olay kültürde değildir.. olay sadece dışarıya o erkeğin ne kadar ' şu kıza bak ne şanslı' dedirttiğidir..
kızın derdi reklamdır..
--spoiler--
iki sevgili çok mutludur.. erkek öyle birikimlidir ki, kız ona tapmaktadır..
gel zaman git zaman erkek, kız arkadşaına laf atan kalabalığıa dalar ve burnu kırılır..
erkeğin estetik operasyon için parası yoktur ve burun bozulmuştur..
kız bir süre sonra sen değiştin artık deyip terkedip gitmiştir..
--spoiler--
herşeyde estetik bir yan, sevgilide aydın bir kişilik arama hastalığına yakalanmış kara dehlizlerinde sonunu bekleyen iflahı imkansız erkektir.
kaçırdığı gerçeklik karşısında sokakta yürürken yüzüne oturan ifade, varlıklı insanların yüzündeki hoşnutsuzluktur, üstünde her daim peltemsi bir yorgunluk, odasında miskinliğin verdiği dağınıklık hakimdir. dışarıdan şımarık, alaycı ve nankör görünür. çok benliliğini, atacağı her adım için karakterinin o an gereken parçasını öne çıkarmayı kendine yediremiyor ve içindeki kurdu öldüremiyordur.
"kimse için hiçbir zaman mazeret olmamalıdır." işte başlangıçtaki ilkeleri budur. iyi niyeti, değerlendirilecek hatayı, yanlış adamı, hafifletici nedenleri kabul etmezler. onlarda kutsama yok, af dağıtma yoktur. yalnızca toplama yapar ve hüküm verirler. o kadar katıdırlar. bir bakıma insanın masumluğunu reddeden ve ona suçlu gözüyle bakan her pratikten yanadırlar.
Yavuzdur. Yakışıklı,kültürlü,zeki ve seksi olmasına rağmen benim gibi bir kızı reddederek ahımı almış, diğer kızlara karşı kaderi düğümlenmiş platonik sevgilimdir kendisi.
türk kızlarının, kadınlarının cehaletinden kaynaklanan garip durum. sen kendini yetiştirmişsindir lakin bizim kızlarımız nerede barzo, cahil erkek varsa onun peşinden gider. siz de derin düşüncelere dalarak sigaranızı yakarsınız. nerede hata yaptığınızı anlamaya çalışırsınız. bu noktada ise karşı cinse saygı duymak anlamsızdır.
evet kibirliyim, illa kendinizi seks objesi olarak görmemizi istiyorsunuz.