kürtlerin en çok yakındığı konulardan biri ayrımcılık uygulandığıdır. oysaki bu ülkede bir kürt cumhurbaşkanlığı yapmıştır. (bkz: turgut özal)
karadenizin köylerindeki insanlardan daha iyi hizmet gören kürtler neden oyunlara alet oluyorlar neden bu kadar basiretsizler.
bu ülkede kürtler her zaman her yerde herşey olabilirler yeter ki kendi kendilerini ayrıştırmasınlar, kullandırmasınlar. adama demezler mi olan nasıl oluyor.
"bütün kürtleri temizleyeceksin aslında" şeklinde cümleler de kurabilen kişilerin, ara sıra yumuşadıkları zaman kendilerini ve devleti savunmak için kullandıkları fikir.
müesses nizam denen varlığın izin vermesiyle kendi kürdünü yetiştirip konumlandırmasıyla hiçte sorun olmayacaktır. ne zaman kendisine ben kürdüm şunları şunları devletten talep ediyorum derse işte o zaman ''sözde vatandaş'' olacaktır. bu devirde ''sözde vatandaşların'' hiçbir şekilde kaale alınmadığı durumlarda nasıl olabilir adam reis-i cumhur olabilsin?. bu ülkenin bakanlarından birisi zamanında ben de kürdüm dediği için bakanlığı bile elinden alınmışken cumhurbaşkanı olduğu zaman kürtlüğünü tek bir kere bile dile getirmesi neleri başına açardı kim bilir?. arkadaş, müesses nizam kendi kürdünü yetiştirip izin vermese af edersiniz ama amiyane tabirle nah cumhurbaşkanı olunur.
"kürtlerin bu ülkede her şey olabildikleri tezine gelince: evet kürtler bu ülkede her şey olabiliyor, overlokçu da, milletvekili de, bakan da, başbakan da, cumhurbaşkanı da, ara ütücü de, son ütücü de... bir tek kürt olamıyorlar. kürt oldukları zaman da, hiçbir şey olamıyorlar!..."
OLMUŞTUR DA olacaktır da. Türkiye cumhuriyeti kimliği taşıyan ve cumhurbaşkanı olabilme şartlarına haiz her türkiye cumhuriyeti vatandaşı, VATANDAŞLığının gereğini üst düzeyde yerine getirerek bu mertebeye ulaşabilir. mesele kanuni şartlar da değil, mesele türk olabilme vasfındadır. vatanına hizmet potansiyeli olan her ferdimizi mevki sahibi görmek isteriz.
