idareten, bardak altı olarak kulanılır.
o yüzden sigarasını, bardagın içinde söndürenler vardır.
bu insanlar, kulaklarını burdan tutacaklarına, taa şurdan tutarlar.
küle kulluk eden bir nesne. ah ne yazık..
bekler durur öylesine.
neymiş efendim; sigara tütecekmiş, zevk yapacakmış, keyif sürecekmiş.. külünü boşaltmak için, içi içine göçmüş bir nesne onu orda öylece bekleyecekmiş.
oh ne ala.
bu hikaye bi yerden tanıdık geldi mualla, sana?
-aa dur ben sana içerden başka bi'küllük getireyim.
-bunu nesi var?
-hasta o ahahha
-püüüffff(aman ne komik)
yani salonda, sehpa üzerinde duran küllükler birinci sınıf, mutfak ya da oturma odasının herhangi bir yerinde duran küllükler ikinci sınıftırlar.
allah kimseyi böyle insanların eline düşürmesindir temennimiz.
öğrenci evlerinde sürekli dolu olan , niye boşaltımadığı üzerine tartışmalar çıkan , ama ertesi gün yine dolu olmaya devam eden sigara külü merkezidir.
sigara külüne ev sahipliği yapan bir eşyadır. genelde sigara külü ve izmaritine kol kanat gerse de çekirdek kabuğu, erik çekirdeği vb. maddelere de yer yer ev sahipliği yapar.
kah bardak, kah çukur bir kağıt şeklinde karşımıza da çıkar hayatımızın belirli dönemlerinde.
Rivayete göre, istanbul Üniversitesi Beyazıd Kapısı girişinin karşısında bulunan, seksenlerin sonuna kadar edebiyat ve fikir çevrelerinin kaynaşma ve tartışma mekanı olmuş kahvehanedir.
- abi küllerimizi döktüğümüz yere küllük deniyor ya
- hadi canım! ee..
- yukarda ki de kullarını dünyaya koymamış mı
- evrim?
- abi onu bi geç öle say.
- ee?
- dünyaya da kulluk desek ya?
- ......
(bkz: ilişkinin ebediyete kadar kesilmesi durumu)
içinde sevgiyi, aşkı, hüznü, çaresizliği, mutluluğu, sevinci barındırıyorsun ya, ben hayret ediyorum sana. Öyle güzelsin ki, öyle özelsin ki insanlar gibi.
ilk aşk gibi yakıp kenarına bıraktığım, her nefeste keyfekeder küçük mutluluklar, tatsızlıklar, Küçük unutkanlıklar. Bazen yanarken üzerinde, ikincisini yaktığımda minik kaçamaklar, ardından kafamın karmaşası gibi doluşun, bir hastalıkla senden uzaklaşmam, nefretle döktüğüm çöpe sanki hayatımın bir dönemi. Ardından tekrar yakıp koyarım en güzel köşene, tekrar aşk, tekrar hayat. Tekrar dolarsın, tekrar içerim, dökerim seni.
bekar evinde daimi bir yanık kokusuna kağıt sebep olan, sigara külü atmaya yarayan eşya.
sürekli boşaltılmaz tabiki, günde bir kez yeter. e izmarit dolunca yeni sigaranın közü de izmariti tutuşturunca sürekli kağıt dumanı teneffüs edilir.
boşaltsak mı lan arada!
mümkünse derin ve sigarayı ezmeyecek kadar geniş,tutacak kadar dar aralıklı olmalıdır. iki izmarit koyunca dolacak cinsten olmamalıdır. bir paketin yarısını bünyesine alabilmelidir.
Eskiden kült diye bi adam varmış. Sokakta yaşayan ,pis kokan, ayrıca deli gibi sigara içen, gittiği yere sigara külü saçan bir adammış.
Bir gün bunu hiç görmedıği ablası çağırmıs. Ablasının evine gitmiş. Bir bakmış ablası yaşlı, çirkin üstelik sırtında iki tane kambur, kadın iki büklüm geziyor evde. Bizimkinin elinde sigara. Ablası at o sigarayi evde içme demiş. Bizimki de izmariti nereye atsam diye düşünürken önünden geçen ablasının iki kamburunun arasındaki çukura atıvermiş izmariti. Kadın yanıp ölmüş. Onun anısına küllüğün adı da kültün ablası sonra da söylene söylene kültablası olmuş.
(bkz: insan hayret ediyor)