tandır ekmeği ve peynirin olduğu, tereyağının da bulunduğu kahvaltı olsa gerek. ev yapımı reçelin olacağını sanmam. pekmezin de kalitelisi bulunmaz. zeytinden de söz etmek anlamsız olabilir bu kahvaltıda. bal belki. ha bi de kaçak çay...
bilinçsiz i.nelerin sağa sola bok atıp tatmin olmak için sıçıp sıvadığı konu.
evet bütün kürtler pkk yandaşı, hepsi molotof atıyor sağa sola, evet hepsi devletten yana şikayetçi. tövbe tövbe ya (bkz: bsgçk) hepinize diyorum sike sürülecek beyni olmayan andavallar.
yaklaşık 20-25 öğrencinin evini ziyaret etmem vesilesiyle gönül rahatlığıyla diyebiliyorum bunları.
tandır ekmeği, adını bilmediğim kocaman içi peynirli bir ekmek ve lavaş. bunlar sadece hamur kısmı.
daha önce yemediğim lezzette kaymak, bal, peynir ve tabi ki otlu peynir, bizler için hazırlanan taze taze yumurtalar, kokusu üzerinde sıcak sütler, demliklerle yanınıza bırakılan çaylar ve bitki çayları. noldu, zorunuza mı gitti la bitki çayı?
ha tabi bundan sonra bir çay servisi daha yer yastıklarının üzerinde, arkanıza-ayaklarınızın altına yastıklar koyup rahat ettirmeye çalışan ev sahipleriyle beraber. üzerine de fıstık, yemiş, bıttım ver daha neler neler.
ha tabi unutmadan şunu da söylemek lazım. eliniz boş gidersiniz o medeniyet bilmeyen, molotofçu (!) insanların evine ve geri dönüş eziyet olur. çünkü elinizde envayi çeşit hediyeler vardır. köy yerinde ellerinden ne gelebilirse.
her şeyden önemlisi de sizin gözünüzün içine bakan bu insanlarla aynı havayı teneffüs etmektir. utanırsın bir laf etmeye. tövbe ki emir sayarlar. gönül deriz biz buna, sevgi deriz, insanlık deriz.
şimdi diyorum ki bu ayrımcı beyinsiz takıma: siz o hakir gördüklerinizin tırnakları dahi olamazsınız.
Van'ın kahvaltı salonlarının meşhurluğunu duymamış bünyelerin şaşkınlıkla karşılayabilecekleri ölçüde zengin kahvaltılar da vardır. Buna "kürt kahvaltısı", "Türk Kahvaltısı", "Atsızcı gençlik sıçmığı kahvaltısı", "Bölücülüğün kürtlere özgü olmadığını ispat edenlerin kahvaltısı" ya da ne derseniz deyin.
Trollere not: Van kahvaltısı olayını bir araştırıp öyle sıçalım.
kürt kahvaltısını genel sığ algının dışına çıkarak biraz özetleyelim.
öncelikle kendim kürt müyüm değil miyim onu bilmiyorum. ama doğup belli bir yaşa kadar büyümüş olduğum coğrafya kürtlere yakın bir bölgeydi. kürtlerin kürt, türklerinse türk saydığı. orada yaşayan insanlara sorarsanız kafaları iyice karışmış durumda. ben pers kökenli olduğumuza kani oldum. ama bir dönem ufak bir araştırma yapmıştım taaa roma'ya kadar uzanan bir hikayemiz varmış. en son bıktım bu ırk muhabettinden kendimi dünya vatandaşı saydım. mucize görmeden de imana geldim.
neyse konumuz kürt kahvaltısı. aslında kürtler yaşadığı bölgelerde kendi içinde beslenme alışkanlıkları olarak zilyon tane farklılık gösterir. örneğin güneydoğu çok daha farklıyken doğu anadolu batıdan doğuya doğru değişkenlikler gösterir. benim yaşadağım yerde ise genelde şu şekilde olurdu. kahvaltıda yoğurt özellikle taze günlük köy yoğurdu olmazsa olmazlardandı. kendi üretimimiz olan bal, yumurta, peynir, çökelek.. yaz mevsiminde taze sebze yine default yiyecekler. bunun yanında bazen "şir" denilen bir şey yapılırdı. geceden yapılan bu yiyecek sabah ısıtılıp yenildiği zaman tadına doyum olmaz. pekmez demiş birileri, aslında pekmez'in en sağlıklısını hayatım boyunca kürt kahvaltısında yedim diyebilirim. çünkü dut ağacından başlayıp, ayıklama, kaynatma, serme işlemlerine kadar zerre katkı maddesi olmadan üretilen pekmezler gördüm ki, gerçekten çok iyiydi. ayrıca yine ömrü hayatım boyunca yiyebileceğim en güzel ayva ve kayısı reçelini bu kahvaltılarda yedim diyebilirim. zeytin hiç görmedim bu kahvaltanın içinde. yağ, zeytin yağı değil de, tereyağıdır. salataya yağ falan konulmaz. biraz limon kafi. ot gibi gelebilir ama sağlıklı. zaten şu yaşıma geldim hala söylerim çocukluğumdaki sağlıklı beslenme bir şekilde hala ayakta tutuyor. yoksa gecesi gündüzü bir koltukta oturarak geçen bir insan ne kadar dayanabilir.
börek çok çok nadiren olur kahvaltıda. et türü şeyler olmazdı. ve odun ateşinde kaynatılmış çay eh bir parçada aile içi mutluluk bu kahvaltı türünü eşssiz kılardı.
esasen yukarıdan da anlayacağınız gibi kürt kahvaltısı diye bir şey çok. yıllar var batıda yaşarım. kahvaltı hala aynı kahvaltı. tek fark her şey kalitesiz. yoğurt marketten, yumurta marketten, taze sebze yerini hormonlulara bıraktı, peynir desen ne olduğu belli değil. pekmez ve reçel yemiyorum. anlayacağınız insanları ortak noktada birleştiren şey şartlarıdır. kürt olmuşssun, türk olmuşssun, amerikalı olmuşssun ne fark eder. adam amerika'da bir şey üretiyor sen burda yiyorsun. dünyanın beslenme alışkanlığı aynı noktaya doğru gidiyorken biz burda neyin tartışmasını yapıyoruz anlamış değilim.
madem kürt kahvaltısı yok bu kadar van kahvaltı salonu nereden geldi. ne yani şimdi güneydoğu anadolu sabahları kruvesan üstüne tarçınlı avokado sürüp yanında portakal suyumu içiyor. peki o zaman birileri bunları açıklasın:
hiç gitmeden cenneti anlatanlara tepki gösterip, hiç gitmeden doğuyu anlatmak. saçma.
doğulu veya batılı, nereli olursa olsun iyi insan iyi insandır, kötü insan ise kötü insandır. sırf ara açılmasın diye siyaset konuşmaya çekindiğim insanlar var. her laf açılışında 'boşver siyaseti' deyip kaldığım yerden devam ettiğim insanlar var.
ayrıca ülkemizde her şeyin en doğal halde olduğu yer ülkemizin doğusudur.*
sabah kahvaltısında mutlaka yoğurdun olduğu kahvaltıdır. düne kadar ben bunu fakirliğin, eğitimsizliğin bir sonucu olarak görüyordum. çünkü hepimizin bildiği gibi yoğurdun içindeki asidik yapı insanın uykusunu getiriyor. sabah yeni uyanmışken insan neden yoğurt yesin ki derdim ta ki dün rusya'dan bir kız arkadaşım yanıma gelene kadar. gece boyunca seviştik sabah da kalktım ona efsane bir kahvaltı hazırladım ama o sadece yoğurt ve sütlü çay içti. şaşırdım ve rus kızların neden bu kadar kürt erkekleri istediğini anladım. ortak nokta yoğurtmuş hacılar. haydi saldırın.
