türkiye'ye renk katan bir millettir ya da toplumdur. kelimenin ne önemi var. eğer sinema, tiyatro ve müzik sektörüne bakarsanız kürtlerden çok ünlü ve başarılı isimler çıkmıştır. etrafınızda hiç kürtçe konuşmadığı için kürt olduğunu anlamadığınız bir sürü başarılı insan vardır.
varlığını inkar edecek kadar aymaz insanları icinde barındıran bir halk ile mutlu mesud edebiyete kadar yaşaması istenen millettir.
ortak dilleri yokmus da bu yuzden millet değillermis. gerekce olarak da bölgeden bölgeye değişen dil yapısını göstermisler. ulan cahil, senin her yönüyle övündüğün milletinin -türklerin- tüm dünyada konuştukları dil aynı mı? cıkıp bir orta asya türküyle anlasabiliyor musun?
ya da neymis efenim ortak tarih de yokmus. sanki aynı mahallede yasadılar ya tarih boyunca, ortak tarihleri olacak. yine senin her yönüyle övündüğün türk milletinden bir örnek vereyim; bircok türk ülkesi yıllarca sscb hakimiyeti altında yasamadı mı? yasadı ! peki bugun cıkıp diyebilir miyiz türkiye türkleri rus hakimiyetine girmedi, bu yuzden türk değildir.
akıllı olun azcık. cok değil yahu sadece hazımsızlığa iyi gelebilecek bir yovitayı nerden bulabileceğinizi bilecek kadar aklınız olsun yeter.
Kahraman Maraş'ın nufusunun tamamen Kürt olduğunu sanan Kürtçülerin karman çorman Kürt etnik topluluğuna verdiği isimdir. Yanlıştır, sen Karayılan'ı Kürt sanacak kadar cahilsen bir topluluğun millet olup olmadığına karar verecek bilgiye sahip değilsindir.
kürtlerin varlığını inkar edecek değilim. kürtlerin inkarı en fazla 60 seneyi kapsar, daha önce de inkar edilmiyorlardı yani. lakin millet farklı bir kavramdır. kürt milleti kavramı yerine osmanlıca tabir ile anasır-ı millet-i türkiye tabiri daha uygun olmaktadır.
millet olmanın bilimsel kriterleri incelendiğinde millet olmadıkları açıkça görülen insanlar.
- milletlerin ortak dili: kürtlerin ortak bi dili yoktur, kürtçe bölgeden bölgeye bariz şekilde degişir.
- ortak tarihe sahip olma: yüz yıllardır başka milletlerin içerisinde yaşadıkları için ortak tarihleri yoktur. suriye kürdü iran kürdünden bariz farklıdır. bu liste uzar gider...
şu son yıllara dek millet olduğunun farkında olmayan, hatta millet olmak ya da olmamak kendisi için hiç bir şey ifade etmeyen, kendi sosyal döngüsü içerisinde zaten buna ihtiyacı olmayan bir topluluğa biçilen rolün en belirgin dışa yansımasıdır. israil'in çevre stratejisine göre çevre ülkelerdeki etnik ve dini farklılıklar derinleştirilir ve körüklenir. şu ortadoğuda olup bitenden az çok haberi olan herkes bunu gün gibi görecektir. işte körüklenen milliyetçilik, köyünde dünyadan habersiz inek sağan kadını bile alıp nevruzda sokağa döküvermiştir.
bu asla bir eleştiri veya aşağılama değildir. formül o kadar güçlüdür ki bu zehri kime versen damarlarına saniyeler içerisinde yayılır ve insanın ateşini anında yükseltir. bu fitnenin naletlenmiş gücüdür.
ayrıca beka ve çevre stratejisinin formülündeki bileşenler avrupa'nın gelecek planlarına da uymaktadır.
masallara çocuklar inanır, bir de yeterince cahil olan herkes. dünya üzerinde insana asla değer vermediğini defalarca kanıtlamış fransa, ingiltere, almanya, amerika gibi ülkelerin pkk'ya neden destek verdiğini oturup bir düşünmek gerekmez mi? 'kürt halkının haklı ve onurlu direnişine destek veriyorlar' diyecekseniz:
- harikalar diyarına hoşgeldiniz... tanıştırayım bu alice, bu da kürt milliyetçisi.
akp'ye, chp'ye ve mhp'ye daha aşiret temelli kesimlerin oy verdiği millettir. öyle bir ülkede yaşarlar ki dtp'ye oy veren kürt nüfusun nispeten şehirli ve okumuş kesim olduğunun bile farkında değildir bu ülkedekiler. sonra akp'ye oy verenlerine aydın derler, sanki aydınlık vasfını dağıtabilecek bilinç seviyesindeymiş gibi!
türkiye'nin doğu illerinden gelen 10 çocuklu bir ailenin güngörende bir konfesksiyon dükkanı açması ile tüm mahallenin nefret ile baktığı millettir.
kürtlerde de çok aydın vardır ama artık onlarda akp ye geçmektedir. özellikle bitlis, batman, siirtve diğer şah şuhun olduğu yerden insanlar önceden kürtçü olup daha sonra ak partili olmuşlardır. insanın kişisel görüşlerinden bu kadar çabuk vazgeçmesi kolay olmasa gerek!
sonuçta bu insanlar şehirde çıban sayılmakta. metroda kürtçe konuştukları anda herkes pür dikkat onları dinlemekte. ana avrat söveni de var. kültür mozaği diyeni de var.*
bazı iddialara göre selahaddin eyyubi'nin mensubu olduğu millet. anadolu'ya giriş tarihimiz 1071 ise, yaklaşık 10 asırdır birlikte yaşadığımız millet. atatürk'ün 'anadolu ana yurttur' iddiasına göre ise 70-80 asırdır iç içe yaşadığımız millet.
ayrıca 1923'te birlikte 17. büyük türk devletini kurduğumuz millettir.
kendilerini sevmeyi çok isterdim, ancak kalleş olmaları, en ufak bir ortamda gruplaşıp eksi kutup yaratmaları,aslında kendi kendilerini ayırmaları beni deli etmektedir.sevilmemek için en büyük nedenlerden biri budur benim için.yedikleri kaba sıçmaktadırlar, kimse kendilerine kışt dememektedir ancak emperyalist güçlerin kuklası olmuşlardır.
bir millettirler. aslen iran kökenli halklardandır. yani iranı oluşturan farsi(pers-acem)ırkının bir alt kolunu oluştururlar.farsçaya benzer hint-avrupa dil ailesinden olan kürtçe dilini konuşurlar. ancak dil uzun yüzyıllar boyunca sayısız lehçeye bölünmüş olmakla beraber en yaygın leçhesi kırmançidir. cinsiyet ayrımlı bir dildir. (diğer hint avrupa dilleri gibi)örneğin kadınlardan le (le le le le hanım v.b)erleklere lo yada lov (lo lo mahsunnn v.b) diye bahsedilebilir. he-she gibi.neyse kürtler temelde göçebe olduklarından dillerini geliştirme fırsatı bulamamışlardır. bu sebeple dilleri bölge halklarından biraz daha geridir.(geliştirilebilir)
her ne kadar anadolu halkıyız deselerde aslen mezopotamya veya iç iran halkalarından oldukları düşünülmektedir.tarihteki med lerden geliyoruz deselerde araştırmalar bunu kanıtlamamıştır. göçebe hareketlerle anadolunun güneydoğusuna yerleşmişler bu sebeble süryaniler ve yezidilerle yüzlerce yıl toprak kavgasının içine girmişlerdir.malatya, sivas, elazığ, ardahan, gümüşhane vb. yöreye yerleşmeleri ermeni techirinden sonra uygulanan türkiye cumhuriyeti politikasıdır. bu bölgelerdeki kürt köylerinin hepsi 100 sene önce ermeni köyüdür.ayrıca ermeni katliamlarından sorumlu tutulan abdulhamitin kurdurduğu hamidiye alaylarındaki tüm askerler kürttür. daha sonraki yıllarda bir kısım kürt yine devlet tarafından bozcaada gökçeada ve kıbrısa yerleştirilmiştir.
halk olarak aşiret yani feodal yaşarlar.baba tarafından akrabalık önemliyken teyzenin çocuğunu akraba saymazlar.soy kesinlikle babadan geçer akraba evlilikleri, çok kadınla evlenme sık rastlanan olgulardır.kan davası yaygındır ve törelere kesin bağlılık vardır.bu bakımdan adam öldürmekten hiç kaçınılmaz. kültürel yaşayış ve kadın hakları bakımından 200 yıl geriden gelirler. çocuklar sadece babanındır.boşanma halinde anneye çocuk asla verilmez. kadın hala mal gibi satalınır ve satılır.
buna karşın alevi mezhebindeki kürtlerde görülebildiği gibi fırsat sunulduğunda tıpkı türkler ve diğer ırklardaki insanlar gibi her alanda başarı gösterebilirler.
türkiyede 8 milyon civarında kürt olduğu(ayrıyeten 3 milyon da zaza var) ancak bunlarında 3 milyona yakınının tamamen türkleştiği ve kürt olduğunu reddettiği düşünülmektedir.
antropolojik araştırmalara göre sert mizaçlı, büyük ve kemikli burunlu, dar alınlı, dalgalı gür saçlı, geniş çeneli olurlar. çoğunluk esmerken %5 lik kesiminin sarışın olduğu tahmin edilmektedir. güney doğu anadolu kürtleri araplar ve ırak türkmenleriyle, doğu anadolu kürtleri ermeniler ve azerilerle 1960 lardan itibaren batıya göçenlerde türklerle karıştığı için günümüzde oldukça melez bir halktırlar.
bilimi kendince yontan kara yüzler sınıfına dahil olanların inkarcılığına karşın var olan bir ulustur. bir ulus olmasına karşın kendi ülkesi olmayan fakat bunun en büyük nedenini ise yaşadıkları topraklarda gelişen kapitalizmin bu tür bir işleyişe sahip olmasıdır. tüm buna ezilmişliğine karşın hızla gericileştirilen, düzene bağlanan, emperyalistlere bir kart olarak sunulan ve işbirlikçi sınıflarının elinde emperyalistlere teslim edilmektedir. bu nedenden ötürü kürt halkı bir türlü kendi mücadelesini türkiye işçi sınıfına bağlayamamakta. konumuz ise bu olmadığından ötürü şimdilik bunu es geçelim.
bir ulusun, ulus sayılabilmesi için öncelikle bir takım özelliklere sahip olması gerekmektedir. dil, coğrafi, kültürel ve ticari birliklerini sağlamış her toplum bir ulus olarak sayılamaz. buna karşın tüm bu özelliklerini bir amacın yüksek bir ruhla birleştirilmesi ile bir topluluk kendini bir ulus olarak ifade edilebilir. yani ortak bir kader birliğinin inşasında kapitalist bir toplumda o topluluk ulusal bir özellik kazanabilir. buna karşın etimolojiyi kendilerince tahrif edenler ise işin kültür boyutuyla kaldıklarından başka uluslaşma meselelerini ancak "devlete bağımlılık" gibi ne idüğü belirsiz bir kavramda toparlayabiliyorlar. tarihsel olarak gösteriyor ki kürt halkı kendi kültür birliğini öyle ya da böyle sağlamıştır. "kürt yazılı tarihi yoktur." diyenler kürtçenin ilk eseri olan şerefname'Ye bakabilirler. bundan önce gene kimi etimolojik araştırmalar kürt dilinin varlığı için kanıt olarak dicle ve fırat nehirlerinin isimlerinin kökenlerini sunuyorlar. modern anlamda bunlar sadece kürtlerin uzun süredir yaşadıkları bir alan olduğunu gösteririr yoksa modern anlamda uluslaşma süreci kürtlerin türkiye kapitalizminin gelişimi ile gerçekleşmiştir. diğerleri yalnızca bir ulusal örgütlenmenin kendi meşruiyet alanlarını yaratmasından ötürüdür.
diğer yandan, bilimsel teori olarak sunulan ve teorisyenliğini ünlü bir faşist liderimizin düşünceleri doğrultusunda yapıldığı şey bir paçavradan farksızdır. en önemlisi etimoloji biliminin kimi özelliklerine aykırı olmasından ötürü bir anlam taşımamaktadır. öte yandan, kendi görüşlerine bakarsak bu kişinin soyunun sopunun ne olduğu belli olmadığı gibi amerika'nın yıllarca ajanlığını yapmış bir kimsenin kendi amaçları dpğrultusunda bilimin çubuğunu kendi doğrultusunda bükeceği de bir gerçektir. o nedenle fazla anlamasızlıktan kurtulmak gerekiyor.
kürt halkını inkar eden ideolojik akımların temsilcileri aynı zamanda türk halkını da inkar edenlerdir. türkiye'de halkı inkar eden amerikan taşeronları bugün müttefiklik adına ülkenin peşkeş çekilmesine seyirci olurken ve türkiye'nin ikiye bölünmesine sebebiyet verirken, bugün bu halkta aynı biçimde kendi temsilcileri olmayan kişileri temsilci olarak seçmektedir. ülkenin bölünerek her iki coğrafyanında emperyalizmin hegemonyasına girmek isteyen gerici kişiler bu oyuna tabi olabilirler ama onlara karşı çıkacak, bu ülkenin emekçilerini etnik ve ulusal kökenleri her ne olursa olsun iktidara taşıyacak güçlerin var olduğunu da bilmeliler.
diğer tüm dünya halkalrından farklı olarak büyük bir nufusa rağmen devletlerinin olmamasıdır. tarihin üvey evlatlarıdırlar. ha bir de faşoların salyalarını akıtarak küfür ettikleri bir millettir. türkiye'yi bölmek isteyenlere hizmet ettiklerini bilmiyerek..
millet mi? hangi millet? ha onlar mı onlar aslında türklük mertebesine ulaşamamış insancıklar. türk adının yüceliğini, yükseklüğüni taşıyamayacaklarını düşündüklerinden dolayı kendilerine farklı bir ad bulmuşlar öyle söylenir ki dağda kar yağınca kara basarsanız kart-kurt diye ses çıkar onlar da burdan esinlenerek kenidlerine kürt demişler sonra da türklere özenip "biz de milletiz" diye çığırmaya başlamış topluluktur. *
mazlum edebiyatı yapan topluluktur. evet özellikle güneydoğu bölgesi oldukça geri kalmıştır. ama devlet geç de olsa elini uzatmıştır. günümüzde batıda elektriksiz, yolsuz, okulsuz sayısız köyümüz vardır. oysa sözde ihmal edilmiş, taş devrinde bırakılmış bölgemizde ise bir çok köyde adsl dahi olduğunu biliyorum. elektriğin kaçak olarak kullanılmasına hiç girmiyorum bile. nüfusu hatırladığım kadarıyla seksen bin * olan silopide kırkbine yakın kişinin yeşil kartı vardır ve giderek artmaktadır. oysa bu fakir ve geri kalmış bölgemizde dağın başındaki küçücük bir köyde, bir ahırın önünde X5 veya sorento görmek sıradan bir olaydır. tüm ilçe sokaklarında 34 ve 06 plakalı avensis, sorento, passat, laguna, CRV ler görmek ne kadar geri kaldıklarını göstermektedir. bu topraklarda karınları doymasına rağmen bu kadar nankör olmalarının savunulacak yanı yoktur. 2 yıl bu bölgede *** gezmediğim yer kalmadı ve bunlar gördüklerimin ve söyleyebileceklerimin sadece bir paragrafıdır. milletler savaşarak esir düştükleri, işgal edilmiş topraklarında esaretten kurtulmak için savaşır, onların yaptığı gibi sırf amerikan esiri olabilmek için kendi kardeşine kurşun sıkmaz.
emperyalist ülkelerin osmanlı topraklarında bölmedik azınlık kalmaması üzerine azınlık kıtlığından uydurdukları yeni millet. bir topluluğun millet olabilmesi için yazılı eserlere yazılı bir tarihe edebiyata alfabeye ihtiyacı yoktur. zaten bende tek başıma bir milletim.
