inanmak ve o kişiye desteği elden bırakmamak lazım. evet belkide vereceğim örnek istisnadır ama ben hiç kimse bile destek olmamasına, umursamamasına rağmen, hatta travmanın oluşturduğu psikolojik sorunlardan ötürü kendisinden uzak kaçan insanlara ve kimsenin yardımı olmamasına rağmen, her nekadar psikolojik sorunları olsa da bu korkuyu,travmanın flashbacklerini üzerinden büyük oranda atmış (olayı başkalarına ilk anlattığı zamanlar ağlama nöbetleri geçirmiş, ama anlattıkça metanet kazanmış, artık korkusuyla yüzleşebilmiş ve eskiye göre daha rahat anlatabilen) ve yaşadığı acıyı, kötü durumu (mümkün oldukça güçlü olmaya çalışıp) başka çocukların bunu yaşamasına engel olabilmeye çevirebilmiş, kötü tecrübesini onlara yardım olarak aktaran çocuklar biliyorum. (o çocuğu her gün aynaya baktığımda görüyorum) bu durumdakilere yardımcı olun, destek olun. ve sabır gösterin çünkü bu gibi durumlar dünyanın en pis olayıdır. anlamaya çalışın, empati kurun, bazı konular için; tabikide yapamaz demek yerine onda o ışığı görün, başarabileceğine gönülden inanın ve travmanın etkisinden kısmende olsa kurtarmak için elinizden geleni yapın..
bu arada evet ülkede malesef aşırı derecede fazla oluyor ve istismarı yapan kişilerin %75 ailenin en güvendiği insanlardan, evli çocuklu adam yapmaz öyle şey dediği kişilerden, aile bireylerinden, ensestlerden çıkıyor. ve malesef çoğu istismara uğramış kişi bunu yıllarca, belkide bazıları ömür boyu saklamak zorunda kalıyor. çocuklara iyi dokunuş, kötü dokunuş, mahremiyet eğitimi gibi şeyleri öğretmek ve mümkünse çocukları kimseye, en güvendiğine, asla yapmaz dediğine bile emanet etmemek lazım..