Acıları olmadığı için oldukça mantıklı karşılanabilecek olan davranıştır. Kürt halkının acısı falan yoktur. Kürt halkının çektirdiği acılar vardır. Tüm Kürtlerden bahsetmiyorum tabi ki. Sorun yaratamayan, kardeşimiz dediğimiz Kürtler vardır. Bu Kürtler ülkede sessiz sakince yaşar, olay çıkarmaz, provokasyon yapmazlar. Türkler nasıl ise onlar da öyledir benim gözümde. Bir de Kürtlerin sorun çıkaran kesimi vardır ki, bu kesim yıllardır ülkenin başını ağrıtmış, dağa çıkmış, terörü uygulamış, ayrı dil istemiş, ayrı bayrak istemiş, ayrı sınır istemiştir. Bu kesim yıllardır binlerce vatan evladını şehit eden, insanlıktan nasibini alamamış vatan haini olan kesimdir. Yıllar geçmesine rağmen hala bağımsız olabileceğini düşünen kesimdir. Hala Türk Bayrağı'nın yanında başka bir bayrağa, Türkçe'nin yanında başka bir dile izin vereceğimizi zanneden kesimdir. Bu kesim bilmelidir ki, her bir Türk evladı kanının son damlasını akıtana kadar bu ülke hiç bir zaman bölünmeyecektir ve bu ülkedeki son vatansever Türk ölene kadar da asla emellerine ulaşamayacaklardır.
Kürt acısı diye bir şey yoktur.Onların ağzında Türk kürt eşit olsun zırvası var.Kürtler eziliyor,kürtlere yeterince hak verilmiyor diye ağlayıp duruyorlar.Ben ise bu acıyı anlamaya gayret bile göstermiyorum.
arkasına sığındıkça nefret bakışlarını üzerlerine çektiklerinin farkına ısrarla varmayan topluluktur. acı varsa sizde olduğundan daha büyüğüdür bizdeki çünkü siz göz dikensiniz biz ise sadece meşru müdafadayız.
(bkz: kimse beni anlamiyooo)
bizi köyden defederken hiç acılı gözükmüyorlardı.
''türkiye, suriye, ırak, iran düşmanımızdır!'' derkende gayet mutlulardı.
tahrik için sanal gruplar kurup ''bütün türklere ölüm!!'' diye yaygaralık yaparkende gayet keyifliydiniz.
apo'yu allah belleyip, okuduğunuz okulları, hastaneleri yakarkende gayet rahattınız.
şimdi ne oldu?
büyük kürdistan daha kurulmadı mı?
avrupadaki diasporalar iyi çalışmıyor mu?
bir kere olsun arkadaşım deseydin, biz sana kardeşim derdik.
din kardeşiyiz bu cihad'a aykırı dedik, bize kurşun sıktınız.
aynı sazı çalıyoruz, aynı türküyü söylüyoruz, aynı tarihi paylaşıyoruz dedik. hiç bir bağınız olmayan insanları dost belleyip bize sırt çevirdiniz.
kürt halkının zorla kendini ezdirme merakının yanında devede kulak gibi kalan olgu, hem kürt halkı ne mına koim öyle bir halk mı var, ne zamandan beri etnik gruplar, azınlıklar halk oldu ya da onlara halk demek meşrulaştırıldı.
başlığın doğru şekli "kürt halkının acılarını inatla anlatamamak" olsa daha doğru olurdu.
bu başlığı açan yazar arkadaş "etnik ezik" edebiyatı yapacağına, hiçbir yabancıya karşı bile, batı tarzında bir ırkçılık, yapmamış olan bu halkın neden bu tepkileri verdiğini iyice oturup bir düşünsün. bozulan bir diyalogda söylenecek en kolay söz "beni anlamadılar abi!" demektir. düşün bakalım, sen derdini doğru düzgün anlatabildin mi?
acı çeken insanın milliyetine bakılmaz. sizlerin acılarını anlıyoruz ama taleplerinizi, gemide delik açma hainliğinizi anlamıyoruz. hadi terör estirin, bozun huzuru. araba yakın. belediye otobüsünü kullanılamaz hale getirin. insanların üzerine araba sürün. sonra anlaşılmayı bekleyin. pardon siz nesiniz? bela mısınız? allah sizi dünya üzerinde bizim üzerimize mi zimmetledi. bakın güneyde kardeşleriniz var. petrol de var. gidin onlar anlasın sizi. yok biz istanbul'u kürt kenti olarak tescil ettireceğiz diyorsanız, kusura bakmayın sizi anlayan olmaz.
ne acısı .mına koyyum, ne acısı! dağda ölen çapulcunun acısı mı? hiç girdiniz mi pkk yanlısı sitelere, video paylaşım sitelerine? girmeyin derim. burada ajitasyon yapıp küçüldüklerine bakmayın. her biri aslan amk orada.
açsan, batı da daha açı var, işsizsen hayatını okumaya vermiş yüz binlerce işsiz genç var, evin yoksa, her gün evsiz kalan binlerce muhtaç var. ne acısı .mına koyyum! acı diye kastedilen şey onların deyimiyle direnişcilerinin acısı. hay sokayım direncinize. oğlum mermi karşısında hayatta kalmaya direniş demem ben. direniş günlerce aç susuz kalmak, iş aramak, bir ekmeğe muhtaç olmadan şereflice yaşamaya çalışmaktır.
direniş, dağdan gelen pekaka lıların serbest bırakıldığını görünce yüreğine saplanmış evlat acısıyla onlarca kat artmış şekilde yaşamaya çalışmaktır. hala vatan sağolsun derken, dahili bedhahların uyguladığı politikalara direnç göstermektir.
feodal düzeni yıkması gereken ilk şeyin bizzat devlet değil o düzende ezilenler olduğunu düşünenlerin, o düzeni yıkacak insanların feodal düzende iyi-kötü geçinirken sonra devletin iş imkânı yaratmaması yüzünden nasıl geçineceğini hiç düşünmeyen ve bu yüzden empati kurmadan "yıksınlar mına koyim işleri ne" diyenlerin, devletin eğitimsiz bırakarak aile planlamasından bihaber hale getirdiği cahil halktan aile planlaması bekleyenlerin, yine aynı cahil bırakılmış halkta suç oranının yükseleceğini ayrıca da ülke sınırına yakınsalar kaçakçılık olacağını bilmeyenlerin, doktoru-öğretmeni pkk'nın değil oranın halkının öldürdüğünü sananların, bazıları ülkede iyi yerlere geldi diye diğerlerinin zorluklarını görmeyenlerin, bir halkın derdini görmesi için illa tüm halkın istisnasız işsiz güçsüz olmasının gerektiği kişilerin, üniversiteye doğudaki hangi ortaokul-lise altyapısıyla hazırlanacağını sorgulamayan ve hatta üstüne yurdum üniversitelerinin ulaşılması hiç de zor olmayan yerler olduğunu iddia eden(!) ve bunu yaparken sanki doğuda üniversite bolluğu varmış yahut oradaki her insan çocuğunu şehiraşırı yerlere okumaya gönderecek imkânlara sahipmiş gibi konuşan, iç anadolu bölgesiyle güneydoğu anadolu bölgesini bir tutan,
kısacası hiçbir sosyolojik analiz yapmayan yüzeysel kişilerin elbette düşeceği durumdur.
Düşünüyorum düşünüyorum, bugüne kadar çektikleri ne eza varsa müsebbibi olan;
toprak devrimi ve/veya kendi iktidarlarının kaybı korkusuyla kendilerini devlet otoritesine karşı ayaklandırıp pataklatan;
töre töre diye iktidarlarını katmerletip canının istediğinin canını alan, canının istediğine dünyada cehennemi yaşatan feodal ağaları neden başlarında tutup peşlerinden gittiklerini anlayamıyorum.
Hele hele o feodal ağaların hiperdemokrat söylemlerle hak/adalet/eşitlik/paylaşım diye kendini ortaya atmalarına ama bu adamların ve kadınımsıların hepsinin ayrı bir hobarak veya gubarak aşiretinin lideri olmasına hiç anlam veremiyorum.
iki tane götü boklu cahili şıh diye adam yerine koyup, güya dini bütünlük edip, uyuşturucu kaçakçılığı yapmalarına, binleri yüzbinleri zehirleyerek en dinsizden beter günaha gömülmelerine hayret ediyorum.
Kendilerine eğitim için gönderilen öğretmenleri, hizmet için uğraşan doktorları katletmelerine; okul ve sağlık ocaklarını, yolları, elektrik ve telefon direklerini tahrip etmelerine hiç kafam basmıyor.
Memleketin "ikinci adam"ı -hadi onu beğenmediniz- ikinci cumhuriyetcisi bir kürt iken, kürtten bu memlekete cumhurbaşkanı, başbakan, meclis başkanı, sayısız bakan, milletvekili, bürokrat, serbest meslek ehli olmuşken, fırsat eşitsizliğinden bahsetmeyi; elin avrupalısının üniversitede okumaya hak kazanabilmesi için binlerce euro ve ortalamanın üzerinde bir zeka gerekirken türkiye'de bedava ve ulaşması hiç de zor olmayan üniversite eğitimi alırken yarıda bırakıp yine fırsat eşitsizliğinden dem vurarak dağa çıkmayı hafsalam kabul etmiyor.
Çok uzağa gitmeye gerek yok Kırklareli'nin köylerinde yakın zamana kadar elektrik yokken, ankara'nın/konya'nın kırşehir'in nevşehir'in köylerinde daha beter bir sefalet yaşanırken ve başka kimse devlete düşman olmuyorken "biz fakiriz, devlet bize bakmıyor" diye ayaklanmak karşısında dumura uğruyorum. Hele hele fakirlikten dem vurup aile başı 9-10 çocuk yapmak beni beyin iflasına gark ediyor.
Anlayamıyorum arkadaş, anlayamıyorum. Quantum fiziğini, reel politiği, insan endokrin sistemini, nuri bilge ceylan filmlerini anlıyorum da "kürt halkının acılarını" inatla anlayamıyorum.
bu topraklar üzerinde yaşananları, çekilen acıları, ısrarla sadece bir etnik grupla ilişkilendirmek, sanki bir grup eziliyo, ülkenin geri kalanı hayatını yaşiyormuş gibi ibnesel yorumlar yapmak, bölücülüğün ta kendisidir.
berdel, töre cinayetleri, kan davası, aile meclisi kararıyla yeterince "namuslu" görülmeyen kızların intihar süsüyle katli, kızlarını vermediler diye kadın, çocuk, bebek, hamile demeden amcaoğlunun düğününü basıp 40 kişiyi katletmek.
kürt kürtü anlıyor mu da türklerden merhamet dileniyor git işine derler adama. güldürmeyin kendinize bu kadar artık..
türk halkının doğuyu önemsemeyen kasaba politikasıcı liderleri yüzünden 25 yıl aralıksız şehit vererek çok ağır bedeller ödemesini anlayamamakla aynıdır.
25 yıldır çok ağır bedeller ödeyen türk halkı bu saatten sonra kimseye bir bedel ödemek zorunda değildir, kimseyi anlamak zorunda da değildir.Türk halkının acılarını kim anlamış.
