Doğma büyüme şehirli beyaz yakasaysanız zor o iş.
Ruhunuzun bir yerine bir şekilde sinmiş olması lazım. Bu illa köylü olmak demek anlamında değil. Mesela benim gibi çocukluğunuzun en mutlu zamanları yaz tatillerinde köyde geçmiştir. Bir bağınız vardır, anınız vardır, özleminiz vardır vs.
O sizi doğal kılar bir yanınızdan... zorsunmazsınız kimi şeyleri çünkü size zaten doğal gelir, geçmişten bilirsiniz, yaşamışsınızdır, görmüşsünüzdür.
Dediklerim şart mı? Tabii ki değil... ama kimileri sırf özenti için yapacak olursa damdan düşmüşe döner. Sırıtırsınız ne köylü ne şehirli olarak.
Bazen sıkıcı olsa da şehre falan yakınsanız güzel bir eylem. Benim gibi toprakla uğraşmak ve kalabalık sevmeyenlerdenseniz tam size göre bir yer. Tavsiyem Tatil köyleri tercih edilmelidir.
bir süre sonra mecburiyet haline gelecek eylem. zira insan, toprağa ve ürüne muhtaç olacak. şehirler ise tedarik noktasında yetersiz kalacak. kendi ürününüzü yetiştirmezseniz, ya siz, ya da çocuklarınız aç kalabilir.
Davulun sesi uzaktan hos gelir
atasozunden yola cikarak her sehirlinin asla yapamayacagi bir eylemdir. Cunku sehirde yasam MODERN imkanlarin dibine kadar kullandigi bir durumdur.
Koy yerinde modernlik sokmez, modern aliskanliklar sigara gibidir birakilmaz, cok zorlar kisiyi.
Hele erkek icin yaninda "ay tirnagim kirildi, arasina bok girdi" tiribi yapacak bir kadin varsa hic dusunmeyin bile..
Ha bekarim koylu kizi alirim sonra yasarim derseniz o koylu kizi sizinle evlenince "lan serefsiz ben senle evlendim bu koyden kurtulmak" icin diyebilir.
Nesi zor ya 1 dönüm sera yaptır. Ege'de yaşa git. Türkiye'de olmayan lezzetli bir kaç ürün bulacaksın sonra kilosu 20-30 liradan dayıyacaksın panpa.
Sera esasında bu nedenle vardır, domat için değil. ingilizler çiftçidir acayip llezzetli ürünler var heriflerde, birkaç ingiliz dost edin, sipariş ver şirin çileğine kadar gönderirler. Sonra da pazarda, halde satarsın.
1 dönüm seradan 7500 tane, adet olanlardan ürün alırsın. 20 liradan 150 bin TL eder tek turda.
1 dönüm seranın maliyeti 70-80 bin TL.
Gübre-ilaç-tohum-su 20 bin TL.
Halden kazanç: 150 bin TL/3 ay.
Senede 2 tur/6 ay çalışsan 240-260 bin TL gelir eder.
Gereken tüm imkanlar olduğu vakit bence yaşanılabilir. Sağlam ve kullanışlı bir ev, bir şeyler yetiştirebilmek için elverişli toprak, araba, ekstra bir gelir kaynağı oldu mu e tamam. Dünyada cenneti yaşamak budur bence.
ben yaşarım ama illa arızalı bir kadın olacak.
yoksa canım sıkılır.
odun kırmak kerpiçten ev yapmak soba yakmak bir yere kadar.
şöyle hayatımı zindan eden bir kadın olmazsa keyfi olmaz.
Şehirlerde yaşayan ve çalışarak her ay maaş alan insanlar için keyifli bir hayal olabilirken, bütün ihtiyaçlarını köyde çalışarak kazanmak zorunda olan insanlar için kan, ter ve gözyaşıdır.
Cidden meziyet ister. Kültürlerinizin benzer olması gerekir. Dönemsel olarak bazı köylerde bulundum. Ege, iç Anadolu, Akdeniz ve Karadeniz için yorum yapabilirim. Köylülerin dışı tatlı durabilir ama çoğu zaman fazlasından dedikoduya fazlasıyla elverişli. Doğruluğuna bilmediği bilgileri üzerine kendi görüşlerini katarak hızlıca paylaşıyor. Kendince tahmin yürütüp doğruymuş gibi servis yapabiliyor.
Bu benim için katlanması zor. Niteliği artmalı ulkece her bir bireyin.
şurası bi gerçek ki büyükşehirlerden daha harika olan hadisedir.
1 insan araç trafik görmüyor buhran geçirmiyorsun
2 ekmekler çok kalite full+ful tam randımanlı kokusu bile farklı
3 çevre illerden gelen sera domatesler bile istanbuldan 10 kat kalite
4 av yapma yaylaya çıkma şansı oluyor kışın daha zevkli eğer eviniz sobanız elektrik varsa hayatın tam anlamını yaşıyorsunuz
5 merkezde bol bol okey oynama tavla atma şansınız oluyor
6 canınız sıkıldığı anda gümüşhane trabzon rize giresun ordu hatta samsuna kadar gidyor diğer yönde erzincan sivas tokat erzuruma kadar uzanabiliyorsunuz.
7 su parası yok elektrik çok ucuz doğalgaz yok pelte sobası aldım 7 24 200 dereceye yakın sıcaklık var bi doğalgaz faturasıyla kışı bitirirsiniz
8 tek olumsuz yanı kışın inanılmaz soğuk oluyor çeneniz birbirine vurur 2 ay ay sonrasını düşümnek istemiyorum.
köyüne bağlı olarak değişir. yobaz köylerde durulmaz ama rahat ege köyleri harikadır. elektrik su kesilirse kuyudan su çekersiniz, ısınmak için soba yakarsınız. hayvancılık ve bahçe işleri çok zahmetlidir ama kendi bahçenizse patron siz olursunuz ve çalışmak insana hiç koymaz. bizim zeytinliklerde çalışırken hiç sıkılmam mesela, çünkü başımda kafa ütüleyip duran uyuz bir patron yok.
Severek yaşadığım yer. Günlük kargaşanın sonunda özellikle kış mevsimi hariç diğer mevsimlerde işten eve gelince bahçede biraz oturup soluklanmak gibisi yok. Tam da şu an yaptığım, iftara daha çok zaman var ve domates fidesi aldım. birazdan onları dikeceğim. toprakla uğraşmak, toprağın kokusunu hissetmek ve dokunmak toprağa, paha biçilemez bir mutluluk.