O bebeğin nasıl olduğu önemli belki anne küçük yaşta tecavüze uğrayıp hamile kalmış olabilir. Bazı genç kızlar erken ergenlik dönemine girdiğinde 12 yaşında bile hamile kalabilirler. Hani ben demiyorum aldırılanabilinir herkes aldırabilir. O çocuk doğduğunda onu bin türlü sıkıntıda bekliyor olabilir. Kısacası kürtaj cinayet değildir
anne baba çocuğun yaşam hakkına karışamaz diyorlar pek güzel de, tayyip dindar nesil yetiştiricez şu olacak bu olacak diye atıp tutarken başkalarının çocuklarına karışma hakkını kendisinde görürken nasıl tutup da anne baba kendi çocuğu hakkında fikir sahibi olamaz diyorsunuz anlam kzor. siktirin gidin lan hepiniz.
bunu tartışmak boş havanda su dövmek gibidir. bunun tek karar mekanizması annedir. başkasının hele ki devletin, bu konuda söz söyleme hakkı yoktur. cinayettir ya da değildir, belli bir ay içinde çocuk alınabilir, sonrası annenin kendisine çok büyük sakıncaları vardır. zira tecavüze uğramış birisinin o bebeği doğurması doğru mudur? bunlar çok tartışmalı konular ama her ne olursa olsun annenin bileceği bir iştir.
- bebek anne sağlığını tehdit ediyorsa,
- bebek sakat, doğduğunda hayatını yaşayamayacaksa,
- bebeğin ciddi bir sağlık sorunu varsa,
- bebek doğduğunda kimsesiz kalacaksa,
kürtaj gayet de gereklidir.
lakin keyfi kürtaj, elbette cinayettir, doğmamış bir bebeği öldürmektir.
Allah akıl verendir. verdiği aklı gerektiği gibi kullanmadıktan sonra bir işe yaramaz. işte aklı kullanmak bu devrede giriyor. bir ömür boyu kendi gereksinimlerini gerçekleştiremeyecek sürekli birilerine bağımlı olacak bir bireyin yaşantısının zorluğunu bu tür bir insanla aynı ortamda yaşan bilir. Öyle boş boş konuşmak akıl sahibi bir bireyin sarf edeceği bir şey değildir.
Doğanın kanunu her zaman en güçlü bireyin kazandığı, güçsüzlerin süreç içerisinde yok olduğu bir kanundur. Dünyada vücut olarak sağlam olan bireyler dahi yaşamakta zorlanıyorken, sürekli başkalarına bağımlı olan bir insanında bu dünya da eziyet çekmesi için dünyaya getirmek gerçekten mantık dışıdır. saygılar...
Zorunluluğu geçtim, bir kadın anne olmak istemiyorsa, doğurmama hakkına sahiptir.
Hiç bir kadını buna zorlayamazsınız.
Kendi bedenimizin sorumluluğuna sahibiz.
kürtaja cinayet diyenler fetüs ile bebek farkını bilmeyenlerdir. 2 ila 2 buçuk aydan sonra neden kürtaj yapılmıyor ? çünkü fetüs bebek haline gelmeye başlıyor ve o zaman kürtaj yapılmıyor çünkü aksi takdir de bu cinayet olur. yok siz fetüste bir canlıdır sen o canı alıyorsun diyorsanız, adet gören her kadın bu durumda seri katil oluyor. çünkü dişi adet döneminde bir sürü döllenmiş yumurtayı dışarı atar ve onlarda canlıdır, her biri rahimde kalsa bir bebek olmaya adaydır. kürtaj gerekli durumlarda yapılması şart olan bir müdahaledir. keyfi yapılırsa bunun doğruluğu ve yanlışlığı tartışılmaz. kürtajın tam olarak ne olduğunu bilmeden cinayet diyen cahil zihniyeti de anlamak mümkün değildir.
kimi zaman cinayet, kimi zaman mahremiyet, kimi zaman mecburiyettir. bunu yalnızca ALLAH bilir. onunla kulu arasındadır. üçüncü şahıslara, ne yiyeceklerini bildikleri için menü yazılmamıştır, afiyet olsun efendim.
kürtaj cinayetmidir değilmidir önermesi herkesin kendi vicdanına kalmış bir önermedir bence. burda kürtajın cinayet olup olmamasını değil gerekli mi gerekli değil mi sorununu tartışmamız gerekir. bence gereklidir. çünkü bu ülkede tecavüzü önleyemiyorsan kürtajı da kaldırman yanlış olur.
cinayet falan değildir. 8 haftalık fetüsle kanserli hücre yığını arasında fark yoktur. ha dersen ki ben kanser olsam da o benim parçam ölücem aldırmıcam oke.
hüseyin üzmez; peygamberim yapıyor bende yaptım sünnettir dediğinde o kız hamile kalmış olsaydı kürtaj olacak mıydı olmayacak mıydı. bunun cevabı tüm tartışmanın cevabıdır.
cevap kız kendisi bilirdi ise evet doğru cevaptır. kız bilir. kadın bilir. başbakan bilmez. onun problemi değil.
zaten aha cambaza bak tadında uludereyi saklayalım çabası bunlar. uluderenin hesabını versin başbakan önce.
cins bir soru cümlesidir.
öğrenince ne olacak zor durumdaysan aldırmayacak mısın?
hadi ölüyorsun bebek de 7 aylık.
kim diyebilir o yaşasın ben ölürüm? ciddi olalım beyler bayanlar dürüst olalım azcık.
sonra böyle yasaklamayla falan sonlanmaz aksine daha da büyür bu kürtaj işi.bi kadın o işi yapmayı kafasına koymuşsa yapar.
buna sen devlet eliyle engel olursan çocuğu kurtarayım derken, merdivenaltı yerlerde kesilip biçilmesine,üstüne kadının da hayatının riske girmesine sebeb olursun niyetin ne olursa olsun..
ama şu çok çiğ geliyor bana oturduğumuz yerden 'ama o çocuğunda yaşama hakkı var' babacım kim yok dedi ki?ama o çocuk için tek mesele dünyaya gelmesi midir?
ya sonrası?
cevap 'yaw sonrası allah kerim' yok ya ne güzel memleket.devlet ben bu işi yasaklıyorum diyorsa tek şartla destek veririm.sokak çocuklarına ve yetimlere daha kapsamlı,hayat kurtarıcı bi ünite yani proje sunsun,oluştursun geleceğe dair
yoksa 'doğursun efendim gerisi beni ilgilendirmez allah rızkını verir nasılsa' mantığı uyuz olunası bi mantık.yok böyle bi şey kabul edemem.
o çocuğun çekeceği hayatı sen burada kendince insaflı bi tutumla klavye başında yada oturduğun çankaya köşkünde belirleyemezsin.somut bi şey yapmadığın sürece..
Cinayet olup olmadığı tartışmalı bir konudur. Yıllardır tartışılıyor ve tartışılacak da.
Burada sıkıntılı olan durum, kendi dinini referans alıp, ona uygun yasa çıkarma isteğidir. Herkesin inacı kendine! Bu konunun dinler üstü daha evrensel bir bazda tartışılması gerekir. "Sen doğur Allah rızkını verir" gibi sözler bu daha evrensel olan bazda anlamsızdır. Üstelik herkesin rızkının ilahi bir gücle verilmediğini anlamak için biraz gözlem yeterlidir. Yetersiz beslenmeden, fakirlikten kaynaklanan hastalıklardan ve kışın soğuktan donarak ölen sayıssız bebekleri düşünelim. Herkesin rızkı verilmediği tartışılmaz bir olgudur.
Şu an kabul gören hukuka göre; bir insanı öldürmek cinayettir ama bir canlıyı öldürmek cinayet değildir. Peki cenin ne zaman insan olarak sayılabilir?
Onun ileride insan olacağı düşünülüp, ilk günden gelişimine müdahale edilmesi cinayet olarak görülebilir. Bu durumda cinsel ilişkide korunmak bile cinayete girer. Demek ki, ileride insan olacağı düşüncesi kürtajın cinayet olarak görülebilmesi için geçerli bir neden olamaz.
Kalbinin atması cenini ancak bir canlı yapar, onun insan olarak görülmesi için yeterli değildir.
Ceninin ne zaman insan olarak sayılacağı konunun uzmanları için bile sıkıntılıyken, çok fazla yorum yapmanın anlamı yok. Şu anda genel kabul gören durum 10. haftaya kadar kürtaj yasal bir haktır. Benim fikrim, 10.hafta olur, başka bir hafta olur fark etmez, ama belli bir zamana kadar kürtaj yapma hakkının kesinlikle olması gerekir.
Konuya toplumsal boyutuyla bakarsak; evlilik dışı çocuğun gayri meşru görüldüğü, bu şekilde çocuk yapmış kadının aşağılandığı, sakat olan bireyler için yaşamın kendisi ve ailesi için bir işkenceye dönüştüğü, sağlıklı doğan çocuk için bile geleceğinin güvencede olmadığı, tecavüz olaylarının sık görüldüğü bir toplumda kadına bu çocuğu zorla doğuracaksın demek kendini bilmezliktir. Hele ki erkek egemen bir toplumda bunu söyleyenler erkek olunca, iyice utanmazlığa girer.
Ayrıca hamile bir kadının kendi bedeni üzerindeki özgürlüğünü yok etmek gibi bir durum da var. Kadın belki ömür boyu çocuk yapmak istemiyor, aldığı tüm önlemlere rağmen gebelik gerçekleşmiş olabilir. Kadın, cenin bir kaç haftalıkken, gebeliği sonlandırmak isteyebilir. Kendimi bu kadının yerine koyan bir erkek olarak söylüyorum ki, "gebeliği erkenden fark edip, sonlandırmak benim yaşamsal hakkımdır." Kimse benim bedenim üzerindeki egemenliğimi yok sayıp, benim hayatımı bir çileye dönüştüremez. Birilerinin yaşamını devam ettirmek için nasıl sağlıklı bireyden zorla böbreğini alamıyorsanız, bir kadından da dokuz ay ciddi sıkıntılar çekmesini bekleyemezsiniz.
değildir. aldırın gitsin. ortalıkta it sürüsü gibi aç, işsiz insan var. bilinçsiz anne babaların sonucunda rezil bir hayat çekeceklerine aldırın gitsin.