sık yaptıkları ve farkına varmadıkları hatalardır. her şeyi yüzeysel algılarlar ve üstüne yeni br şey katamazlar. son yaşadığım örneği paylaşmak isterim. bugün müteahhit kuzenimle birlikte inşaata kontrole gittik. elektrik hattının çekilebilmesi için bazı duvarların kırılması gerekmekteydi ve inşaatda çalışan doğu kökenli kardeşlerimize bunu güzelce tarif ettik , hemen akabinde oradan uzaklaştık. geri döndüğümüzde karşımıza çıkan tablo bizi dehşete düşürmüştü. duvarı kırmaları için görevlendirdiğimiz dört kişi varken , bu sayı yirmili rakamlara çıkmıştı. ama asıl dehşete düştüğümüz konu , inşaatın kolonlarını (binayı taşıyan sistemi) kırmaya çalışmalarıydı. öfkeyle ne yaptıklarını sorduğumuzda ise verdikleri cevap , 'abi kır dedin kırıyoruz' olmuştu.
en büyük mantık hatası bölünüp ayrı bir devlet kurmak istemeleridir.
lan siz bu ülkede her türlü hakka sahip değil misiniz? üstüne üstlük sırf türkler ırkçılık yapıyor denmesin diye pozitif ayrımcılığa da tabisiniz.
vergi vermezsiniz, elektriği suyu bedava kullanırsınız, hepinizde yeşil kart var, en fazla yatırım size yapılır...
dağlara çıkıp terörist olursunuz, vazgeçerseniz yine de bu devlet size kucak açar.
e daha ne?
ne istiyorsunuz yani?
ha diyecem ki, özgürlüklerine çok düşkün insanlar, mutlaka kendi devletlerini kurmak isterler, o da değil. tarihte bu güne kadar tek bir kürt devleti yok.
hadi diyelim ki kurdunuz kürdistan'ı. o devlet nasıl ayakta duracak? o zaman sike sike vereceksin vergiyi, o zaman sike sike ödeyeceksin elektriği suyu. ki devlet kültürünüz falan da yok. kaos içinde döner durursunuz ancak.
hepsini geçtim, bugün sana destek veren amerika, israil, ingiltere gibi devletler, seni rahat bırakacaklar mı kürdistan'ı kurunca? dünyanın en değerli yeraltı zenginliklerinin üzerinde oturacaksın, ama huzur içinde yaşayacaksın öyle mi?
çok değil, bir sene içinde, amerika ile israil sana demekrosi ve insan hakları getirmek için füzeler eşliğinde gelir.
o zaman görürsün ebenin örekesini ama artık çok geç olmuştur.
tanımadığı insanlara "anne", "yenge", "bacı" diye hitap etmeleridir bana göre. nereden geliyor bu samimiyet kardeşim? saygıdan mı, yoksa akabinde gelecek timsah göz yaşlarına zemin hazırlama kaygısından mı bu nezaket(!) *?
dilimiz var deyip aslında dillerinin olmamasıdır. Araştırın görün bir dilin özelliklerinin neler olması gerektiğinin kürtçe dediğiniz ağzın bu özelliklere ne kadar uyduğunu bi görün bi anlayın ondan sonra gelin tekrar konuşalım.
