Karadeniz Bölgesi'nin batısında Küre Dağları üzerine yer alan ulusal park. Park Kastamonu ve Bartın il sınırları içerisinde kalmaktadır, idari olarak milli park çevresindeki ilçe merkezleri ise Azdavay, Pınarbaşı, Ulus, Kurucaşile, Amasra ve Cide'dir. Küre Dağları Milli Parkı, yakın çevresini oluşturan tampon bölgelerle birlikte 103575 hektar'lık bir alanı kaplamaktadır. Milli parkın kendisi ise 34018 hektar büyüklüğünde ve Batı Karadeniz Karst Kuşağı içinde yer almaktadır.
Çeşitli etmenlerle giderek tahrip olan Küre Dağları ve üzerindeki ormanların batı bölümü bitkisel çeşitlilik yönünden çok zengindir. Uluslararası kuruluşların Karadeniz bölgesi içinde, korunması öngörülen bu dağların en hassas bölümü, 1999 yılında bir milli park haline getirildi. Akdeniz iklim bölgesinin tehlikedeki bölgelerinden sayılan bu geniş alanın bir bölümünün böylece korunmaya alınması , çevredeki daha büyük alanların korunmasına yönelik bir ilk adım oldu.1990'lı yıllarda Avrupa'da acil şekilde korunması gereken, yani yok olmaya doğru giden doğal alanlar, 20 sıcak nokta başlığı altında bir listeye alındı.Türkiye'deki 8 ayrı hassas noktadan, bu listeye girebilen ancak Küre Dağları oldu. Bölgenin korunmasındaki en büyük hedef, bölgenin, bölgede yaşayanların geçimlerini baltalamayacak şekilde, çevre örtüsüne hayli zarar veren bakır madencilği ve taşocakları ile tarla açmak için yapılan tarım faaliyetlerinden uzak tutulmasıdır.
Genel olarak Küre Dağları, Kuzey Anadolu Dağları'nın Bartın ile Sinop arasında kalan epeyce uzun olan ve sahile bakan batı bölümüne denilir. Küre Dağları'nın özellikle batı kesimi, Batı Karadeniz'in en geniş ve nemli ormanlarına sahiptir. Bölgenin karstik (kireçtaşı) arazi yapısı yoğun yağış ve su aşındırması nedeniyle oluşan dev kanyonlar (yerel adıyla kısıklar) ve mağaralar bu gür ormanlarla birleşince ortaya özel ekosistemler çıkmıştır. Bunlar orman ekosistemi, akarsu ekosistemi ve kanyon ekosistemi biçimde özetlenir. Türkiye'nin en önemli ormanları olarak kabul edilen Karadeniz ormanları yükseltiye bağlı olarak 5 ayrı kuşak (zon) meydana getirir. Küre ormanları, kıyıdaki Alçak ile 600-1000 m arasındaki Ilıman-Soğuk orman kuşaklarında bulunduğu kabul edilir. Buralarda öncelikle kıyıda cepler halinde, zeytin, mersin, kestane, kocayemiş ve kızılçam. iç ya da yukarı kesimlerde göknar, kayın, akçaağaç egemenliğindeki karışık ormanlar bulunur. Geçilmesi olanaksız olan orman altı dokusu da hesaba katılıdığında hiç geçit vermeyen bu vahşi coğrafyada boz ayı, karaca, yabandomuzu, susamuru gibi birçok hayvan türü yaşıyor.
Özellikle milli park sınırları içinde bulunan Çatak (Horma), Valla ve Aydos kanyonları kendi aralarında ilginç ve özel bir ekosistem de oluştururlar. Valla kanyonu, 1000 metre'nin üzerindeki duvarları ve fırtına şeklinde esen sert rüzgarlarıyla ulaşımı hayli zor bir noktadır. Milli park sınırları içinde kalan bir diğer doğal oluşum da Ilgarini Mağarasıdır. Bu mağaranın son iki saatlik yürüyüş kısmı nemli, balta girmemiş ve epeyce dik bir yokuşa sahip ormanda yapılmaktadır. Rehber almak koşuluyla ancak ulaşılabilecek olan mağaranın girişi devasa boyuttadır ve ağzından itibaren toplam uzunluğu 850 m., derinliği 250 m'dir.Ilgarini, Türkiye'nin en derin 4. mağarası sayılmaktadır. Mağaranın girişinde Bizans dönemine ait olduğu sanılan, yaklaşık on hanelik bir köy yıkıntısı ve su sarnıçları defineciler yüzünden tanınmaz hale gelmiştir.
Park, tüm bu özellikleriyle, Türkiye'deki doğa yürüyüşü mekanları arasında önemli bir yere sahiptir. *
Hidroelektrik santrali yapılara yok edilmek istenen milli servet.Avrupada adamlar çöpten elektrik üretirken biz hala gerikalmışlığın verdiği esaretle hidroelektrik santrali kurmaya çalışıyoruz.
Alıntı ;
Doğa koruma açısından küresel düzeyde öncelikli Ekolojik Bölgelerinden Kuzey Anadolu ve Kafkasya Ilıman Kuşak Ormanlarını , Karadeniz Ilıman Kuşağındaki nadir nemli-karstik ormanların en iyi yabanıl örneklerni, Küresel Düzeyde nesli tehlike altında 2 Avrupa Düzeyinde nesli tehike altında 33 bitki taksona ev sahipliği yapan Küre Dağları; ayrıca Türkiyenin Önemli Bitki Alanı, Ulusal düzeyde tehlike altında 12 bitki taksonunu, Türkiye ormanlarının 9 sıcak nokta sından birini oluşturmaktadır. Peyzaj çeşitliliği, Habitat çeşitliliği, Tür çeşitliliği açısından da en en değerli doğa alanlarımızdan biri konumundadır.
Jeolojik bakımdan, Batı Karadeniz karstik zonunda yer alan Küre Dağları yaşlı kireçtaşları dahil, Paleozoik (I. Dönem) ile Kuaterner (IV. Dönem) arası jeolojik oluşumlardan meydana gelmektedir. Küre Dağlarında bulunan dört ana aşınım yüzeyi, karakteristik yüzey şekilleri olarak bilinen çok ilginç ve olağandışı örnekler yaratmıştır. Alanda yaygın olan inaltı kireçtaşları, çok güzel jeomorfolojik oluşumlar yaratmıştır. Kanyonlar, vadiler, mağaralar, dolinler, şelaleler, ve benzerlerinden oluşan yüzey şekilleri ile karışık ormanlardan oluşan bitki örtüsü, proje alanında eşsiz doğal peyzajlar ortaya koymaktadır. Anakayanın erimesi ile oluşan boşluklar ve kanallar, yeraltı suyunu depo etmek ve boşaltmak suretiyle hem arazinin su düzenine katkıda bulunmakta hem de üzerindeki sık ormanların gelişmesine yardımcı olmaktadır.
Su, doğal olarak bu peyzajın sürdürülebilirliğinde önemli bir rol oynamaktadır. Küre Dağlarını drene eden bütün akarsular kuzeye doğru akmakta ve nihayet Karadenize ulaşmaktadır. En önemli akarsular Devrekani ve Şehriban (Aydos) çaylarıdır. Milli Parkın batı kesimini drene eden Ulus ve Arıt çayları, Bartın Çayının kollarıdır. Milli Park alanından doğan Ulu Çay, Arıt Çayı gibi bazı çaylar alan dışına çıkarken bazıları doğrudan Karadenize akar.
Kültürel açıdan ise; Küre Dağları çevresi zengin ve çeşitli folklorik değerlere sahiptir. Bölgenin doğal güzelliklerinin yanı sıra bu folklorik değerler yörenin en önemli turizm potansiyelini oluşturmaktadır. Zengin halk müziği, giyim-kuşamdaki özgünlük ve yerel mutfak, halk kültürünün en önemli öğeleridir.
Küre Dağları üzerinde bir çok mağara, şelale, kanyon, düden, kulyuç vb. doğal oluşumlar bulunmaktadır. Bunlar arasında; Ilgarini Mağarası, Valla Kanyonu, Çatak Kanyonu, Ilıca Şelalesi, Gömeran Kanyonu ve Aydos Kanyonu önemli noktalardan bazılarını oluşturmaktadır.
Küre Dağları Birleşmiş Milletler kalkınma programı tarafından desteklenen bir proje ile milli park ilan edilmiştir. 2000 yılında ilan edilen milli park WWF tarafından da uzun bir süredir çalışılan bir alandır. Küre Dağları Milli Parkı Türkiyenin ilk aday PANPARKI kabul edilmiştir. Milli parkta Küresel Çevre Fonununca Orman Koruma Alanları projesi yürütülmektedir.
Yüzde 52'si bartın yüzde 48'i kastamonu'da bulunan, türkiye'nin ilk ve tek pan parks (protected area network parks) sertifikalı, öncelikli korunması gereken yaban alanı.