kyuubi no kitsune

    43.
  1. --spoiler--
    ulusalcılarının korkulu belası

    (#5478657)
    --spoiler--

    tanımam etmem, bir entysini de okumadı ancak nick altı bulgularına göre içinde bulunduğu yazarlar tarafından nitelendiği üzere kendisi ulusalcı değil. yani türkiye sevdası yok bu adam da. yani bu ülkeden pek haz etmiyor. ben söylemedim, kendi dostları söylüyor. din sevmekle başlar benim bildiğim. insanı sevmekle başlar, hoşgörüye dayalıdır bizim dinimiz. ülkesini sevmeyen, onun içindeki insanlarıda sevmez sanırım...

    bu sıfatla kendisine başarılar diliyoruz, bir ulusu olmayanın ümmeti de olmaz diyip akıl ve fikir diliyoruz...
    5 ...
  2. 52.
  3. (#4879224)

    nurcu paylaşımlarla şaha kalkan,

    (#12710744)

    cemaatin parlatmak için götünü yırttığı has tosununa methiyeler düzen,

    (#5478090)

    askeri kantinlerde ülker satılmadığına dair şehir efsanesini kafaya takmış,

    (#5467193)

    kur'an ayeti dururken olaya illa seyyid kutub referansı veren,

    (#12710634)

    alevileri toptan dinsiz diye etiketleyen tosun, ayarı yiyince ama ben sufiyim diye zırlamış nickaltımda ... o kavramlar o kadar ucuzladıysa bana da nerden aldıysa bir evliyalık felan alıversin hediyesi ne ise veririm. zeki insanları severim ben, kendini benden zeki sananları değil.
    4 ...
  4. 36.
  5. cumaları vaaz veriyorsa, gidip dinlemek istediğim kişi.
    4 ...
  6. 32.
  7. yazarlarla pek münakaşaya girmek istemem doğrusu. ancak kökten gelen dinciliğinin verdiği hassasiyetten ve tutuculuktan olsa gerek, girdiği entrylerin hemen hemen hepsinde bu durumunu dışavuran bir yazar.

    atatürk'ün dahiyane fikirlerle donanmış üstün insan olduğu fikriyatından hareketle kendisine methiyeler düzen biri olmadım. zira atatürk, etrafındaki düşün arkadaşlarının desteği ve halkın varlığıyla atatürk olabilmiştir. 'kökten atatürk'çü' olmadığımı açıkça ifade ederek iki kelam etmek isterim.

    Şimdi, arkadaş "atatük ü dahi yapmak için herkesi salak yapmak" demiş...

    Millet, toplumsal olayları, kitle idaresini kavrama yetisine sahip değildir. Bu nedenle, yönlendirilme ve yönetilmeleri için bir fikir babası gerekir. Bu kişi, içinde bulunulan konjonktüre göre Hz. Muhammed'de olabilir, isa'da olabilir, Napoleon Bonaparte'da olabilir, Atatürk'de olabilir.. Hz. Muhammed öncülüğü, ümmeti salak yapamayacağı gibi, Atatürk öncülüğü de halkı salak yapmaz. Halk sosyoloji anlamında yeterli bilgiyle donanmadığından, kitlesel anlamda -sosyolog ve düşün adamlarının desteğiyle- yürütülen faaliyetlerdeki muazzamlığa karşı apışıp kalır ve dehaya karşı hayranlığını ifade eder. Nasıl ki bir müslüman için Hz. Muhammed'in sakalı bile yere göre sığdırılamıyor ise, kitlelere önderlik edip, çeşitli başarılara imza atmış diğer liderler de halk tarafından yere göğe sığdırılamaz.

    bugün çıkıp "atatürk'ü dahi yapmak için halkı salak yapmak" dersiniz, 'etki-tepki' mevzuatından ötürü, yarın bir başkası çıkar der ki "gereksiz bir ritüel olarak cuma namazı" (örneklerine sözlükte her gün rastlıyoruz)...

    ifade etmek, etki-tepki meselesi ve tutuculukla ciddi sıkıntılarımızın olduğunu görüyorum. Şu herkesçe bilinmeli ki, Herşeyin aşırıya kaçan tutuculuğu, er ya da geç zararlı olmaya başlar. Bu tutuculuk, milliyetçiliğe karşı da olabilir, dine karşı da olabilir, atatürk'e karşı da olabilir...
    4 ...
  8. 88.
  9. (#12909254)

    bir üstteki entry'de aldığı ayar cevaplanamaz olunca mahalle karısı entelektüelitesinde cevap kasmış.

    yalan da söylemeyeyim ramazan günü açıkçası acıyamıyorum da bu düşünce ve zeka sefilliğine. keşke korunsaymış ebeveynleri.
    3 ...
  10. 66.
  11. (#12721984)

    hakikaten yazık lan kimin çocuğuysa.
    5 ...
  12. 6.
  13. 'peygamber efendimizin guzel ahlaki' başlığına girdiği entry'lerle dikkatimi çekmiş, biraz daha incelediğimde güzel ve bilgi dolu entry'leri ile kendini sevdirmiş, merakla takip ettiğim yazar.*
    4 ...
  14. 87.
  15. (#12908853)

    allah'ın kelamını bile eğip büküp tahrif eden hayasızlar ne de kolay yalancı diyebiliyorlar herkese. dininizi, ahlakınız, namusunuzu kaça sattınız siz? 5 kuruştan fazla veren çıktı mı o kokmuş ciğerinize?

    ve şimdi ayarlar...

    --spoiler--
    Mümin kadınlara da söyle: Bakışları ölçülü olsun ve cinsel organlarını korusunlar. Süslerini, kendiliğinden görünenler hariç açmasınlar. Örtülerini yaka açıklarına koysunlar.

    araf suresi
    --spoiler--

    --spoiler--
    24- Nur Suresi 31

    Kadını kendi zihniyetine göre yaşatmak isteyen zihniyetin çarpıttığı ayetlerin başında bu ayet gelir. Bu ayetteki hımar; kelimesi geniş manalı bir kelime olup örtü manasına gelir. Eski Arap yazılarına bakılırsa hımarın yere konulan, masaya örtülen veya herhangi bir örtüyü tarif edebileceğini görürüz. Hımar, başı örterse başörtüsü olur, masaya konursa masa örtüsü olur. Allah eğer hımar; kelimesi ile başın örtülmesini isteseydi hımarürres gibi bir vurgulama ile başörtüsü diyebilirdi: Böylece res kelimesi ile baş bölgesi vurgulanır ve örtü kelimesi olan hımar ile beraber başörtüsü net bir şekilde anlaşılırdı. Nitekim abdest alınmasıyla ilgili ayette başın sıvazlanması söyenirken, baş kelimesi Arapça karşılığı res ile vurgulanır.
    --spoiler--

    --spoiler--
    Üstelik ayette kapatılacak yerin yaka açığı olduğu geçer. Yani hımarın başı kapatması değil, ayette açıkça yaka dekoltesini örtmesi istenir. (Yaka açığı manasına gelen cuub kelimesi hem bu ayette kapanılacak bölgeyi belirtmek için, hem Hz. Musa'nın yaka açığına elini soktuğunu belirten ayetlerde geçer.)
    --spoiler--

    --spoiler--
    Günümüzde kadının kapanması için kullanılan tesettür ifadesi de Kuran'da geçmez. islam adına etrafında bu kadar büyük fırtınalar koparılan bir kavramın, yani tesettür ifadesinin islam'ın temel kaynağı olan Kuran-ı Kerim'de bulunmaması önemlidir. Demek ki tesettür kelimesi dîni bir kavram olarak sonradan oluşturulmuştur.
    --spoiler--

    --spoiler--

    Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle cilbablarını(elbiselerini) üzerlerine giysinler. Bilinip incitilmemeleri için bu daha uygundur.
    --spoiler--

    --spoiler--
    33-Ahzab Suresi 59

    Bu ayetin anlaşılmasında kilit kelime cilbab;dır. ;Cilbab; Arapça'da gömlek, elbise gibi üste giyilen giysileri ifade eden bir kelimedir. Fakat hiçbir şekilde cilbab; belli bir yerden belli bir yere kadar örten giysi manasına gelmez. Gelenekçi islamcıların kimisi kadının yüzü de dahil vücudunun tümünün örtülmesinin farz olduğunu, kimisi iki gözü, kimisi tek gözü dışındaki her yerini örtmesinin farz olduğunu, en ılımlıları ise yüz, eller ve ayaklar dışında her yerini örtmesinin farz olduğunu savunurlar. Oysa kadınların kapanmasıyla ilgili dinin tek kaynağı olan Kuran'da açıklananlar bu iki ayetle sınırlıdır. Yani kadınların başını örtmesi, peçe giymesi ve diğer anlatılan sınırlar Kuran'ın değil geleneklerin ve şahsi görüşlerin dine sokulmasının sonucudur. Eğer Allah böyle katı sınırlar çizmek isteseydi, bir ayette Cilbabla; yüzünüz ve elleriniz dışında her yerinizi örtün şeklinde bir sınırla kapanmanın sınırlarını çizebilirdi. Örneğin abdest ile ilgili ayette Allah, yıkanacak yerleri tek tek saymış ve Dirseklere kadar ellerinizi yıkayın gibi ifadelerle kesin sınırları koymuştur. Eğer Allah kapanmada da kesin sınırlar koymak isteseydi, bunu en azından bir cümleyle belirtebilirdi. Geçmiş kavimlerin başına gelenleri bile detaylarıyla anlatan Kuran, her şeyi açıkladığını kendisi söyleyen Kuran, eğer kapanmada sınırları belirlenmiş bir ölçü olacaksa ve bu bir tek cümleyle bile açıklanabilecekse, niye bu cümleyi içermesin? Bu açıklamanın olmaması, haşa Allah’ın unutmuş olmasından değil, bilakis bu tarzda kesin bir sınır koymak istememesindendir. Yukarıdaki 33-Ahzab suresi 59. ayeti ele alırsak, ayette kesin hatları olmayan esnek bir ölçünün olduğunu görürüz. Ayetten, üzere alınan elbiseyle kadının bilineceğini, böylece incitilmeyeceğini anlarız. Kadın namuslu bilinirse, bilinmemeden dolayı bir incitilmeye uğramaz. Bazı insanlar namussuz, fahişe sandıkları kadınlara takılıp onları incitebilir. Ayet kadının üzerine elbise alıp bunu önlemesini sağlıyor.
    --spoiler--

    ayrıca imamların konu hakkında neden açık mütalaası yoktur bilmiyorsan git öğren turfanda taliban. eğer ihl mezunuysan da seni yetiştiren hocanın diplomasını yırtmak lazım...

    son olarak ordan burdan kur'an dışı laf salatasıyla gelmeyin bakın ne denmiş;

    --spoiler--
    "Kendilerine okunmakta olan kitabı sana indirmemiz onlara yetmiyor mu? "

    (bkz: 29-Ankebut Suresi 51)
    --spoiler--

    bu mesele aylar önce çok tartışıldı bir sürü yarım akıllı daha evvel dersini aldı da ediyor ezber. keşke buncağıza da söyleselerdi.
    3 ...
  16. 4.
  17. 64.
© 2025 uludağ sözlük