tv denen bok çukurunda sadece 6 bölüm dayanabilmiş, ardından da resmi bir final dahi yapamadan yayından kaldırılmıştır. kısacası reyting kurbanı olmuştur.
zannımca bu sezonun en kaliteli yapımları arasındaydı. ama televizyonun genel kuralı: kaliteli olan yapım asla reyting almaz! ya siz bir türk dizisinden tam olarak ne bekliyorsunuz acaba?
bir türk dizisinin reyting kurbanı olması için ne tarz sahnelere ev sahipliği yapmaması lazım mesela? vıcık vıcık aşk sahnelerine ev sahipliği yapmaması lazım. hatta aşkın kırıntısını bile 6 bölüm boyunca dizide bulundurmaması lazım. başka ne yok mesela? aldatma yok. başka neye ev sahipliği yapmıyor? cringe mafyatik sahnelere. töre, namus ve konak? sizce böyle bir dizide bu üçlünün sahneleri var mıdır? bunu da siz cevaplayın.
ot bok yok dedik, o zaman ne var la bu dizide? oyunculuk var mesela. ertan saban ve levent ülgen sırtlamış diziyi hatta. kaliteli, dinamik kurgu ve olay örgüsüne sahip bir dizi mesela. dizinin neredeyse her sahnesi bambaşka bir olay içeriyor, ve dizinin temposu hiç dinmiyor. sağlam bir sinematografi var mesela. hatta şu sinematografiyi gördükten sonra buna da oldukça ikna oluyorsunuz, zira merminin kovanına kadar her detayı titizlikle işlemiş psikopatlar. şu sinematografiyi gördükten sonra kaliteli bir sinematografiye sahip olmasına ikna olmayalım da ne yapalım yani?
müziklere zaten değinmek bile istemiyorum. abartmadan söylüyorum, türk dizi tarihinin en iyi müziklerine sahip dizilerinden biri. ender gündüzlü, metin arıgül ve can sanıbelli üçlemesinin eseri. bu adamların ne kadar kaliteli bestelere sahip olduğunu burada bahsetmeme gerek yok sanırım.
evet kötü yanlarına hiç değinmiyorum, farkındayım. hangi dizi olursa olsun kötü yanlarına değinmenin aşırı saçma olduğunu düşünüyorum. alt tarafı 2-3 saat zaman geçirmemizi sağlayan yapımlar. bu hayatta insana pek bir şey de kazandırmıyorlar zaten. örnek de vereyim, ezel ve kurtlar vadisi çok kaliteli olarak görülüyor ülkede. bu dizileri izlediniz, bu hayatta size ne kazandırdı mesela? hayatınıza yön verdi mi, dokundu mu? kişisel gelişiminize etki etti mi mesela? elbette hayır. sadece gaza getirdi insanları, ve bağımlı hale getirdiler. asıl böyle bir kitle dizilere eleştirel bir gözle bakamıyor zaten. neyse, diziyi eleştireceğiz diye gittik kitleyi eleştirdik.
bu dizinin kötü yanlarına değinmek istiyorum ama, doğru dürüst hiçbir şey bulamıyorum açıkçası. hani konusu insanlara kötü örnek olur falan onu eleştiririz ama, bu dizi böyle bir konuya da sahip değil. ha senaryoda ufak tefek mantık hataları illaha ki vardır, ama bu her dizide öyle veya böyle oluyor zaten. 2025 yılında tutup da bunu eleştirmekle vakit kaybetmezsin. e sinematografiye bakıyorsun, zaten her bok ortada ben bunun neyini eleştireyim? oyunculukta evet zayıf ve silik karakterler mevcut, ama bunu da pek eleştiremem. çünkü genel itibariyle dizinin oyunculukları da çok iyi. açın kendiniz izleyin. müzikler zaten direkt olarak eleştiri dışı.
böylesine bir prodüksiyonun televizyonlarda harcanmasını istemezdim. şuan bu dizi 40 dakikalık bölümlerden oluşan bir netflix dizisi olsaydı, emin olun çok daha fazla değer görürdü. hatta şunu söyleyeyim, türk dizilerine türklerden daha çok yabancılar değer veriyor. dizilerin yorum kısmı ingilizce, ispanyolca, rusça yorumlardan geçilmiyor. imdb puanı da an itibariyle 6.2. 7.0 olmasını en azından beklerdim, ama 6.2'de yüksek bir puan. bu puana sahip olamayan bin tane hollywood örneği sayabilirim, ama konumuz bu da değil.
yazık edilmiş dizidir, tek diyebileceğim şey bu. siz oturun yalı çapkını izleyin. türk dizilerine bok atanlar da gitsin dark mark falan izlesin. belki hayatınıza bir şey katar da en azından dizi izlediğinize pişman olmazsınız.