1922 de atatürk tarafından kürtlere otonomi verilmesini öngören bir teklif verildiğini görmeyen insandır.
lozan anlaşmasında 39/4. maddeyle kürtçenin günlük hayatta kullanılacağının bizzat taahhüt edildiğini gözden kaçıran insandır.
tüm uluslar bağımsızlığını ilan ederken "biz sizinle kardeşiz, kardeşliğimiz malazgirte kadar dayanmaktadır. gelin ayrılmayalım. yeni ülkeyi beraber kuralım" teklifine evet diyenleri önemsemeyen insandır.
"türkler ve kürtler" ibareli açıklamaların lozana kadar her gün başka bir devlet yetkilisi tarafından yapıldığını idrak edemeyecek kadar resmi tarihin pençesine düşmüş insandır.
afedersin de, maldır birazcık bu insan.
sorunun lozan da olmadığını bilmesi gerekir. sorunun 80lerde ortaya çıktığını, pkk denilen piçlerin o zaman ortaya çıktığını bilmesi lazımdır.
öncelikle; lozan anlaşması 39. madde :
Müslüman olmayan azınlıklara mensup Türk vatandaşları, Müslümanların yararlandıkları aynı yurttaşlık (medeni hukuk) ve siyasal haklardan yararlanacaklardır. Türkiye'de oturan herkes din ayırımı gözetilmeksizin kanun önünde eşit olacaklardır. Din, inanç ya da mezhep farkı, hiçbir Türk vatandaşının yurttaşlık haklarıyla, (medeni haklar) siyasal haklarından yararlanmasına ve özellikle kamu hizmet ve görevlerine kabul edilme, yükselme, onurlanma ya da çeşitli mesleklerde ve iş kollarında çalışmasına, sanayii ile uğraşmasına engel olmayacaktır.
Bütün Türk vatandaşlarının. gerek özel gerek ticari ilişkilerinde, din, basın ve her çeşit yayın konusunda ve açık toplantılarda dilediği bir dili kullanmasına karşı hiçbir kısıtlama konulmayacaktır. Resmi dil mevcut olmakla birlikte, Türkçe' den başka bir dille konuşan Türk vatandaşlarına, mahkemelerde kendi dillerini sözlü olarak kullanabilmeleri için uygun kolaylıklar sağlanacaktır.
sonrasında;
atatürk' ün eskişehir - izmit konuşmaları
...Anayasa gereğince zaten bir tür yerel özerklikler oluşacaktır. O halde hangi liva' nın halkı Kürt ise, onlar kendi kendilerini özerk olarak idare edeceklerdir demektir... Şimdi TBMM hem Kürtlerin hem de Türklerin yetki sahibi vekillerinden oluşmuştur ve bu iki unsur bütün çıkarlarını ve kaderlerini birleştirmişlerdir. Yani onlar bilirler ki, bu ortak bir şeydir. Ayrı bir sınır çizmeye kalkışmak doğru olamaz...
götten uydurma bilgilerle '' yok otonomi vermiş, sonra geri almış, kararsız kalmış'' vs. saçma bilgilerle tarihin değiştirildiği, resmi tarihin yalan olduğu sanılmasın. o zaman bu zaman fark etmez kürt sorunu aynı zamanda türk sorunudur. birlik içinde çözülebilir.