"olum kürtçe diye bi dil yok ki, yarısı farsça yarısı da ordan burdan çırpma öylesine bi dil, hatta dil bile değil." diyen aptal zihniyettir.
yemin ediyorum gülüyorum bu tarz yazıları görünce. peki türkçe ne? öz be öz bütün kelimeleri türk kökenli mi? küfrederken bile kullandığın kelimelerin yarısı bile yabancı kökenli. hani türkçe elden gidiyodu, artık türkçe kelime konuşmuyorduk, noldu? bunun yozlaşmayla bi ilgisi falan yok. sizin o dar beyninizle düşünecen olursak türkçe de sağdan soldan devşirme bir dil, yarısı farsça yarısı diğer yarısı da arapça.. hatta büyük bir kısmı da fransızca ve ingilizce.. amına koyim o kadar böbürleniyoruz en asil dil türkçe'dir diye, dünyada bilinen kaç kelimemiz var: ayran ve yoğurt. eee?..
bu sadece türkçe için geçerli değil, bütün diller diğer dillerden etkilenmiştir. hiçbir dil tamamen kendi kelimelerinden oluşmamıştır seni beynini siktiğimin zavallısı, anladın mı beni?
madem bok atcaksın oraya buraya, biraz kafanı çalıştırarak at ki karşındaki sana mal muamelesi yapmadan cevap versin..
kürt toplumu olarak siz kendiniz bile asil değilsiniz ki yani tek bir kökeniniz yok melez bir toplumsunuz ordan burdan birleşen toplumsunuz bir yarınız iranın da bir yarınız suriyede bir yarınız güneydoğu anadoluda burda o kadar bişi biliyomus gibi başlık açıcağına önce kendi toplumunun kökenini öğren bugun avrupanın avrupa olmasındaki temeller bile kavimler göçüyle göç eden türklerin sayesinde olmustur kimi kime savunuyosun kürtçe diye bir dil yok demiyoruz kürtçe diye bir dil uluslararsı statü kazanamamıştır diyoruz madem çok önemli bir dil kazansaymış yani tarih boyunca devlet kurma çabalarınız bitmedi hiç bir tanede devlet kuramadınız halada kurmaya çalısıyosunuz boşuna zaman kaybı birlikte adam gibi geçinmek varken ayrımı siz ortaya atıyorsunuz sonra da faşist türkler diyorsunuz şuanda senın bu başlığı açman bile senin faşist olduğunun bir görüşüdür dostum.
aynı zamanda türkçeyi dünyanın en zengin dillerinden biri sanan zihniyettir. halbuki türkçenin dünyanın en yetersiz dillerinden olduğunu -belki de en yetersizi- bilmiyordur bu zihniyet.
kürtçe hint avrupa dil ailesine ait bir dildir. çoğu kelimenin farsça ile benzerlik göstermesi bu yüzdendir. türkçe ile ortak olan kelimeler de ortak bir kültür yaşantısının kaçınılmaz sonucudur. zira dilimizle farsaça arasında 3000 civarı ortak kelime olduğu söylenmektedir. kürtçe ile farsça arasındaki benzerlikler de doğaldır. bu tamamen dil ailesi ile ilgili bir durumdur.
bu yazıyı şu entrymden alıntı yaptım. daha ayrıntılı ve örnekli bir açıklama için lütfen: (#11397492)
kürtçe diye bir dil yoktur, farsçanın kırmançi*, sorani, zazaca gibi lehçeleri vardır. evet bunlar farsçanın lehçeleridir, özellikle kırmançi, kırsal kesim lehçesidir. şimdi yok avrupa üniversitelerine göre dildir felan demeyin, aynı üniversiteler flemenkçeyi de ayrı dil sayarlar ki hollanda'da yaşamış birisi olarak bu dil değil bal gibi de almanca'nın bir lehçesidir ama işte avrupalının işine öyle geliyor ve öyle sınıflandırıyor.
ekleme: kırmançi lehçesi hint-avrupa dil ailesine ait olduğu için farsça ile ortak kelimeler varmış. peki hintçe ile neden yok? ayrıca ortak kelime felan değil grameri ile telefuzu ile kelimelerin kökeni ile tarihi ile kırmançi, farsçanın kırsal kesim lehçesidir.
türkçe yetersiz diyenlere ise orhan pamuk'tan kar'ı okuyup, liseyi o şekilde bitirmelerini tavsiye ediyorum.
ekleme2: türkçe'ye farsçadan giren neredeyse tüm kelimeler ihtiyaçtan girmiştir. en güzel örneği orta asya'da bulunmayan meyveleri gören türkler en yakınlarındaki dil olan farsçadan almışlardır meyve isimlerini. gayet doğal bir etkileşimdir bu. ayrıca farsça edebi olarak da şiirsel olarak da çok güzel bir dildir ve haliyle edebiyata, özellikle şiire meraklı türkler tarafından kısa sürede keşfedilmiştir ve bu alanda da ciddi etkileşimler olmuştur. eğer bu olmasaydı garip olurdu ve orta asya'dan gelen türkler'in sanatsal duygulardan yoksun olduğunu gösterirdi.
türkçeye sonradan yerleşmiş olan kelimeler ile türkçenin kökenlerinin değişmeyeceği malumdur. elbette türkçe yazmak ve konuşmak önemlidir. ancak bazı sonradan yerleşmiş kelimeler tüm dünya dillerinde mevcuttur. farsçanın temizlenmeye çalışıldığı bir türkçe günümüz insanı için eziyet olacaktır. tarihsel süreçte türkçeyi bırakın fars ve latin dillerinden bir çok millet etkililenmiştir. aynı şekilde diğer dillerden de etkileşim mutlak suretle olmuştur.
ancak fars dilinin bir lehçesi gibi duran kürtçe için etimolojik anlamda bir tarihsel geçmiş pek söz konusu değildir. birkaç sözde kürdolog dışında hiç kimse kanıtlardan yola çıkarak çok geriye gidememektedir. medlerden tutunda birçok kültürü kendine yoran sözde kürdologlar ise günden güne savlarını savunamaz hale gelmiştir.
bir zihniyetten muzdarip olduğunu belirtmek için öncelikle reaksiyonel değil aksiyonel bire zihniyete sahip olmak gerekir.
melez bir ırkın melez dilini savunanların ilginç iddiası. yapacaklarını söyleyeyim; iki üç resmi onayı olan merkezin yayınlarından link verip konuyu destekleyeceklerdir. evet, bunun aksini iddia eden sürüsüyle bilim çevresini de umursamayan bu ilkel medeniyetin insanları asıl amaçlarını kbu tartışma ilerledikçe gösterirler. konu dilleri vs değildir. konu içlerindeki hiç sönmeyen karşı duruş ve komplekslerdir.
işi türkçe'ye getirince de, binlerce yıllık yazıtları olan bir dildir. sadece bu coğrafyada da konuşulmamıştır. medeniyete katkıda bulunulan eserler vermiştir. bu arada; birilerinin kültürlerini çalarak üstüne yatarak da medeniyet sağlamaya çalışmamıştır. neyse, ne derse denilsin asıl amacı farklı olan aşağılık kompleksli insanların fikri değişmeyecek. e sonuçta ağırlarına gidiyor. ataları yan gelip yatarken, isyan üstüne isyan yapıp cahilliğin dibine vururken diğer medeniyetler bir şekilde ilerlediler. bu aşağılık duygusu bu insanalrda ağır bastıkça bu tip muhabbetler hep güncel kalacaktır.
edit: ve linkler geldi, vatana millete ve taş kaşlı bireylere hayırlı olsun.
Dunya uzerinde herhangi bir dil hakkinda konusmak icin filoloji bitirmek ve cok arastirma yapip cok kelime bilmek gerekir. yapilan yorumlar o dili ne kadar bildiginizle yada ogrenemediginizle sinirlidir.
Ayrica degerlendirme yaparken diger ulkelerin herhangi bir dilin kelimelerinizi bilme orani kistas olarak alinamaz. Once kendi diline hakim olunmali bunun kanitlanmasi gereklidir. gunluk konusma kelime sayisi uzerinden de degerlendirme yapilmamali.
dedigim gibi sirf muhalefet olmak icin , bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oldugumuz surece bir adim atamazsin ve yaptigin yorumlar havada kalir ve senden daha fazla bilen insanlar sana MAL muamelesi yaparlar.
kulaklarımla duyduğum: '' ne konuştukları anlaşılmıyor.'' diye kürtleri aşağılayan zihniyettir. bil bakalım neden anlaşılmıyor? fransızları, almanları anlıyor musun? ama senin dilinin edebiyatının esamesi okunmuyor o dillerin edebiyatı yanında..
dar zihniyetli birinden , geniş o kadar geniş ki kendi zihninde boğulan bir zihniye cevaben;
yıllar öncesinde Seyid Ahmet Arvasi bu mes'eleyi "doğu anadolu gerçeği" kitabıyla bilimsel ve teknik açılardan değerlendirmiş ve özetle şöyle izah etmiştir,
Arvasi, Kürtçe diye bir dil olmadığını, bölgede konuşulan ağızların
Türkçe-Farsça-Arapça kırması garip bir ağız olduğunu ifade ederek
önemli bir noktaya dikkat çeker:
Herkesin rahatça müşahade edeceği üzere bugün Doğu ve Güneydoğu
Anadolumuzda yaşayan halkımızın çoğunluğunun konuştuğu dil kesin
olarak Türkçedir. Ancak, yol ve okul götüremediğimiz ve kültür
merkezlerimizle irtibat sağlayamadığımız bazı vatan topraklarındaki
vatandaşlarımız, bazen Kurmançi, bazen Zazaki, bazen Gorani, bazen
Sorani, bazen Lorani denen ve hepsine de ortak olarak Kürtçe tabiri
yakıştırılan ağızla konuşmaktadırlar. Ancak hemen belirtelim ki bu
ağızları konuşan gruplar birbirlerini anlamamaktadırlar. Hepsinde
ortak olan tek şey: Yek, dü, se, çar, penç diye başlayan ve devam
eden Farsça sayı sistemidir. Oysa etnolojik araştırmalar göstermiştir
ki en ilkel dilin bile kendine mahsus bir sayı sistemi vardır. Herkes
rahatça müşahede etmektedir ki emperyalistlerin ve bölücülerin
;Kürtçe; diye tabir ettikleri ağzın böyle bir hususiyeti yoktur. Bu
durum bile zorlama bir dil ihdas etme gayretlerini ortaya koymaya
yeter. Bize göre Kürtçe tabir edilen ağız, kültür temaslarımızın
emperyalizme dönüşmesinin acı bir meyvesidir. (3)
yanisi, kürtçeyi dilbilimi açısından değerlendirdiğimizde bunun yöresel veyahut folklorik bir ağız olduğunu görüyoruz.
hülasatül hülasa, herkes istediği şiveyi veya herneyi konuşursa konuşsun Türkiyenin resmi dili türkçedir Atatürk'de dil ile ilgili uzun sohbetlerinin birinde şöyle söylemektedir ;
"Milliyetin çok belirgin niteliklerinden biri de dildir. Türk milletindenim diyen insan, her şeyden evvel mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz. 1931. vesselam.
araştırmacılara göre kürtçedeki 8500 kelimenin 3000 i türkçe,2000 i türkçeleşmiş kelimeler ve geri kalanıda farsça ve başka dillerdendir.ayrıca zazaların 200 yıl öncesine kadar türkçe konuştuğu ve türkmen oldukları bilinmektedir.divanı lügatu türk te türkmen türk adam türk kişi anlamına gelmektedir.kırman da kır adamı anlamındadır.kırmançi de bu nedenle kırsal kesim lehçesidir.kürtçe diye bir dil yoktur dolayısıyla.
bütün diller toplamadır. diller varoldukları coğrafyanın bütün renklerini içinde barındırır. gramer, söz dizilişleri gibi işin matematiksel boyutları dışında birçok dil benzeşlikler gösterdiği gibi birçok kelimede birçok farklı dilde aynı söyleniş ve yazılışla kullanılır. türkçede de birçok dilden farklı kelimeler var. türkçeye nasıl toplama bir dildir diyemiyorsak kürtçeye diyemeyiz. ama bu meseleyi tartışırken, aidiyetlerimizi yüceltmek yanlışınada düşmeyelim. kürtçe arı bir değildir. arapça, farsça ve türkçe kelimeler barındırır, aynen türkçe gibi. bu kürt dilinin değerini düşürmeyeceği gibi aynı durumda olan bir başka dilinde değerini düşürmez. eninde sonunda lisanlar insanlar arasında iletişim kurmak için uydurulmuş ses biçimleridir.
kürtoğlu kürtüm diyenlerin bile başka bir yörenin kürtünün kouşmasını anlayamamasından ortak bir dilleri olmadığını anlarsın. birisinden bir kelime öğreniyorsun başka bir kürte söylüyorsun yüzüne mel mel bakıyor sonra kelimenin türkçesini söyleyince yok bizde böyle denmez. bir çok kez kürt arkadaşımda başıma gelmiştir. sonra da kürtçe dildir diye çıkıyorlar oldu.
aşırı varyantlarından biri en sonunda baklayı ağzından "aslında kürt diye bir şey de yok" şeklinde çıkaran dışlayıcı, zenofob ve asimilasyon eğilimli zihniyet.
aslında kürtçe diye bir dil yoktur. sokakta türkmen satıcı bağırır bunlar dillerine(!) eklerler. ermeni bakırcı ile iki kelam ederler "hadi şurdan da bir iki ağdalı laf edinelim." derler. eşek anırır "çok melodikmiş bunu da ekleyelim." derler.
maalesef üzülerek belirtmeliyim ki, sözlük ortamı bilgilendirme-paylaşım formatından bir şey kaybetmemiş ama yapılan bilgilendirme-paylaşımlar cehalet ve ihanet cocktaili ile bilgisizliği itiraf eder konuma dönüşmüş.
tarihi araştırıp konusmak lazım. okumadan sağdan soldan duyduklarınızla kürtçenin yalın dil olduğunu iddia etmek düyaya at gözlüğüyle baktğınızın kanıtıdır.