izmir ödemiş'e bağlı birgi'nin efsanesidir. zamanında birgi'de büyücü bir dede yaşarmış. kara taşlardan yapılma bir kule bu dedenin dergahıymış. bu büyücü dedenin kendine bağlı müritleride varmış. bu adamın kerameti komşu köye uçan küpler yollayıp zarar vermesi ve kendi dahil bazı müritlerinin küpe binip uçabilmesiymiş. günün birinde mollanın biri bu büyücü dedenin dergahına gelmiş ve dede onu cemaatine kabul etmiş. yine bir gün komşu köye saldırı esnasında bizim büyücü dede küpüne binip uçarken bizim bu yeni gelen molla dergahta gizli bir kapak bulmuş. bu kapağı açınca aşağıda dergahın lağım çukuru olduğunu ve kapak ile lağım arasında iple sarkıtılmış bir kuran olduğunu görmüş. kuran'ı ordan almış ve kuran'ı aldığı anda büyücü hoca dedenin büyüsü bozulmuş ve komşu köye saldırmaya gittiği küpler ve müritler ile yere çakılmışlar. bu olaydan sonra büyücü hoca dedenin cemaati dağılmış ve kendiside utancından birgi'yi terketmiş denir. bazı müritlerinin ise komşu köylüler tarafından yok edildiği de söylenir.