erkeklerin, ağızlarında kürdan varken çok cool göründüklerini zannetmesinden doğan yersiz havadır.
sen tanıdın o adamı; mahalledeki mahmut dayı, iş yerindeki vedat abi...
hemen kafanızda bir tip belirsin beyaz gömlekli, siyah ceketli, bıyıklı bir adam restoranda. (random atıyorum takılma).
puff diye geğirip (böyle içten içten) sofradan kalkıyor ve kalkarken masadan 1 adet kürdan alıyor. sanki yemek üstü sigarasıymış gibi sürekli o kürdanı ağzında çeviriyor.
dişini ve dilini kullanarak ''ssfff'' gibi iğrenç sesler çıkarta çıkarta yürürüyor kasaya doğru. ağzında o kürdan hala dönüyor. elini cüzdana atıyor, parayı çıkarıp veriyor...
o ağzındaki kürdanla beraber, yarım ağızla şunu söylüyor; ''bi ıslak mendil versene canım''...
o ıslak mendille baştan aşağı temizleniyor. en son parlak kunduralarını da ışıldatan vatandaşımız, kemerini bir delik gevşetiyor.
malum, tüm baskı midede. artık mahallede ''canti canti'' takılmanın zamanı geldi diye düşünüyor ve ağzında kürdanla yoluna devam ediyor. zaman zaman eline alıyor kürdanı, diğer eliyle de ağzını kapatıp -sanki iğrençliği saklayabiliyormuş gibi- dişlerini temizliyor. solundaki bakkal nuri'ye selam çakıyor; ''ooo üstad!'' ve piç bir gülümseme ile dilinde tekrar döndürüyor o kürdanı, kafasını sallaya sallaya...