savaş. başka herhangi bir çözüm mutlaka türklerin aleyhine. savaş da belki türklerin aleyhine dönebilir ama kürtlerin de lehine olmaz. oysa şu anda baştaki rezalet hükümet dahil herkes ve her şey kürtlerin lehine hareket ediyor.
pkk gaziantep'te karakol önünde bomba patlatıp 7 insanı şehit edip, 60 kişi yaralayıp bunu kürt halkı için yaptığını iddia ediyorsa, kürt kardeşlerim de buna inanıp pkk'yı manevi olarak desteklemeye devam ediyorsa, bu sorunun tek çözümü ne yazık ki silahlı mücadeledir, iç savaştır. spartacus'un de dediği gibi: 'kill them all'
kürt sorunun çok basit bir çözümü var oda kuzey ırakta resmi bir devlet kurulmasına izin vermekten geçiyor... kuzey ıraktaki kürdüstan kürt halkının devleti olacak türkiyedeki kürtlere yabancı halk muamelesi yapılacak... özerklik diye bir durum ortadan kalkacak zira ülkesi vatana olan bir toplum özerklik isteyemez kürdistanda yaşamak isteyen gider kuzey ırakta kurulan kürdistanda yaşar...hala daha toprak bütünlüğüne göz dikiyolarsa buda savaş sebebi olacaktır. karşında bir grup eşkiya değilde bir devlet olan kürdistanı muhattap olarak alacaksın...ve her terör hariketinde kürdistana girip darmadağan edip çıkacaksın.
aslında çözümü çok basittir. türkiye'nin başına atatürk'ten sonra vasat liderler geçtiği için kürt sorunu hep kürt sorunu olarak kalmıştır. yapılacaklar ise;
1- öncelikle kürtlere istedikleri toprak parçasını vermek gerekir.
2- verdiğimiz bu toprak parçasıyla onları dışlamayıp, içimizden biri gibi muamele etmek lazımdır.
evet bu iki madde ışığında kürt sorunu diye bir şey kalmayacaktır. hem özerk olacaklar hem de dışlanmayacaklar. gelelim verilecek toprak parçasına. maddelere bakarsak adres tabi ki konya'dan başka bir yer değildir. tüm kürt vatandaşları konya'ya doldurup özerklik vererek hem konya'dan hem de kürtlerden kurtulabiliriz.
durumu ancak islam şemsiyesi kurtarabilir islam devleti ancak ülkemiz laik bi devlettir ve islam devleti olmaya kalksa başka ayrışmalara maruz kalır bu durumda bu sorun çözümsüzlüğün tam ortasındadır.
şimdi şöle güneydoğu anadoluyu bunlara veriyoruz burası kürdistan oluyo tabi...sonrada ülkenin geri kalanındaki yani türkistandaki nekadar kürt varsa sütatüsü konumu hiçe sayılarak toplanıyor, direnenler gaz odalarında sabun ve düğme olarak değerlendirilebilir;ve toplananların hepside bunlara verilen bölüme naklediliyor...sonrada israilin filistine çektiği duvardan daha ihtişamlısı bu sınıra çekiliyor...ve ahrete kadar açılmıyor...al sana çözüm.
çözüm diyorlar ertesi gün mecliste olay çıkarıyorlar,
çözüm diyorlar ertesi gün doğu illerine bombalar yağıyor,
çözüm diyorlar dağdan sürüsüne adamın eline silah tutuşturup halen daha ateş ettiriyorlar..
çözüm deyince gaza geliyorlar anlıyacağınız..
artık bu mesele arap saçına döndü, çözülecek gibi değil..
90'lı yıllar zor yıllardı. 33 eri kurşunlamışlardı ve hürriyet gazetesi siyah zemin üstüne "başlıksız" diye bir manşet atmıştı. bunu öğretmenimiz göstermişti sınıfta. daha ilkokul 3'e gidiyorum o zamanlar. o zaman da vardı bu sorun. kökenimizin onlara ait olmamasına rağmen sırf babam ülkenin 7 bölgesinden biri olan güneydoğu kökenli olduğu için parasıyla ev vermiyorlardı bize. komşular önyargılıymış güya. komşu dedikleri de ülkede toprağı olmayan kökü dışarda olan göçmen diye tabir edilen kişilerdi. neysem...
özal önemsemedi bunlar üç beş çapulcu ne yapacaklar ki koca ülkeye dedi ardından kırmızı pasaport verdi o çapulculara. çiller geldi operasyon operasyon yok... bitmiyor. köylerinden sürülen insanlar, gitmeye direnenlerin köylerini yakmalar yüzünden bu sorun büyüdü. ve görmezden geldikçe de çığ gibi arttı...
bu sorunun çözümü yok. çünkü zaten biz kafamızda bölmüşüz herşeyi. sorun işsizlik fakirlik falan değil. ispanyadaki basklar, katalanlar fakir olduğu için mi görmezden gelindiği için mi ayrılmak istiyorlar. her hakları var. tabelaları çift dilli. dünyaca ünlü futbol takımları var ki,zaten reali yenince ispanyayı yendik derler. ayrılmak istiyorlar. özerklik onlara yetmiyor...
babam ve oğlum filminde meşhur replik vardır ya;
-gitçem diyen adamın önünde dağ olsa duramaz...
ne yaparsak yapalım, hangi hakları verirsek verelim denizi olmayan bir coğrafyada devlet kurmak isteyeceklerdir bunlar.
türk tarihinin makus talihidir. kime kucak açtıysak, kimi özgür bıraktıysak ilk tokadı onlardan yemişizdir hep. herkesin lanetlediği yahudilere yurt vermiş, yunanlılara karışılmamış, ermeniler saraylarda paşa yapılmış, arnavuda valilik verilmiş karşılığında arapları kışkırtmış, sırpları, bulgarları hiç olmadığı kadar refah içinde yaşamış ama ilk nankörlüklerinin siftahını hep bize yaşatmışlar...
bir küpün içinde o boyuttan bu boyuta dolanıyoruz habire fakat çözümü bulduk diye sevindikçe yine o küpün sarmalında yuvarlanıyoruz...
mevcut sistem icerisinde kurt sorununa bir cozum bulunamaz. simdiye kadar yapilanlar ve simdiden sonra yapilacaklar sistem icerisinde kaldigi surece cozum olmayacaktir. asil olan sinif temelli bir yaklasim sergilemektir.
farz-i misal kurtlere dil hakki verilsin, hatta istedikleri haklarin tumu verilsin. kurtler yine yari somurge bir ulkenin somurulen iscileri olmaktan kurtulamayacaklar. ayni turk halki gibi.
kurtulus savasinda on binlerce sehit veren turkiye halklarinin bagimsizlik mutlulugu 20-25 yil surebildi. Sonrasinda bizlere layik gorulen 3. dunya ulkesi sifatini kabul eden burjuva isbirlikciler, ulkeyi shitlerin kanlariyla satmaya basladilar. neden? yalniz ve yalniz kendi cikarlari icin.
evet bu cikarlar ugruna, yillarca okulsuz biraktilar bizleri...hastahanesiz...teknolojisiz...ve mutsuz...
bazi halklari dilsiz, kultursuz biraktilar. kurtler de bunlardan biriydi. kendi kulturlerinden uzaklastirilmak isteniyordu. basaramadilar.
ta ki bugune kadar.
evet, bugun kurtlere bazi haklar verilmeye baslandi ama bu haklar halklari mutlu etmez. ayni turk halkinin kendi dilini konusma hakki oldugu gibi kurt halkinin da boyle bir hakka sahip olmasi kacinilmazdir.
fakat kapitalizm, milliyetlerin kulturlerini eritmek ve "kendi kultursuzlugunu" empoze etmek icin vardir. bu konuda cok da gucludur. farz-i misal nenelerimiz, babalarimiz, annelerimiz, hatta belki de biz; bir cok defa "eskiden daha guzeldi","eskiden dayanisma..","eskiden durustluk",
"eskiden insanlik"... gibi kelimeleri telafuz ederiz.
cunku aciklayamasak da bircok degerimizin aslinda gercek degerlerimizden cok uzaklastigini hissederiz icten ice. turklugumuzle ovunuruz ama anadolu kulturu deseniz hak getire... ataturk deriz, ama aslinda ataturk kavraminin nasil icinin bosaltildigini hissederiz...durustluk deriz, din deriz, dayanisma deriz...ama pratikte yalnizlasmisizdir,dinimiz para olmustur(bunu mesrulastirmak icin de muhammet'in tuccarligindan bahsederiz)...
yani dilimizi de kulturumuze aslinda bizden coktaan aldilar. dilimizi, futbol, tayyip-kemal atismasi, terorist, magazin...vb kavramlari konusmak icin kullaniyorsak neylerim ben o dili....
neylerim kurtce'yi, turkce'nin simdi kullanildigi gibi kullanilacaksa...neylerim kurtce'yi tayyip'in ya da kemal'in sozlerini beyinden yalitilmis bir dille aktaracaksa...
çözüm çok basittir çünkü kürt sorunu diye bir şey yoktur. asıl sorun bu güzelim ülkemizde kürt sorunu varmış gibi gösterip, gencecik insanların kanı üzerinden vicdansızca prim yapan orrrrrrooosssssspuuu çocuklarındadır. yani bizim asıl meselemiz, iç karışıklık yaratarak rant elde eden bu piçlerden nasıl kurtulmamız gerektiğidir.
böyle bir sorun yoktur.bunu en koyu kürtçü vatandaşımızada sorsan desenki kürt sorunu nedir arkadaş sana açıklayamaz lafı eveler geveler ona ezberletilen klasik terimleri tekrarlamaya başlar temel haklar özgürlükler vs vs.kardeşim kim vermiyo sana temel hakkını özgürlüğünü okumak istiyosunda okuyamıyomusun işe girmek istiyosunda almıyolarmı zaten türkiyenin doğusunun deil batısınında en büyük sorunu işsizlik neden içselleştiriyosunki.sen lafı eveleyip gevelemeden söylesene ben toprak istiyorum bayrak istiyorum diye nedir karın ağrın?
pkk yı dağdan indirmektir en önce. bunu genel afla kısmen halledebilir. ama sorun bu değil. sorun onları dağa çıkaran nedenler silsilesidir. gözlemlerime dayanarak devletin sağlaması gereken şartları şöyle sıralayabilirim belki:
1.kendi ana dilini konuşmalarına izin vereceksin.
2.onların diline, kültürüne, inancına saygı göstereceksin.(onlar da aynı saygıyı gösterecek)
3.iş imkanı sağlayacaksın. en azından batıdaki bir il kadar yatırım yapacaksın. bu da gap projesiyle -eğer tamamlanırsa- gerçekleşecek.
4.ohal istiyenlere münasip birşey göstereceksin.
5.ana dilde eğitim isteyene o hakkı tanıyacaksın.
6.insanını ayırmayacaksın. devletsen herkese devlet olacaksın.
haklar diyeceğim klişe bir öneri olacak ama diyorum, haklarını vereceksin adamların. daha bir başörtüsü meselesini çözemeyen, birbirini kazıklamak için fırsat kollayan, samimiyetten nasiplenmemiş siyasetçiler kürt sorunu çözemez. zaten bu kaos hali de kürt sorununu yaşatan bir ortamı açıyor. bu bölgedeki işgalci güçlerin çözümü de türkiye'nin çözülmesine dayandığından, çetrefilli bu mevzu. iç siyasi dinamikler çözemezse dış destekli çözüm alternatifleri gelir ki, bu da hepimizi kanırtır.
gecenin bir yarısı sinirlerimi zıplatan başlığın ve entylerin önerdikleriyle ol(a)mayacak çözümdür.
Ahh dedem senin mezarına işeyeyim! Yemen'in en ücra köşelerinde bilinmedik yerdeki mezarını bulsam ilk ben işerdim!
Bazı orospu çocukları senin torunlarına zulmetsin, minnet beklesin, tehdit etsin diye mi geberdin yemen ellerinde!
Yağı fazla bulduğunda ingilizler ve fransızların kıçına sürenlerin kıçı kadar yoksa kıymetim, geberdiğin günü sikeyim dedem!
Soykırcakmış! Hangi çılgın tavuğumun yumurtasını kırabilir şaşarım!
iki toplum arasında ortak nokta kalmamıştır.kimyaları uyuşmamaktadır.
tek çözüm evli evine köylü köyüne çözümüdür. kıbrıs modelidir.
geçmişte rumlarla türkler birbirlerini boğazlarken bugun huzur içinde yaşamaktadırlar.