adamın köyü onun toprağı bu nedenle söylenecek söz bulamamaktayım. herkes özgürse istediği gibi düşünebilir doğuda yer mi yok ta aydına gelmişler. neden yayılımcı politika izliyorlar bunları da sormak gerekir.
ülkemizde böylesi bölücülüğe sahip kişileri de biz istemiyoruz." denilesi ve bunu diyenlere gerçekten acınası bir durumdur.
"kürt istemiyoruz, kürtler olmasa dünya daha güzel olurdu, kürtlere ölüm"... nedir bu? kendi insanını bu kadar dışlamak, bir kenara atmak, düşman olmak nedendir?
farkında değiliz ama dış güçlerin arkamızdan kurduğu tuzağa biz kendi rızamızla gidip düşüyoruz:
-bizi birbirimize düşmek istediler, düştük;
-bizi bölmek istediler, bölünmeye başladık (sözkonusu başlık bir örnektir);
-bizi kendilerine benzetmek istediler, benzedik: "kindar, kendi insanını sevmeyen, kürt- türbanlı-köylü diye sınıflayıp aşağılayan, bencil ve insanlıktan çıkmış!"
bir yerde haklıdırlar. gittikleri her yerde olay çıkarıp halkı birbirine düşüren bazı pekeke sempatizanlarının yıllardır söyletmeye çalıştığı sözdür. amaç güvensizlik ortamı yaratmak, kardeşi kardeşe vurdurmaktır. başarılı da olmuşlardır.
aydın'da olması manidar olan olay. aydın gerçekten ege bölgesinde küçük kürdistan denecek kadar fazla kürt nüfusa ev sahipliği yapmaya başlamıştır. özellikle söke ve kuşadası'nda yoğun kürt nüfusu olduğunu görebilirsiniz. aydın'lı bir çok tanıdığım olduğu için belli bir nefretin yerleşmekte olduğunu görebilmek pek zor değildir bu nüfusa karşı. sebebi terör örgütü, ırk, mezhep çatışmasından çok iş ve işçi olanakları vs. dir. ki bence asıl tehlikeli olan da budur. işi olmayan insan tehlikeli ve saldırgan insandır.
bdp ve pkk, kürt demek pkk demek diye bağırırken kendisine destek bulabilecek bir ırkçı sözdür. lakin kürt de dağa çıkar diye tehdit edenler ya türk de dağa çıkarsa?
bu cümleyi söyleyenlerden önce değişmesi gereken bdp ve pkk'dır. 20 yaşındakileri öldürerek hak, hukuk aranmaz. sanki 20 yaşındaki çocuklar onlara hakkını vermedi de.
trakya köylüsünün bağırarak söylediği şeydir. çünkü suç oranı 0'a yakın olan, tecavüz, hırsızlık, gasp gibi şeyleri bilmeyen insanların yaşadığı yerlere nedense kürtler gelince bu suçların görülmeye başlamasıdır.
fatsa'da meydana gelmiş olayın cümleye dölkülmüş halidir. ilk geldiklerinde ses çıkarmamış, fındık toplamaya geldiklerini söylemeleri üzerine de iş vermiş, ancak karadeniz'de kabadaylık ve mafyacılık oynama saflığını gösterip, aldıkları borçları vermeyip, haraç kesmeye dolandırıcılık yapmaya kalkışmaları sonucunda bir gecede sürülmüşlerdir. fatsa da pek faşizmi ile tanınmaz, ben başka şekilde ünlü olduğunu duymuştum ama herkesin sabrının bir sınır var hocam. *
haberin içeriğinde diyor ki saldırganlar kürt türk kardeş pkk kalleş diye bağırmış. ama diğer taraftan 20 senedir beraber yaşadıkları insanlara saldırmış. nasıl kardeşlik ki bu. komple kürt düşmanıyız demiyorlar ama her kürt bölücü onlara göre. benim yaşadığım çevrede komşularım var senelerdir birbirimizin yüzüne bakarız, birlikte yer içeriz çoğu zaman. son zamanlardaki bulanıklıktan faydalanıp da kinini kusmadı daha kimse. umarım bunlar çoğalmaz da ülke kaosa sürüklenmez.
Bu kürtlerin hangi kürtler olduğu önemlidir. PKKlı mı değil mi diye ayrım yapmayacağım. çünkü olayın bununla alakası yok.
Atatürk zamanında sürülen kürtlerden mi yoksa sonradan göç eden kürtlerden mi?
Atatürk zamanında sürülen kürtlerdenseler bu olay bize gösteriyor ki Kürt 70 yıl da geçirse azınlık da olsa yaşadığı bölgeye uyum sağlayamıyor sağlamadığı için de sevilmiyor.
yeni göç edenlerseler " Ne diye köyünüzün dibine ne idüğü belirsiz kürtleri göç ettirdiniz" diye aydın köylülerine kızmak lazım.
bu olayın PKKyla zartla zurtla ilişkisi yoktur. Kürtlerin çoğunluğunun göç ettikleri bölgelere uyum sağlayamamasından kaynaklı rahatsızlıktır bu. o yüzden PKKlı başka Kürt başka diye kimse Kürtlerin göç ve sonrasındaki uyumsuzluklarından kaynaklı rahatsızlık vermesini görmezden gelmesin.
(ki uyumsuzluk demek hafif kaçar)
insanlar tarlalarının sınırlarının ihlal edilmesini istemiyorlar, hayvanları çalınsın istemiyorlar, kışın yazlık olarak kullandığı evin geri geldiğinde sağlam kalmasını istiyorlar. gocunmamak gerekir. illa siyasi düşünmeye gerek yok. haklıdırlar.
yıllardan beri köylüler istemediği sürece kürtler zaten köylere yerleşemezler. anca hasat zamanı işçi olarak "harman yeri" olarak bilinen büyük geniş yeşil alanlarda çadırda yaşayabilirler. o da geçici bir süre.
haklı tepdikir.tepki köylerle sınırlandırılmamaktadır aslında.zamanında toprak satımı yapılmamış olsaydı böyle pişmanlıklar tepkiler olmazdı.keşke biraz daha ileri görüşlü olunabilseydi.
aydın'da ikamet eden köylülerin protestosu. akabininde saldırı falan da olmuş. e tabi, rüzgar eken fırtına biçer. bunlar zamanla artacaktır. defalarca söyledik: bunlar daha güzel günler, bu tepkiler çığ gibi büyüyecek, insanlar bölücülüklerinin bedelini yeri gelecek canlarıyla ödeyecekler. neyse, açılıma devam .