ülkemizde ordu veya devletin değindiği bir kürt sorunu yoktur, yani yoktur böyle bir şey. etnik bir yapıdaki insanların ne sorunu olabilir ki eğer o devletteki tüm vatandaşlar aynı haklara sahipseler? -ki öyleler-.
ülkemizdeki sorun pkk terörü ve ona sempati besleyen insanlardır. eğer bunun adı kürt sorunu vardır diye koyulursa, tüm kürt asıllı türk vatandaşlara ayrılıkçı, terörist damgası vurulmuş olur, bu da gayet yanlıştır.
insanların sorunun siyasi bir sorun olduğunu söyledikçe, hala yok "efendim karadeniz şöyle fakir iç anadolu da böyle fakir gibi komik savunmalara girdiği sorun. siyasi bir sorundur. bir annenin hastalanınca dil bilmediği için hastaneye gidememesidir. sevdiğin türküyü dinleyememektir. okula gidenlerin- ki gidecek okul bulurlarsa- ilk 3 senesinin yeni bir dili öğrenmekle geçirmesidir kürt sorunu. yakılan köylerdir kürt sorunu. sorarım hangi karadeniz ilinde faili meçhuller oldu. hangi içanadolu köyü yakıldı.sorunun salt ekonomik bir sorun olduğunu düşünürseniz, tayyip gibi yok şu kadarlık paket gönderirsiniz doğuya sonra yine aynı çözümsüzlüğe hizmet etmiş olursunuz.
çözüm olarakda denenenler herhangi bir iyileştirme yaratmamıştır, yarattıysada mikro düzeyde kalmıştır.
artık tüm bunları bir kenara bırakalım,
şapkamızı elimize alalım,
elimizi masaya vuralım,
eğri oturalım,
düzgün konuşalım,
yatırım yapalım,
savaş yapalım...
çözümsüzlüklerin ardından gelen bunlar gibi yaklaşımlarda bir işe yaramamıştır...
sorunu tam olarak ortaya koyamadık
çözüm için gereken adımları atamadık
bilimsel düşünmedik
örf adetlere saygı duymadık
göç ettik
pes ettik
gibi başarısızlığın sebeplerini ortaya sıralamakta bize hiç bir fayda sağlamamıştır...
e o zaman ne kafa ütülüyorsun be adam,
işin gücün yokmu senin
insanlar orda ölüyor
ülke bölünüyor
bırakın bu adamı, kaldığımız yerden devam edelim gibi şeylerde hiç kar etmemiştir...
bu sorun insanların içindeki intikam, savaş ve barış gibi değerleri tetiklemiş sonucunda bir takım insanlar kendilerini suçlu bulmuş özür dilemiş birbirinden, bir takım insanlar ise intikam ateşiyle yanıp kavrulmuştur.
kimileri hakkında en ufak fikri olmayan, aynı sofrada aynı yemeği yedikleri insanlara karşı ayrımcılığa gitmiş
kimileri ise, en ufak bir benzer noktası olmadığı halde, o insanları sahiplenmiş, insanlık onurunun bunu gerektirdiğini düşünmüşlerdir.
insanların kafası hiç olmadığı kadar karışmıştır...
ve bu karışıklığın giderilmesi için en baştan itibaren belirtilen tüm öneriler bir daha denenmek üzere geleceğin beyaz yapraklarını kirletmişlerdir.
hakkında kürtlerin fikirleri pek alınmayan sorundur.
bu sorunu 10 yıl önceye kadar görmeyen bir devlet vardı, şimdi görmekte ama kendi tanımlamaya çalışıyor. "terörle araya mesafe koymazsanız olmaz" gibi abuk önkoşullarla terörün bir sonuç değil, bir başlangıçmış gibi sunulmasına çabalanıyor.
kendi ülkesinde kendi diline, atasına, kültürüne yabancılaştırılan bir toplumun sorunudur "kürt sorunu." kendi topraklarında ucu açık misafirlik hâlidir.
kürt sorunu diyerek ortaya atılan zırvanın tek nedeni yine kürtlerdir efendim. pkk gibi it sürüsü desteklenmediğinde, doğu anadolu'ya yapılan yatırımları sabote ettiğinde protesto edilip engellenildiğinde bu sorun ortadan kalkacaktır.
sorun ekonomik deniyor, kendileri neden oluyor. bölge de güven olsa yatırımcı neden gelmesin oraya?
sorun eğitim deniyor, kendileri neden oluyor. atanan ögretmen öldürülmese, ögretmen neden istifa etmek zorunda kalsın oraya gelmemek için?
anlaşılacağı üzere her şey kendilerinde bitiyor. sorun var diye ağlamak yerine, sorun nası yok olur diye düşünmeleri, düşünmemiz gerek.
anladığım kadarıyla kürtlerin türkiye cumhuriyeti'nin resmi dili olan türkçeyi öğrenmesiyle ortadan kalkacak sorun. dil bilmiyormuş hastanede ölüyormuş okulda 3 sene dil öğrenmeye çalışıyormuş hede hödö. bunun nesi sorun kardeşim? sen doğup büyüdüğün ülkenin dilini öğrenmiyorsan seni kim sikler? bu almanya'ya gidip "ben almanca bilmiyorum hiçbir güç de öğretemez ama ya başıma bir şey gelirse pfff dil öğrenmek çok zor mnakoim hastaneler de şöyle böyle zaten doktorlarla anlaşamıyoz" diye zırlayıp oradan bir şeyler koparmaya çalışmaya benzer. aslında kürtlerin lazlardan ya da türkiye'deki herhangi bir etnisiteden pek farkı yok, tek farkları bir kısmı türkiye'yi bölmeye çalışıyor o kadar.
anlama kapasiteleri insanı kanser edecek seviyede yavaş olan sözlük yazarlarını bize gösteren sorundur aynı zamanda."zall bunların da çekirdek sayısını arttır alla'sen". nitekim bu körpelerde hiç kalmamış akıl, fikir.
doğup büyüdükleri ülkenin aynı zamanda onların da ülkesi olduğunu anlamak lazım önce. almanya'da ki türklerden farkları budur. göç etmemişlerdir, işçi ailesi değillerdir, tıpkı türkler gibi buranın yerlisidirler. o yüzden bu sorun çözülecek; hem de sike sike*. hem de beğenmeyen s.ktirsin gitsin diyenlere inat beğenmeyen de burda kalacak. kimse kimseyi kovamaz bu memleketten. ulan öküz diyecem; diyemem kıyamam; lakin kardeşim adam türkçe öğrenmesin diyen mi var? öğrensin tabi. ama kendi dilini niye unutsun? niye konuşmasın a be gül kokulum? neden ilkokulda kürtçe eğitim görmesin; neden %99 u kürtçe konuşan illerde kürtçe verilmesin sağlık hizmeti ? 80 yaşında ki kadın öğrenmek zorunda mı türkçeyi, sen bu körpe halinle kardeşliği öğrenememişken.
kardeşlik masallarının modasını geçmediğini gösteren sorun. sen kalk kemik yaşı 28 olarak ispatlanmış teröriste sırf kimliğinde 12 yazıyor diye ağla çocuktu de 23 nisan de sonra da gel bana kardeşlik masalları anlat. hala kürtçe diyor. eğitim kürtçe olsun istiyor. ulan dangalak diyesim var ama diyemem kıyamam. gap'ı sabote et, öğretmenleri öldür, türkçe öğrenmek zorunda mıyız diye sor, bu ülke bizim diye çığır ama ülkeye bir gram faydan olmasın sonra sorunu türklere yık. evet vardır kürt sorunu. ancak en büyük kaynağı yine kürtlerdir. kim faşist çözemedim ben burda.
sosyal tahrip sonucu oluşan bir sorundur. şöyle ya da böyle birileri kalkıp şehirlere yerleşiyor, şehrin en izbe köşelerine itiliyor ve oralarda yaşayan bu insanlar sorunlarını dile getiremiyor. diğer taraftan şehrin yerlileride sorunlar yaşıyor; bu yeni gelmiş insanlardan sürekli şikayetçi oluyor.
koca bir geçmişi unutanların utanmadan inkar ettiği sorundur. bir bir çürütelim...
-80 sene kürt milletinin dağdaki "kart,kurt" sesinden türediği bir millete yutturulmadı mı?
-doğuda bir gecede kalkıp bütün kürt köylerinin isimleri türkçeye çevrilmedi mi?
-gece yarısı postallarla yapılan baskınlarda binlerce insan cezaevlerinde telef edilmedi mi?
-kürtçe konuşanlar, şarkı söyleyenler, eğitim isteyenler mahkemelerce hapse atılmadı mı, atılamayanlar faili meçhul cinayetlere kurban götürülmedi mi?
-teröre destek verildiği gerekçesiyle köyler boşaltılmadı mı?(güneydoğuda 3000den fazla köy boşaltıldı ve en az 1 milyon insan yerlerinden göç ettirildi)
-halk kürtçe kasetleri kuyularda saklamak zorunda bırakılmadı mı?
-avrupaya ve istanbula zorunlu göçe maruz bırakılmadı mı?
-kürtçe şarkı söyleyecem diyen ahmet kaya ülkeden sürülmedi mi?
-açılmış bütün siyasi partiler bir şekilde kapatılmadı mı?
-ekonomik kalkınması ve eğitim seviyesi yıllar yılı geride bırakılmadı mı?
-ilan edilen ohal,sıkıyönetimlerle bölge halkına yapılmayan zulum kaldı mı?
binlerce yıldır anadolu topraklarındayım.
siz türkler henüz iran, azerbaycan ve anadolu'ya gelmeden biz oradaydık. anlaşılmayan nedenlerden ötürü uzun zamandır hukuk devleti kuramadık, aşiret sisteminin en ilkel yöntemi ile kendi varlığımıza inanarak ve onu savunarak yaşamaya çalıştık.
yaptıklarımızın vahşeti sorulunca: "bizi cahil bıraktılar(nız)" muammasının arkasına sığındık! aslında ne istediğimizi tam olarak biz de bilemedik.
ayrı bir toprak bütünlüğünde kurulacak olan kendi devletimiz mi yoksa federasyon yahut konfederasyon sistemi ile sizlerin içinde kalmak mı, karar veremedik.
kısacası bunu bilemedik, sonuçlarını kestiremedik.
bu hezeyanlarımızda en çok birinci sınıf ülkelerin ekmeğine yağ sürdü. bazı hallerde onların da kuklası olduk. onur için savaşıyoruz dedik amma, onurdan da çok defa ödün verdik!
kendimi asla t.c'ye ait görmedim, belki de büyüklerimden duyduğum ezberdi bu, ki bozamadım onu; tekrarı yineleyip durdum.
oysa şu cumhuriyette bana seksenli yılları yok sayarsam ( ki o zamanlar kim cefa çekmedi, kim ayrıştırılmadı ki! tam bir yüz karasıdır o dönem ) hiçbir şey yasak edilmedi aslında.
evimde, onu aştım kamusal alanlarda anadilimi konuştum, hani şu bize yasak edildiğini ısrarla vurguladığımız hal; sonra parlamentoda seçeceğim etnik kökenlerimden olanlar yer aldı ve dahi ben seçme hakkımı da kullandım oyumu vererek, türkiye'nin hemen her alanındaki iş sektöründe müteşebbis, yönetici, mühendis, hukuk adamı, orta düzey yönetici, memur ya da işçi olarak görev aldım, inkar etmek benim ayıbım olsun!
haa bir de biliyor musun: milliyetçisi çok bu ülkenin hamasetinin aslında derin güçlerin, medya ve benzeri kuruluşların abartısı olduğuna empati ve biraz da bilgilerimle inanmamayı tercih edip, gerçeği görmeye çalıştım.
aslında benim etnik kökenlerim ve diğer azınlıklar bu ülkede rahatça yaşadı. nedendir ki, son zamanlarda fay hattında ciddi kırılmalar olmakta.
dediğim gibi, bizim ne istediğimizi tam olarak kestir(e)mememiz ( ne istediğimizi bilseydik binlerce yıl aşiret sistemini aşar, kendi zekamızı ya da diğer ülkelerin hukuk sistemini baz alır, önce bu noktada netliğimiz ile bir yol çizerdik. m.ö hammurabi kanunları vardı misal ve en basitinden buna rağmen biz neden bir devlet olamadık bunca uzun yıllara rağmen? ) asıl sorundur.
amaç ne, kim ne istiyor; aslında tam olarak bu da henüz netleşmiş değil. her kaynaktan bir görüş geliyor, raporlar sunuluyor. peki ya bu durumu iyileştirdi mi?
tam tersi, daha da kısırdöngüye soktu!
sanıyor musun ki her etnikdaşım bu topraklardaki sistemden bağımsız olmayı istiyor, ya da bu topraklardan ayrılmayı öngörüyor! peki bunu isteyenlerin oranı nedir? ve tabii istemeyenlerin?
bunu ne için istemektedirler?
t.c ile anlaşamadıkları nedir?
onlara hangi hak verilmiyor, sağlanmıyor?
oyunlar büyük, ben bu karışık aklımla anlatamam sana bunu.
üstelik aklı karışık olmayanlar yaptıysa bunu sana-bana!
bir de şu var en ince detayından; yirmi il var kürtlerin yaşadığı ve yaklaşık yirmi milyon nüfusumuz var. işsizlik ve devletin yetersiz ve ihmalci teşvik primlerinin mahrumiyeti ile kürt kökenli vatandaşın en çok göç ettiği yerler oldu batı şehirler.
ne demek bu biliyorsun değil mi?
hepimiz iç içeyiz; ve dahi artık içreyiz!
bunca bütün olmuşluğun nazarında, nasıl kalırız birbirimizin dışarısında?
senin de kafan karıştı değil mi bu oyunlara?
gücün yetecek mi benim gibi sorgulamaya?
ve dahi elini sağduyu ve vicdanına koymaya?
"hadi klavye başında oturup yakın tarihi, katliamları, işkenceleri, dışlamaları ve en önemlisi bölgeye gidip oraları görüp neyin ne olduğunu daha doğrusu ne olmadığını bilmeden ona buna bok atıp, asıp kesip bir ton anlamsız komik ve çocukça şeyler söyleyip sorunu çözelim" diyen yeni yetme uuser larımızın sandığımızdan çok fazla, hatta korkutucu ve daha doğrusu acınacak derecede fazla olduğunu bize gösteren sorundur.
son zamanlarda büyükşehirlerde vatandaşın arabasını yakma, dükkanını kundaklama şeklinde devam eden sorun. bu sorun kimlik sorunu olmaktan öte sosyolojiktir. yansıtma yaparsak bulgaristan türkleri yıllar boyunca türkiye'deki kürtlerden 10 kat kötü koşullarda yaşadığı ve soğuk savaş döneminde haklarını aramaları bakımından konjüktür kendileri açısından çok daha uygun olduğu halde; tek bir türk'ün tek bir bulgar polisini, köye öğretime gelen öğretmeni öldürdüğünü, sivil halka karşı terör faaliyetleri içine girdiğini, otomobil, dükkan kundakladığını duymadım. aradaki farkın nedenin varın siz bulun.
bu farkı ortaya koyarak konuyu ilerletirsek kürt kimliğiyle neredeyse özdeşleşmiş olan berdel ,kan davası, namus cinayetleri, bölgedeki kemikleşmiş aşiret yapısı ile birlikte ele alınması gereken sorundur kürt sorunu. zira feodal yapının kıskacında cehalet içinde sıkışmış kalmış bir halka kimliklerini tanıma bakımından ne kadar özgürlük verirsen ver kendi çıkarları doğrultusunda onları kullnmak isyeten güçlerin maşası olmaktan asla kurtulamayacaklardır. kürt kimliği tanınsın diye bir yerlerini yırtanların bu konu hakkında tek kelime dahi etmemeleri ise gerçekten ilginç. kimin neyden nemalandığı bu şekilde ortaya çıkıyor az da olsa.
kürt vatandaşlarımızın acilen akıllarını başlarına almasını gerektiren durum. türkiye cumhuriyeti devleti'ni düşman belleyip, türk silahlı kuvvetleri'ne kurşun sıkıp, türkiye cumhuriyeti topraklarında kargaşa yaratarak çözülemeyecek sorun. demokrasi açılımından, insan haklarından bahsedecekseniz önce buna uygun davranacaksınız. bilinçli, eğitimli, aklı başında insanlar yetiştireceksin. üzerindeki kirli damgadan kurtulmak istiyorsan ona göre yaşayacaksın. hiçbir geri kalmışlık göstergesi senin devletine silah çekmen hainliğini hafifletemez, affettiremez!
ey kürt kökenli arkadaşım sözüm sana;
bu topraklarda eğitim, altyapı, sağlık, kültür hizmeti eksikliği çeken tek ırk kürtler değil, bunu bileceksin! devletin yardım elini uzatamadığı yüzlerce köy var bu ülkenin batısında, güneyinde, kuzeyinde.
uyuşturu madde kaçakcılığı, mafya, kiralık katil, çocuk tacircisi, terörist, kadın satıcısı gibi iğrenç damgaları üzerinden silmek için "kendin" çaba göstereceksin!
her şeyi devletten beklemeyeceksin!
ülkenin toprak bütünlüğüne, "ulusal" bağımsızlığına, atatürk ilkelerine sahip çıkacaksın çünkü; bu toprakların bir sahibi de sensin kuşkusuz!
bu cumhuriyet sadece beyaz türkler sayesinde tek başına beyaz türkler için kurulmadı! bu ülkenin bağımsızlığı için zamanında düşmana kurşun sıktığın gibi şimdi de düşmanını doğru belleyeceksin silahını türkiye cumhuriyeti ordusuna değil bizi birbirimize düşürmeye çalışan iç ve dış mihraklara doğrultacaksın!
hakkını demokratik yollarla aramayı öğreneceksin. bu demokrasiyi, dtp'nin ve pkk'nın kanatları altında aramayacaksın!
ulus bilincine erişmiş kürt vatandaşlarımızın geçmiş yıllarda başbakan, cumhurbaşkanı, general, milyonlarca ytl'lik servet sahibi iş adamı olabildiklerini göreceksin, olayları doğru okumayı bileceksin! türkiye'nin en güzel üniversitelerinin en güzel bölümlerinde okuyan onlarca kürt arkadaşım var benim, toplanıp bu konuları konuştuğumuzda onlar da bana bu söylediklerimi tekrar ediyorlarsa eğer ortada yanlış yapan tek taraflı bir devlet değil "kürt kimliği"ni ırkcılıkla bütünleştirmeye çalışan taşeron kürt siyasetcileri var demektir.
yapman gereken çok basit: kürt kimliğini ezdirmeden, demokratik haklarını "gerçek demokrasi" anlayışı içinde türkiye cumhuriyeti vatandaşı kimliğinle sahiplenmen.
kürt düşmanlarının bitmesi sonucu çözülecek sorun.
yansıma olarak;
tüm kürt düşmanlarına napalm atalım sorun çözülür.
nasıl oldu ama yoksa zoruna mı gitti. zoruna gidene girecek çok şey vardır. ayrıca kabak tadı vermeye başlayan sorundur. yakın zamana kadar tüm türkiye'yi yakabilecek potansiyele saiptir. çözülmesi yakın zaman içinde elzemdir. yosa sorunu çözmeyenleri çözecektir.
sağ partilerin abd yanlısı, yanlış politikaları kronikleşen ve böylece güneydoğu'nun dtp'nin eline düşmesine neden olan sorun. çözümü için: http://www.turksolu.org/105/basyazi105.htm
edit: bu sorunun en büyük nedenleri iktidara gelen bütün sağ partilerdir. kişi olarak ta turgut özal, süleyman demirel ve tayyib erdoğan'dır. sorarım neden hükümet, diyarbakır'a söz geçiremiyor ? eğer yapamıyorsan bırak, yapabilen gelsin.
pkk olmasaydı da var olan sorundur. kürt sorunu 1850'lerden bu yana gerek dini gerek etno-politik isyanlarla dönem dönem kendisini gösterdi. * pkk'nin ortay cıkmasıyla süreç değişikliğe uğradı. çünkü pkk kendisini kurulusunda marksist-leninist ilan etmişti.
ayrıca diyarbakır zindanındaki vahşet sorunun bu kadar büyümesinin en büyük sebeplerindendir.
biz burda oturmuş kürt sorununu düşünürken, pkk ile uğraşırken; kürtler de toprak mı? bayrak mı? eyalet mi? ne istiyelim diye düşünürken amacına ulaşmış olanlar mars'a robot yolluyor, cern de deney yapıyor, savaş çıkartıp silah, inşaat, petrol, gıda sektörlerinden ekonomisini biraz daha güçlendiriyor.