basrollerini kadir inanır ve oktay kaynarca gibi agır topların paylastıgı, 3 eylül'de show tv'de yayına girmsi planlanan dizi. yeni bir mafya dizisi olacaga benziyor.
birinci bölümü yeterince iyi olan bir dizi. ilk bölümü iyiydi. kadro iyi. isim yapmamış oyuncular dahi mimikleri ile cümle kuruyor. bıçak sırtı ile aynı saatte olması dezavantaj. ama ben gene de oyumu kuzey rüzgarı'na veriyorum. kadirizm yeter.
kadir inanır'ın diziden ayrılmasıyla raiting kaybedecek olan dizi, zaten kadir inanır'da düşük raitingler yüzünden diziden ayrılmış, dizi yayından kalkarsa karizma çizilmesin diye düşünmüştür.
trevanian ın şibumi'de bahsetiği, baş karakter nicholai hel'in hücrede kaldığı yıllarda kendiliğinden geliştirdiği 'yakın algılama' tekniğini, aziz karakterinde gördüğümüz (üstelik o da bu yeteneğinin hücre hapsinde kaldığı zamanlarda geliştiğini söylüyor) ve bu yönüyle ilgimize mazhar olan dizi. trevanian'ın anlattığı kadarıyla küçük bir odada uzun süre kapalı kalan adamımız hücreye dışardan birinin yaklaştığını önceden hisseder, bunu fark eden nicholai bu yeteneğini geliştirir ve özgür kaldığında üzerine yoğunlaşan bir dikkati önceden hissedebildiğinden ne net bir fotoğrafı çekilebilir, ne de suikaste kurban gider. aziz'de de hemen hemen aynı durumu görmekteyiz. senarist tayfası şibumi yi okumuş mudur acaba diye merakla düşünüp gülümserken yakın zamanlarda ölen büyük yazar trevanian'ı da saygıyla anıyoruz bu entry vesilesi ile.
ülkemizde ki insanların bir kısmının vurmaya kırmaya dökmeye bahane aradıklarını unutan yada hatırlamak istemeyen yapımcı ve kanalların son saçmalığı. bu ülkede o kadar programlar yapıldı. trabzonda niye şiddet var diye. gerilim niye yükseliyor diye. bunları görmezden gelip dizinin adınıda kuzey rüzgarı koy tamam ne güzel işte şimdi oldu. ondan sonra adam gider rahipte öldürür gazetecide. yahu hadi bunlar böyle ya rtük. sen bırak ahmet çakarı yayına bağlanıp bozmayıda şunlarla ilgilen. ilgilen ilgilende ülkeyi zor duruma düşmekten kurtar.
final bölümü diye bir bölüm yayınlandı. finalle falan alakası yok. muhtemelen başrol oyuncularından biri diziyi terk etmiş. aslında güzel bir diziydi ve gün geçtikçe güzelleşiyordu. durduk yere bitirdiler canım diziyi.
kötü kalpli kuzey rüzgarı ki kimi mitlerdeki adı, hermes'tir. hakkında; mitoloji derleyici ve öğrencilerinin daha ziyade bu olaya tandanslı kimselerin hoşuna gidebilecek türden, bir kuzey danimarka anlatısı şu şekildedir;
kötü kalpli dedik ya; kuzey rüzgarı birgün, fakir bir kadının yemeğini çalar.
bu yüzden kadının oğlu da rüzgara gider ve annesinin kaptırdığı yemeği geri ister. "yemeğiniz bende değil" der rüzgar. "fakat şurada bir masa örtüsü var, ne zaman arzu ederseniz kendisini kusursuz bir sofra ile donatır." der. çocuk masa örtüsünü alır ve eve doğru yola koyulur. gece olunca bir handa konaklar. masa örtüsünü masanın üzerine yayar. örtünün üzerininin güzel yiyecekler ile donanmasını diler. ve dilediği gibi de olur. fakat böyle bir örtünün kendisine para kazandırabileceğini düşünen han sahibi, çocuk uyuduktan sonra onu çalar ve yerine "kendisinin çaldığına çok benzeyen" bir başka örtü bırakır. ertesi gün: çocuk kuzey rüzgarının kendisine verdiği hediyeyi gösterme hevesi ile, neşe içinde eve gder. fakat o gece tüm yiyebildikleri yaşlı kadının pişirdikleri olur. çocuk ertesi sabah umutsuzluk içinde kuzey rüzgarının yanına gider. ve onu yalan söylemekle suçlar. ve kaybettikleri yemeği geri ister. "sizin yemeğiniz bende değil" der rüzgar "ama burada bir koç var ne zaman dilerseniz tüylerinin arasından para düşürür" der. çocuk böylece eve gitmek için yeniden yola koyulur ve aynı handa yine konaklar. han sahibi yine olayın içindedir. ve çocuk eve gittiğinde koçun yünleri arasından para düşmediğini farkeder. kuzey rüzgarının yanına üçüncü defa gider ve bu defada içinde sopa olan bir çanta alır. bu çantanın özelliği şudur: sihirli sözcükler söylendiğinde; sopa çantadan fırlayıp "durması söyleninceye kadar", karşısındakini dövmektedir. masa örtüsü ve ve koç olaylarının suçlusunu tahmin eden çocuk, tekrar aynı hana gider. hanın sahibi çantada taşınan sopanın yine işe yarayacak bir şey oldugunu tahmin eder. sopayı almak için sessizce girişimde bulunur. tam sopayı alacakken çocuk sihirli kelimeleri söyler. sopada hemen fırlayıp masa örtüsü ve koçu geri vereceğine söz alana dek, han sahibini döver. böylece çocuk kuzey rüzgarının uçurmuş olduğu yemeğin karşılığını fazlasıyla alır.