hiçbir zaman azınlık muamelesi görmeyen ve azınlık olmayan, tam tersine kurtuluş savaşı'ndan sonra cumhuriyet'in kuruluşunda da 'taraf' olan samimi, yardımsever insan topluluğu. evrimsel açıdan baktığınız zaman insan, sadece 'insan'...
her kürdü pkk sempatizanı sanan kesimler tarafından pkk nın yaptığı şerefsizliklerin sorumlusu tutulan insanlar. her kürt pkk sempatizanı değildir. bu vatanı seven ugruna sehit vermiş kürtleri pkk ya yaltaklık yapan kanı bozuklarla karıştırmak yanlıştır.
son saldırılarla ülkede iyiden iyiye bir kaos ortamı oluşmuştur ve hatırı sayılır boş bir çoğunluk bunu kürtlere mal etmektedir. güngören'de ki patlama da ölenlerin ve yaralananarın büyük bir çoğunluğu kürt'tür. bunun farkına varın. bu faşizan eylemler ve söylemler hayra işaret değil. bu şekilde suçlanan kürtlere büyük bir haksızlığa maruz kalıyor. kürtleri suçlamak yerine adam gibi birleşme zamandır şimdi.
tarih boyunca hicbir devlet kuramamalarına ragmen altında yasadıkları her devlete baskaldırmıslar, sorun cıkarmıslardır. bunu biz degil, tarih demektedir.
birkaç yüzyıldır inanç ile inançsızlık arasında git-geller yaşayan topluluk, islam bayrağı altında toplanmaya karar verirler, sonra vazgeçerler, sonra haydi bakalım marxist-leninist teoriye sarılalım derler, sonra bundan da vazgeçip ılımlı falan olalım elde kutsal kitap bir imam çıkaralım cahil halkı kandırsın falan derler...
çoğunluğu islam olmaktan artık gerçekten uzaklaşmaktadır...
turkle ilgili herseyi kotulerler.. ezilmis olmaya inandirirlar kendilerini, istanbulda kendilerinden olmayan herkesi ezdiklerini unutarak..o elestirdikleri turklerden baska hangi devlet bu ozgurlugu verecektir onlara dusunmezler. milliyetciligi pkk ile ozdeslestirirler, ırkcılıgı bilirler, ama sosyalist gecinirler... yalansa yalan desinler...
düşünme zekaları biraz geri olan vatandaşlar(!), (#3349526) sanki benim düşüncem demişim gibi, ardı ardına eksileyen tipler, iyi okuyun anlayın kavrayın.
mensup olduğum halk. Babam ve annem aslen batmanlı-tuncelili. Dedelerim 1938'li yıllarda memleketimin batısına yerleşmişler ve bu sebepten dolayı ben dedelerimin doğup büyüdüğü Batmanı ve tunceliyi hiç görmedim. Akrabalarımın çoğu kürtçe-zazaca- konuşur bununla birlikte hepimiz Türkçeyi çok iyi biliriz hatta benim Zazacam, Türkçemin yanında daha kötüdür.
Sokakta yürürken kendimi bu ülkenin azınlığı gibi veya etnik olarak farklı biriymiş gibi hissetmem. Arkadaşlarımın hiçbirini kürt veya türk olarak ayırmış değilim. (Bir kaç kere denedik olmadı, hatta o gün çok güldük, komik oluyor çünkü, beceremiyoruz.) bazen televizyonlarda konuşulan kürt sorunu konulu tartışma programlarını izlerken şaşkınlık içinde kalıyoruz çünkü bahsedilen biziz ama söylenenler bize çok uzak. hele birde ırak'ın kuzeyindeki kürt oluşumla, burdaki kürtler arasında bir ilişki kurduklarında hepimiz birbirimize bakıp ne yapılmak istendiğini anlamaya çalışıyoruz. Irak'ın küzeyindeki insanları kendimize hiç mi hiç yakın bulmuyoruz, hatta karadenizde horon tepen bir laz kuzey ıraktaki kürtten daha samimi daha yakın geliyor.
Dedelerim, büyüklerim eskilerden bahsederken çok acılar cektiklerini söylüyorlar fakat bu acılar yalnızca kürtlere ait değildi, anadolunun her yerinde yaşayan herkes savaştan çıkmış, yeni bir yönetimi benimsemeye çalışan bir devletin vatandaşlarının çektiği acıları, sıkıntıları çekiyorlardı. Hiç kimse bu ülkede krallar gibi yaşamadı ve hala yaşamıyor. herkesin yarım kalmış hayalleri, umutları var ama bunun nedeni ne kürtler, ne lazlar, ne muhafazakarlar, ne solcular, ne milliyetciler nede başkaları.
Rahat koltuklarına oturup Türban sorunu, Kürt sorunu, din sorunu var deyip insanları korku politikaları aşılayanlar.
Malazgirtte birlikte savaştık, kurtuluş savaşı öncesinde çizilmiş bir kürt devleti haritasını kürtler doğuda işgalci devletlerin yüzlerine çarptı ve yine malazgirt savaşındaki gibi hep birlikte aynı çephelerde savaştık. Ben bir kürt olarak ne kadar kürtleri temsil ederim bilmiyorum ama ben ve benim kan bağım olan yüzlerce kürt yine her çephede memleketimiz için çarpışmaya hazırız.
Sorun olan ne o zaman? Aramızda kültür farkı yok ki, bu kadar kargaşnın tek nedeni dil mi? birileri artık kürtler bilinçlendi diyor, bilinçlenmek yüzyıllardır birlikte yaşadığımız kardeşten öte biz dediğimiz diğer halklara düşman olmak mı?
inanın hala anlamış değilim neyin kavgası oluyor, ben mi bir hayal dünyasında yaşıyorum, yoksa birileri hayallerini mi gerçekleştirmeye çalışıyor?
kitabın fiyatı 25 ytl dir. yakınlarınızda ikinci el kitaplar satan bir yer varsa gitmeniz önerilir. tozlu rafların arasından uygun fiyata bulabilirsiniz belki bir tane.
türk ve kürtlerin arasında bugüne kadar iki büyük buluşma olmuştur.
birincisi; malazgirt savaşıdır. malazgirt ovasında gerçekleşen bu müthiş savaş hristiyan bizans ile müslüman selçuklular arasında yapılmıştır. bunu bilmeyen yok zaten. ancak genellikle bilinmeyen bir yönü daha var bu savaşın. bu savaşa bizans ordusuyla birlikte gelen peçenekler, yani hristiyan türkler, savaş esnasında karşılarındakininde türk olduğunu kavrayınca müslüman türk ordularının yanına geçmiştir. sonrasında da, bölgede bulunan kürt mirlikleri, yani bugünkü aşiret yapısının proto halleri, de müslüman türk ordusunun yanında bizansa karşı mücadele edip anadolu'nun kapılarını, bacalarını, pencerelerini müslümanlara açmıştır.
gerçi anadolunun islamlaşması moğol istilası ndan kaçan türkmenlerin batıya doğru gitmesiyle olmuştur da burası şimdilik önemli değil o kadar.
ikinci büyük buluşma ise, kurtuluş savaşında olmuştur;
sevres antlaşmasında doğuda biri ermeniler biri kürtler için iki devlet kurulsa da kürtler tbmm saflarında mücadeleyi tercih etmişlerdir. bunda o dönemki kürt siyasi önderlerinin ( said nursi vs. ) kanaatlerinin de büyük rolü var. sonuç; türkiye cumhuriyeti kurulmuştur.
ayrıca selçuklu, osmanlı ve tbmm'nin ilk dönemlerinde bugün güneydoğu ve doğu anadolu dediğimiz yere kürdistan denirdi.
hiç de öyle bi bölücülük olmazdı. sadece askerlik ile ilgili tasarruflar yüzünden isyanlar çıkardı kimi zaman etnik yönden yoksun; o kadar. 1876'ya kadar askere de alınmadılar kürtler zati.
faşizmin değil insanlığın emrettiği şekilde olgulara göz kırpan herkes görecektir ki bu iki toplum arasında bölünme değil; tam aksine bir kardeşlik, birlikte soykırılma, birlikte yok edilme, birlikte yok etme gibi ortaklıklar bulunmaktadır.
her ne kadar milliyetçi nutuklar atıp düşmanlık yapmak daha attractive olsa da daha güzel günler için bunları düşünmelidir.
Bugun yeryuzunde kurtler diye bir irk yoktur. Bilinen ilk kurtlerin bugunku kara gur sacli, esmer , koyu renk gozlu kurtler olmadigi kesindir. Ilk kurtler genel olarak renkli gozlu, acik tenli ve sariya kacan kumral sacli olarak betimlenmistir. Bu buyuk degisimin sebebi kurtlerin anavatani olan antik pers ve mezopotamya topraklarinin 7. yuzyilda arap istilasina ugramasidir. netekim kurtler ve araplar arasinda bariz bicimde fiziksel benzerlikler goze carpmaktadir. Yanliz bu kadarla sinirli degildir. 11. yuzyilda yani bugunku anadolu topraklarinin dogusu henuz Turk hakimiyetine tam olarak girmedigi donemde Kucuk ermeni prenslikleri bulunuyordu. Kurtler bu ermeni prensliklerinin dominyonlugunda uzun yillar yasadilar. mesela bugunku van sehrinin ismi bir ermeni krali olan vaspukaran' in isminden turemistir. Bundan baska ayni donemlerde bugunku anadolu topraklarinin guney dogusunda flaretos isimli bir ermeni kralinin yonettigi bir prenslik bulunuyordu. Kurtler'in bu ermeni tebaasi altinda yasadiklari donemde onlarla karismis olmalari cok buyuk bir olasiliktir. Bu tezi destekleyen en buyuk unsurlardan birisi de konustuklari dilde cok sayida ermenice kelime bulunmasidir.
hasan cemal'in 25 mart 2000'de yazmaya başlayıp, 11 aralık 2002'de bitirdiği, 18 yıllık çalışmasının ürünü. kitapta üstünde durulan kürtlere kültürel haklarının verilmesidir. 2002'de verildikten sonra hiçbir şey değişmemiştir, çünkü istedikleri öncelikle federe devlet daha sonra büyük kürdistan hayalidir.
amerikaya gitmeden önce, bölücü olmadıkları sürece istediklerini yapabilirler diye ılımlı yaklaştığım toplumdu. ancak amerikada türkiye hakkında ilk karşılaştığım soru isviçreli birinden gelen kürtlere neden istediklerini vermiyorsunuz olunca artık ılım falan kalmıyor ve ne yazık ki tüm kürtleri aynı kefeye koyuyorum. anlatmaya çalışıyorum türkiye osmanlı imparatorluğundan beri değişik kültürlerden insanı barındırıyor. ama onlar türkiye cumhuriyeti sınırlarında ya$ıyorlarsa nasıl bayrak isteyebilirler diyorum. siz onların özgürlüklerini kısıtlıyorsunuz, demokratik değilsiniz diyor. amerika pek çok ülkeden insan barındırıyor onlar amerikayı bölmeye mi çalışıyor, kendilerine ait bir devlet mi istiyorlar amerikan bayrağı altında mı yaşıyorlar diyorum. farklı bi durum diyor. fark ne diyorum. siz onların ülkesini ellerinden alıyorsunuz orası onların hakkı onlar çoğunluk diyor. bir sürü türk senin ülkene gelsek, biz çoğunluk burda yaşıyoruz, ülkenin bu kısmını bize ver desem verir misin diyorum. gülüyor. ben de vermem diyorum.
bense $imdi nefret ve saygıyla eğiliyorum önlerinde bizim yapamadığımız lobby faaliyetini yapıp kendilerini haklı göstermeyi ba$ardıkları, kendi inandıkları yalana ba$kalarını da inandırdıkları için.
Kendileri Türkiye'de daha fazla hak ve özgürlük istemektedirler. Devleti bizzat yöneten, sistemin içine eden kendileri değildir tabii ki. En yüksek kademeye çıkarak rüşveti, kaçakçılığı teşvik eden, Türkiye'de Türkler'den daha iyi şartlarda yaşayan, kanundışı yollarla devleti zarara uğratıp köşeyi dönmeye çalışan hatta terörizme başvurup, haritalar çizip emperyalizmin gerçek manada uşaklığı ve köpekliğini yaparak bu kadar şeyin üstüne bir de devlet isteyen Aborjinlerdir. Yahu ne kadar tuhaf insanlar şu Aborjinler.Halbuki azınlık oldukları bir devlette ana öge olan Türkler'le yedikleri içtikleri birdi. Hatta yeri geldi daha iyi şartlarda yaşadılar. Ama hala özgürlük nidaları atıyorlar. Herhangi bir Avrupa devletinde olsalardı çoktan sesleri kesilirdi. Dur bakalım bu işin sonu nereye gidecek. Ha bu arada sandığınız gibi ırkçı değilim. Söylediğinizde faşist damgası yediğiniz sırf bu yüzden dile getiremediğiniz gerçekleri yazdım. Ermeni'yim, Kürt'üm, Çerkez'im dediğinizde aydın, Türk'üm dediğinizde faşist olduğunuz bir memlekette yaşıyoruz. yazık...
1514'de çaldıran savaşında yavuz sultan selim'i destekleyerek anadolu'daki en büyük alevi katliamlarından birine yardımcı olmuşlardır.1915'te kürtlerden kurulu hamidiye alayları ermeni katliamlarında kullanılmıştır. 1938'de ise şafi kürtlerin çoğunlukta olduğu ordu dersim'de katliam işlemiştir. tarihin iyi okunması gerekir. kürtleri devlet kirli işlerinde maşa olarak kullanmıştır.
dünyanın belkide en bahtsız milletidirler. bu kadar kalabalık olmalarına ragmen bir ülkeleri birkaç istisna dısında olmamıstır. bunun en büyük nedenleri birlik olamamaları hep baslarının dikine giderek bir lider cıkaramamalarıdır. tabi ki haksızlıklara ugramıs kandırılmıslardır zaman zaman ama o ayrı konudur. kendi içlerinde bir birliktelik kurabilseydiler şayet durumları suan ki gibi olmazdı...
avrupanın işine geldiği zaman kürt işlerine geldiği zaman türk yaptığı topluluk. kürtler almanyada töre cinayeti işler alman basını ayağa kalkar vahşi türkler diye. kürtler van'da hollandalı kadına kocasının gözleri önünde tecavüz eder dünya yerinden oynar barbar türkler diye. ama aynı avrupa iş ayrımcılığa bölücülüğe gelince kürtlerin kimliğini çok iyi bilir onlara olmayan tarihler yazar. ertuğrul özkök geçenlerde şöyle bir yazı yazdı;
''GEÇTiĞiMiZ aylarda çok kanıma dokunan bir şey oldu.Polemik yapmayı, ona buna cevap vermeyi sevmediğim için içime attım.
Güvendiğim birkaç arkadaşımla paylaştım.
Aslında yaptığım iş, son derece basitti.
Herkesin konuşup, kimsenin yazmaya cesaret edemediği bir gerçeği dile getirmiştim.
Yazdığımın özeti şuydu:
"Bütün Batı'nın şikáyet ettiği töre cinayeti denilen sosyolojik olay, Kürtlerin sorunudur."
Son 20 yılın töre cinayetlerinin istatistik dökümü, bu gerçeği ortaya koyuyor.
* * *
Bu yazı yayınlandıktan sonra, bana katılan çok sayıda mesaj aldım.
Katılmayan da vardı.
Ama bunlardan bazıları çok kanıma dokundu.
Çünkü bu gerçeği yazdığım için beni "ırkçılıkla" suçladılar.
Özellikle Almanya'da yaşayan bazı Kürtlerden bu yolda mesajlar aldım.
Hadi onlar bir tarafa.
Ama birtakım "Türk entelektüelleri" de bu görüşü dile getirdiler.
O günlerde yüzlerine karşı şunu söylemeyi çok istedim:
"Batı'da yıllardır töre cinayetlerini Türklerin işlediğine dair yazılar çıkıyor, konuşmalar yapılıyor. Hiçbirinizin aklından bunu söyleyenler için 'ırkçı' demek geçmiyor. Ama ben çıkıp, istatistiklerle desteklenen bu sosyolojik gerçeği dile getirince birden ırkçı oluyorum."
Ne dürüstçe bir "aydın" tavrı değil mi...
* * *
Şimdi size bir başka gözlemimi daha aktaracağım.
Yine herkesin bildiği; ama kimsenin açıkça söylemediği bir başka gerçeği.
israil'in Lübnan saldırısı sırasında dünyanın her tarafında gösteriler yapıldı.
Hatta israil'de bile hükümetlerini eleştiren gösteriler vardı.
Ama dünyanın bir yerinde, hiç ses çıkmadı.
Önümüze bir tek kare gösteri fotoğrafı düşmedi.
Yöneticilerinin ağzından tek kelime çıkmadı.
Halkı dilini yuttu.
Tahmin edin bakalım neresi?
* * *
Sizi yormadan cevabını vereyim.
Kuzey Irak'ta doğru dürüst tek gösteri olmadı.
Ya PKK?
Onun yayın organlarında, elebaşlarında bu saldırıyı ağır ifadelerle eleştiren yaklaşımlar gördünüz mü?
işte buradan hareketle diyorum ki, Ortadoğu'da Kürt örgütleri ve liderleri, israil olayına karşı ilgisiz kaldılar.
Daha doğrusu ilgisiz değil de, "pasif ABD yandaşlığı" şeklinde hareket ettiler.
Bu bir "Kürt politikasıydı".
* * *
Körfez Savaşı başlamadan önce üç dört defa, hem de çok açık bir üslupla yazmıştım.
Ortadoğu'nun çeşitli ülkelerindeki Kürtler, savaş sırasında, belki de tarihlerinin en başarılı siyasetini uyguladılar.
Kuzey Irak sınırları içinde ellerinde Amerikan bayraklarıyla yürüdüler.
Ama Türkiye'de PKK'ya yakın örgütler şiddetli bir "Amerika ve savaş aleyhtarı" propaganda savaşı yürüttü.
Görev bölümü buydu.
Kuzey Irak'ta Amerikan işbirlikçiliği, sınırın bu tarafında ise Türkiye'nin bu savaşa müdahil olup Irak'a asker göndermesini engelleyecek sinsi bir siyaset.
* * *
Dediğim gibi, çok da başarılı oldular.
Ne yazık ki, birçok Türk "aydını" da bunu ya yuttu...
Ya da işine böyle geldiği için sesini çıkarmadı.
Şimdi buyurun bana yine "ırkçı" deyin''
işte durum tam da burda anlatıldığı gibidir. olumsuz birşey yaptıklarında türk kimliğinin arkasına gizlenmeyi çok iyi bilen kürtler, iş bölücülüğe gelince safkan kürt kesilmektedir''