uludag üniversiteliler yerleşimi bilirler. * heh işte orda, dükkanların önünde her gün belli bir satten sonra gelip kestane pişiren amca vardır. hiç iş yapamasa da ordadır o! pişirdiği ve ya sattığı şey mevsime göre değişiklik gösterir aslında. her neyse..
görüklede çok söylentiler olur bu adamla ilgili.
-ajanmış o.
-olum şu adam var ya gizli polis yanından geçerken dikkatli konuş.
-mitmiş bu da yaa vay anasını...
diye devam eder söylentiler.
bir gece market dönüşü merakıma yenik düştüm ve yanına yaklaşıp:
-amca senin için gizli polis diyorlar doğru mu? diye soruverdim. önce ince bir bakış attı james bond tarzı. ama gözlükleri yoktu tabi o kadar etkili değildi. sonra istifini bozmadan:
- ben gizli polissem sen de öğrencisin. dedi. tamam çok feci bir laf değildi polat alemdar gibi de söylemedi bunu ama, insanı düşündürüyor. *
ben de öğrenci olduğuma göre... bu adam da gizli polis aha buraya yazıyorum. yanından geçerken dikkatli olun ey görükleli sözlük yazarları!
özellikle 80 sonrası ve 94 te pkk nin iyice kudurduğu zamanların ertesin gayet boldu. simitçi ayakkabı boyacısı ve daha nicesi.
artık gerek kalmadı. nerdeyse ben pkk lıyım diyene madalya takıcaklar. o günlere doğru hızla ilerliyoruz. artık simitçi neyi fişliycek.
bizim evde kaç kişi yaşadığını, eğitim durumlarımızı, nerede çalıştığımızı, nereli olduğumuzu bilen bir simitçimiz olmasaydı düşük bir ihtimaldir diyebilirdim ama malesef ki yüzde doksana yakın doğrulukta ihtimal.
celal emmi yoksa? valla ben bir şey yapmıyorum ama ispiyonlama tamam mı?
si-mit diye bağırıyor olmasıyla yok olan ihtimaldir. bir ülke düşünün ulusal kanalları ana haber saatinde sivil polislerin kılık değiştirerek bir satıcı rolünde çalıştıklarına dair haber yapsın. bunu yeni bir şeymiş gibi ballandıra ballandıra anlatsın. bunu yaparken de asayişe katkı sağladığını sansın. biz de ihtimalleri yorumlayarak hırsız uğursuzlar için mayın temizliği yapalım.