vicdan körlüğü yaşayanların anlayamayacağı bir türkiye!
somut ve güncel bir sorundan yola çıkarak, 2009 öss sonuçlarına göre en başarısız üç ilin şırnak, hakkari, ardahan olmasının ana sebebi nedir? cevabı basit, 7 yaşına kadar anadiliyle (kürtçe) konuşan çocukların yeni bir dille (türkçe) tanışıp adapte sorunu yaşamasıdır. bu sorun bile tek başına kürtçenin resmi dil ilan edilmesi için yeterlidir. malum cahil insandan her şey beklenir.
vicdan körlüğü yaşayanların argümanlarını aynı sıradanlıkla cevaplayacak olursak, yıllardır kardeşçe yaşadığınız kürtlerin diline karşı çıkıp, ingilizce eğitim veren kurumlara takla atarak kaydolmanıza ne demeli? evet cengaverler, resmi olmassa bile bu ülkenin temel eğitim dili ingilizcedir! buyrun buradan yakın.
türkiye'de bulunan bütün dillerin resmi dil ilan edilmesi halinde mümkün olabilecek türkiye. lakin böylelikle ülke değil olsak olsak çorbacı cumhuriyeti oluruz.
iç savaşın olduğu bir türkiye ile eşdeğerdir ki bu tehlike şeriat tehlikesinden bile kat be kat daha fazladır. cumhuriyet gazetesinde vardı. tehlikenin farkında mısınız? yazısı el yazısıyla, tersten yazılmıitı. aslında şöyle olmalıydı;
biz ne zaman bir şey tartışsak 5 yıl sonra o tartıştığımız mevzu gerçeğe dönüşüyor. pratikte hayat buluyor. sanırım çok yakında gerçekleşecek olan hadisedir.
öncelikle türküm. demokrasi çoğulculuk olarak algılayan (bkz: ben)in Kürtler çoğunluk olursa neden olmasın dediğim ve olabilmesi mümkün olan durum. en iyisi gidip kendi ülkelerini kursunlar. sonra ne bok yiyeceklerse yesinler.
demokratikleşmeye bir adım daha atan, hayalimizdeki türkiye. bazı arkadaşlar başlığı tam anlamıyla kavrayamamış olacak ki, türkiye'deki tek resmi dilin kürtçe olması hayalini kastettiğini zannetmişler başlığın. halbuki başlıkta belirtilen iki dilin de resmi dil olarak ilan edilmesidir. bilmiyorum biliyor musunuz, dünyadaki ülkelerin çoğunda birden fazla resmi dil vardır. en basitinden amerika birleşik devletleri'nde bile bazı bölgelerde kullanımı çok yaygın olduğu için ikinci resmi dil ispanyolca'dır. avustralya'da yerlilerin kullandığı birçok dil resmi dil olarak kabul edilmiştir. biz ise ülkemizde milyonlarca kişinin konuşmakta olduğu, kiminin başkasını bile bilmediği bir dilin üstünü örtmeye çalışarak, rahatça kullanılmasını engellemeye çalışarak ne yapmaya çalışıyoruz?
- alındığı sorguda başka dil bilmediği için çaresizce kürtçe konuşan, bu yüzden türlü işkencelere maruz kalan, dedikleri anlaşılamayınca da sorgu raporuna "mahkum, sorguda anlaşılamayan bir takım sesler çıkarmıştır." yazılmayan,
- açık bir alanda kürtçe şarkı söyleyip, halay çeken gençlerin "terör eylemi destekçiliği" sebebiyle tutuklanmadığı,
- polisle dostluk maçı yapan küçük çocukların kendi aralarına kürtçe konuşuyorlar diye maçtan sonra gözaltına alınmadığı,
bir türkiye görmek istiyoruz, böyle bir türkiye hayal ediyoruz. çok mu zor? çok mu ütopik?
bir ırk, bir millet olmayan insanların düşündüğü saçma olmak bile yanında mantıklı olan tuhaf cümle. türkiye toprakları üzerinde bir türk bile kalmaz, bu önerme belki diyorum, gerçek olabilir. he ırkçı, faşist, kafatasçı diyecekler şimdi, demeyen gelmesin zaten yanıma bu şekilde saçma sapan önermelerle karşıma geliyorsanız, bu şekilde karşılık alırsınız.
fazla değil! bundan 5 yıl önce; 14 temmuz 2004 tarihinde, 5218 sayılı yasa ile bu ülkede ölüm cezası tamamen kaldırıldı. bir insanın yaşamına son verme hakkı, bir başka insana ya da insanlara verilmemeli idi çünkü bu ülke, boynuna vatan haini yaftası geçirilip idam edilen vatanseverler de gördü.
ve onlar, darağacına yürürken şöyle seslendiler;
- 'yaşasın! türk ve kürt halklarının kardeşliği!'
kimileri, bu cezanın kalkmasına direndiler ve halen de tasvip etmeyenlerin, kısasa-kısas gibi ilkel yasaların uygulanmasını gerekli görenlerin sayısı oldukça yüksektir. ancak, bu ceza türk hukuk sisteminden; koparılan onca yaygaraya rağmen kaldırılmıştır.
bu ülkede, resmi kayıtlara göre 15 milyon civarında kürt kökenli vatandaşımız var. bu nüfus, bugün avrupa birliği olarak adlandırılan kıta ailesini oluşturan bir çok ülkenin toplamından daha fazla bir sayıya denktir.
onlar, kökenleri ne olursa olsun bu ülkenin bireyleri olarak, hukuken de sahibi oldukları topraklar üzerinde; kendi dilleri, kültürleri ve değer yargıları ile yaşam sürdürmektedirler. onları yok saymak ya da çoğunluğun sahip olduğu dar aidiyet kalıpları içerisinde yaşama şansı vermek; akıllıca olmadığı gibi uygar ülke insanlarına da yakışan bir davranış değildir.
- her şey olacağına varır! olacakları görmek için müneccim olmaya da gerek yoktur!
türkiye cumhuriyeti' nin üniter yapısını bozmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. türkiye cumhuriyeti' nin resmi dili türkçe' dir ve hep de öyle kalmalıdır (kalacaktır). zira türkiye' deki tek etnik grup kürtler değildir. birçok etnik grup daha mevcuttur. *****
kürtler ütopik hayallerinin önüne geçemiyorlar. desek ki bir gün onlara, verdik size doğuyu, türkiye' de ne kadar kürt varsa hepiniz doluşup gidin, bir tane kalmamak şartıyla.
emin olun ki hiç biri de yerlerinden kıpırdayıp da gitmezler. o edindikleri servetlerini, ihtişamlarını, beş yıldızlı otellerini , yatlarını, teknelerini bırakıp gitmek kolay mı?
aldılar, o beğenmedikleri türkiye cumhuriyeti' nden kredileri oteller sahibi oldular, hakiki türkler' in dahi olmadıkları kadar.
ulusalcı faşizmin topluma şerefsizce yalan pompalamasıdır, neden böyle bir şey olsun, sebeb ne, sen adama çarşı pazarda serbest bırak, gerekiyorsa kurs açsın çoluguna çocuguna ögretsin, zaten yasaklayanda darbeci faşistler degil mi?
sen burada kürtceyi yasaklayacaksın ki, uygurlar a batı trakya ya sahip çıkamayacaksın, akıllarınca kurnazlık ediyor, ha bu arada kürtlerde gaz a gelir ayrılır ulusalcılar için ülke de bölünmüş olur, ballı kaymak olur bu alçaklar için.