Bugün hacıbozan'da kitlenen kahvaltı hesabımız..
Olm nasıl bi gaza geldiysek bende anlamadım,
Allah kimseyi aç bırakmasın..
O parayla bi hafta kahvaltı ederdik halbuki.
hacı çok bozdu,
bayağı bozdu,
bozdu bozdu bozdu bozdu önünü alamak yani,
felaket bozdu öyle böyle değil..
fetihpaşa korusu'ndaki dilruba restaurant'ta tarafıma geçirilmiş olan hesaptır. güzeldi, hoştu ama boğaza karşı diye bir köy kahvaltısına 50 tl alınması da saçmadır, verilmesi de.
bir çay ve bir sahlep'e 20 lira vermekle aynı değerdedir.
ulan aklıma geldikçe içim yanıyor, menüye bakmamıştım yoksa bir su içer çıkardım(o da 5 liradır muhtemelen).
anlamıyorum ben mi fakirim, millet mi zengin. saçma soru oldu ben fakirim evet.
bugüne kadar ne zaman derme çatma köy lokantalarında salaş yerlerde yemek yediysek hep kazıklandık. devlet yıllardır turist döviz getirir şeklinde turizm lansmanı yaptığı için cahil haklımızda turisti yolunacak tavuk olarak görmeye başladı.
bu işe girmek lazım, deli para var. köy ürünleri dediklerinin %90 nı market ürünü değilse bende bişey bilmiyorum. hele tereyağ niyetine margarini kakalıyorlar ya yeminlen tereyağına ayıp be.
köyü yakın olan yazar için daha ucuza gelebilecek kahvaltıdır.
mesela bizim köye otobüs bileti 17 TL. gidiş dönüş 34 TL yapar. hem orijinal köy kahvaltısı edilir temiz hava eşliğinde hem de paranın üzeri cepte kalır.
beşiktaş'ta kaymakçı var, orası da böyledir. yumurtayı pişirseydiniz lan bari, önümüze konan vıcık vıcık şeyin yumurta olduğu kanısına vardığım için diyorum bunu. tonton dede, köylü kızı, mütevazi diye kandık hesabı soktunuz sabah sabah.
aptallıktır desem kızmazsınız zaar. üstüne bir miktar holosko ve biraz daha para koyularak köyü direkt satın alsanız daha avantajlı olurdu gerçekten. 50 lira ne amk.