küçükken oyun içinde farklı bir şey söylemeye korkan fotokopi olma yolunda ilerleyendir.
okulda cevabını bildiği soruyu ya yanlışsa diyerek ya yanlışsa ve bana gülerlerse diyerek söyleyemeyendir.
toplumda ne yapılıyorsa daha çok onun arkadasından gideceginden işi de çok farklı kutupsal olamaz. ortalarda bir yer edinir kendine.
ilişkilerinde çok sevse bile cesaret edemez yenilme korkusuyla. risk alamaz. ve cogu zaman kaybetmeyi hakeder ama bu onun için alışılagelmiş olacagından cok da koymaz.
en büyük sır, daha bilinmeyendir
en güzel söz, henüz söylenmeyendir
olarak orhan gencebay'ın dizelere döktüğü ve biricik ile düet yaptığı bir durumdur kotu yasarim korkusuyla hic yasamamak.
gerçi o şarkıda derbeder hain geceler moduna vites atilmakta ama biz parçalama yöntemini uygulayalim.
kişi bir şeyi ya yapar yahut yapmaz. yaparsa eğer beklentilerini ne kadar yüksek tutarsa o kadar çok hayal kirikliğina uğrama yüzdesi artacaktir.
ergenlik ve ergenlikten sonrasi cağlarda bireylerde delice atilimlar yapma pervasizlik lüksü vardir.
fakat saclar döküldükce birey sismanladikça gözlerin arkasina bir korku yerlesir bir zaman sonra. aslinda birey o korkudan korkmaz korkunun farkedimesinden korkar.
olmayacak seylerden tirsar, en olmayacak senaryolar üretir. hatta en genel inanclarin bile provakasyon olarak nitelendirildiği korku ülkesinde yasiyorsa istemeden korku üzerine biner.
fakat bütün bunlara rağmen ne ararsan bulunur derde devadan gayri düsturunu benmisemek gerekir. bir derdi çözemiyorsan önemsememek lazimdir. ölüme karsi bir ilaçin yoksa ölümün geleceğini bilip yasayacaksin.
elbette tiktaklarin bitecektir öyle ya da böyle.
hem ölümden korka korka yasasan ne cikar dememiş midir kelajlarin sahi öztürk serengil?
vel hasıl-ı kelam iyi mi kötü mü demeden yasamana bak behey avanak demezler mi adama yahu?
hayallere sırt çevirip programlanmış, makine düzeninde ve sıkıcı bir hayatı yaşamaktır. hayatın hangi sürprizlerle insanın karşısına çıkacağı belli olmaz, insanın istediklerini vermesi için, insanın da çaba göstermesi gerekir. o yüzden herkes hayatın tadına varmak için çabalamalıdır, korkusuzca, hayalkırıklığına uğramaktan çekinmeden hayatı yaşamak için savaşmalıdır.