bir insanın ruhen ağzına tüküren olay zaten sağlık olarak o insanın çaresiz oluşu nazarımda.
tedavisi yoktur ama hayat standardını yükseltecek şekilde bir tedavi yöntemi bulur umarım çünkü ne yapsın, şu tıbbın insanları yapılacak bir şey yok minvalinde eve postalaması beni sinir ediyor. sikeyim öyle işi.
götlek karısından boşanması gerektiğini de anlamıştır umarım.
Yumuşak doku iltihaplanması yaşayan ve olağanüstü acılar, ağrılarla boğuşan bir vatandaş. Tez zamanda şifa bulsun.
Diyeceğim ama bu hastalığın bir tedavisi yok. Ancak baskılanabilir. Antibiyotik, roaccutane ve türevleri, özel diyetler, botoks tedavileri gibi geçici süreli üstelik yer yer çok da masraflı tedavi türleri var. Kalan yaralar, yara izleri, yapılan ameliyatlar, onların dikişleri izleri derken zor.
Bir de stresle tetikleniyor. Sürekli pansuman, sürekli bakım. Terlememek zorunda olmak. Bu zorunluluk yüzünden strese girip daha çok terlemek.
Türkiye'de bu konuyla profesyonel olarak ilgilenen hastane yahut doktor epey az. Bu da belli başlı şehirlerde belli başlı hastanelerde belli başlı profesörlerle muhatap olma ihtiyacı doğuruyor ki bunlar da masrafların en büyük kalemleri.
Herhangi bir dermatolog şunu diyecektir çünkü %99
"Haaaa hidradenitis suppurativa, çok zor. Evet. Bununla yaşamayı öğreneceksiniz. Antibiyotik başlayalım. Ağrı kesici yazalım."
Sesini duyurmak istemesinin sebepleri bunlar tahminimce.
adamın haline çok üzülmekle birlikte niçin sesini duyurmak istediğini anlayamadım. doktorlar çaresi yok demiş ama yurt dışında vs alternatif tedaviler var mıdır acaba.
--spoiler--
Niğde'de halk arasında "Köpek Memesi" hastalığı olarak bilinen Hidradenitis Suppurativa (HS) hastalığına yakalanan Enver Dağtekin, eşim bile kendisinden tiksinmek üzere olduğunu ve psikolojisinin bozulduğunu söyledi.
Altunhisar ilçesine bağlı Karakapı Mahallesi'nde yaşayan Enver Dağtekin, 18 yaşında halk arasında "Köpek Memesi" olarak bilinen Hidradenitis Suppurativa (HS) hastalığına yakalandı.
Yaklaşık 9 yıldır hastalıkla mücadele eden Dağtekin, zamanla gündelik ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiği için işini de bırakmak zorunda kaldı. Uzun yıllardır yürümekte zorlanan Dağtekin, işsiz olduğu için evini de geçindiremez hale geldi.
Birçok hastane gezen Dağtekin, hastalığının kronik olduğu cevabını alırken, sağlık durumu ise günden güne kötüye gitti. Bu durumun psikolojisini bozduğunu kaydeden Dağtekin, yardım istedi.
Uyurken acı çekiyor
Hastalık nedeniyle kol ve bacaklarında oluşan yaraların özellikle uyurken acı çekmesine neden olduğunu dile getiren Dağtekin, yıllardır geçen uykusuz gecelerin kendisini yıprattığını kaydetti. Doktorların hastalığa çözüm bulamamasından sonra büyük üzüntü yaşadığını ve hayata küstüğünü vurgulayan Dağtekin, "Bu hastalık gelip beni buldu. Yaşamak günden güne daha da zorlaşıyor. Ailem, halime acır duruma geldi. Eşim bile artık benden tiksinmek üzere. Sesimi duyun ne olursunuz" diye konuştu. (DHA)
--spoiler--
