Değer verdiğim, sevdiğim bir insanla tartışırken içimi acıtacak sözler söylemesi. Zor gelse de dilimin ucuna gelen bazı şeyleri yutuyorum, susuyorum. Söylesem canı yanacak biliyorum, susuyorum. Keşke sen de sussaydın.
itiraf etmeliyim. 1 saat 26 dakikadır aranızda iq düşürüp hayatın gerçeklerinden kaçma çabam oldukça acınası. hem eğlenmiyorum. hem size acıyorum. üstelik başka bir alternatifim yokmuş gibi laptobu kapatıp arkamı dönmeye korkuyorum. çünkü arkamda bekleyen sorumluluklar ve yapılacaklar ve yapılması gerekenler ve düşünülmesi gerekenler ve unutulması gerekenler ve hatırlanması gerekenler gibi binbir türlü tilki bekliyor.
bak bunu 1 saat 26 dakika sonunda itiraf edebilmiş olmak daha kötü hissettirdi mesela.
Yediğim basit bir yemeğin dünyada bir yerde aç bir insan için ne kadar önemli olduğu düşüncesi. Eşitsizlik, adaletsiz toplumlar. Düşününce kendimden utanmama neden oluyor.
Çocukluktan kalma bir erkek arkadaşım.uzun bir aradan sonra bu bayram görüştük.annemden de onla ilgili şeyler duyuyorum.paniatak olmuş.okudugu şehirde yalnızmış,arkadaşı yokmuş,haline acıyorum nerdeyse.
Karşıma gelince o nasıl bir duruşsa çocukluğuma dönüyorum heralde çünkü eskiden de bana kendimi kötü yetersiz hissettirirdi.onla görüştükten sonra kendime acımaya başlıyorum resmen. Ben böyle birşey görmedim.çözemedim ya.