sadece çok basit bir soru sormak istiyorum; niye bu kadar kolpacı bir milletiz lan biz? orjinali orada varken niye aynısını yapıyoruz? bu ülkeden sinema televizyon diye bir bölüm neden var? o kadar mezun adamdan yaratıcı bir fikir çıkmıyor mu? şaka gibi lan.
izledim ilk bölümü. nasıl seviştireceksiniz bakalım bu insanları merak ediyorum.
izleyicilerinin büyük kısmına ' iyi ki fakirim ' dedirten dizi. ayrıca her sahnesi ahmet selçuk ilkan' ın hayat bir televole masalı değildir kızım' lı şiirini anımsatmaktadır. aşk-ı memnu' nun sırlarını küçük kadınlar' ın acılarını biraraya getirmişler ortaya bu çıkmış. (bkz: napalım buna da şükür!) iyi ki varoşum, iyi ki okula iett ile gidiyorum ve iyi ki twitter' ım yok...
(#8479898) kehanetim yavaştan da olsa doğru çıkmaya başlıyor. nitekim sözlüğümüz küçük sırlarla dolmaya başlamıştır efenim. haberler doğruymuş demekki. adamlar baştan gossip girl'ün kopyasını götürünce kanal d'ye "abi bunlar emmeli gömmeli şeyler, türkiye henüz bu kadarına hazır değil yavaş yavaş alıştırmalıyız" deyince bunlarda böyle küçük sırlar yapmış işte. ne gossip girl'ün xoxo'su var, ne blair blair (aslında kızı ayşegül ve arzu olarak ikiye bölmüşler gibime geldi). serena şeytanın önde gidenidir, su masum bebek mübarek. aslında çoktan sinir oldum bu yönü ile kendisine. bence gossip girl yakıştırmasını kullanmamak lazım. alakası yok uleyn. bir tek olursa chuck nam-ı değer chat (ki bence çeti'den çet) olur. bir o orijinali gibi abi.
hangi lisede kızlar ellerinde kırmızı ojelerle geziyorlar,liseyi ancak haziranın 2.haftasına kadar doğanlar 18 yaşında bitirebildiklerine göre ki bu şekilde bile ehliyetlerinin olması imkansız tabi sınıfta kalmamışlarsa,nasıl oluyo da hepsi araba kullanabiliyor. madem türk versiyonu olacaktı,bizim liselerimizi anlatsaydı.
twitter ve bilumum paylaşım sitelerinde hayran/follower sayısının nasıl artırılacağını çözmüş dizi.
çöker şimdi yoğunluktan.
Yapmacık ve su o ayakkabıyı giydiği için protesto ediyorum.
Pisi pisi giyse daha çok yakışırdı o elbiseye.
30 luk adamların, kızların; önlerinde beş metre sarkmış kravatlarla lise öğrencisi diye yedirildiği bir dizi dahadır. (bkz: arka sıradakiler) ya senaryoya imzasını atan kişiler türkiyenin hangi gerçekliğinde yaşıyor ve gözlem yapıyorlar bilmem ki. son model arabalar, renkli çantalar, tokalar, çoraplar...vs.vs. hey Hat , saçımdaki toka siyah değil diye eve gönderildiğim lise günleri! ancak dizideki tük abzürditeye rağmen kendini reklam araları da dahil izlettirebilmeyi başardığı için alkışlarımı sunmadan geçemeyeceğim. yazın inzivaya çekilen diğer tüm dizi ve programların bunaltısından mıdır, değil midir bu ilgi, yeni sezon açılımında görülecektir. ancak bir tane daha vıcık vıcık laçkalaşmış kavak yelleri daha kokusu gelmektedir burnuma. olsundur. birlikte izleyelim ve görelimdir.
amcaların, teyzelerin lisede okuduğu garip dizi. o değil okulda bi tane hoca yok koridorda yiyişenlere 2 tokat asılacak. biz lisedeyken minibüsün ön koltuğuna oturtmazdı şöför ufaksınız siz diye, bu pezevenkler son model spor arabaların sürücü koltuğunda işe bak amk. analar, babalar desen zaten tam allahlık. herifin arkadaşı kızına sarkıyor, sadece kaş hareketiyle yetiniyor. avrupada bile yok bu azizim. realde olacak o herifin anasını bile ... neyse arkadaş son olarak şunu söyliyeyim biz bu diziye burada atıp tutuyoruz ama bu dizi de oturur tepeye yakın zamanda.
henüz isimlere hakim olamadım ama su'nun kankasını konuşturan kız kısa saçlı olan çok başarılı. gossip girl tipi var kızda. transfer olsa şaşmam. onun dışında kıytırıklığı seçtikleri oyunculardan belli. su'nun kankasının ,ex-kankası sanırım bu bölümden sonra, o g.t göbek ne lan!
lan lan lan!!! gece vakti hanginiz sorgusuz sualsiz okuldan içeri girebiliyor; hadi girdin diyelim; kaçınız dolabında içki şişesi saklıyor? hadi sakladınız diyelim; kaçınız viskiyi, sarı saçlı kız kadar lüpür lüpür götürebiliyor? meyve suyu mu lan bu???
(bkz: biz de abarttık ama kekini kabarttık)
not: düşündüm de okula ben de yıllık 30.000 tl baysam bana da okulun anahtarını verirler gibi geliyor.
bu dizi için yorum bile yapmak yersiz ama..
bir şeyi söylemeden edemeyeceğim... bence bunlar ne yaptıklarını bile bilmiyorlar.. gerçek blair'i düşünüyorum da şimdi bu dizideki konuşma özürlü ayşegül mü yoksa çakma serena'nın yakın arkadaşı bunalım arzu mu?.hangisi blair? şimdi bu blair ablamız aslında özgüven sorunu yaşasa da dışarıya karşı gayet havalı bir tip gibi duruyordu.yani ayşegül gibi ama arzu gibi de aynı zmanda... eeee nasıl oluyor bu şimdi.?. bu ayşegülle çakma serena yakınlaşırsa o zaman he derim blair bu... e o zman arzu kişisi kim?