1960 darbesi sonrası Demokrat Parti'yi önceden desteklemiş olan ya da bir zaman demokrat partili olup daha sonra fikir değiştirmiş sağcılara takılan lakap. Dönemin CHP yanlısı gazete ve dergilerinde bu lakabı sıkça görmek mümkün efendim. inönü'nün damadı Metin Toker'in başyazarlığını yaptığı Akis dergisinden birkaç örnek:
hayvanların vücutlarının arka bölgesinde, genelde bedenden bağımsız hareket edebilen, esnek, kuyruk sokumu kemiğine (sakrum ya da koksiks) bağlı bir organdır
yağı da vardır efem.
halk arasında kişinin peşine takılmış kimselere söylenir deyimdir. hayvanlar dunyasında ise insanlardaki ortakulağın vazifesini görmektedir. çita gibi hızlı koşan bi hayvanın manevra yabilmesini sağlyan uzun kuyruğudur.
koyun gibi domuz gibi hayvanatında yağlı kuyruklu olanı makbuldur. uzak doğuda domuz kuyruğu çorbası yapılmaktadır. yapılması yetmiyormuş gibi birde yiyorlar allah kahretsin.
bir donemin moda sac seysi; saclar kisaltilir ama arkadan bir tutam kuyruk birakilirdi, hatta sonrasinda da bir cok kez 'sacimi kestirmeseydim bu kadar olacakmis simdi' muhabbetine malzeme olurdu. **
Altmış sonrası sağcı gençler için üniversite ortamı hiç de iyi değildir. Solun egemen olduğu okullarda ünlü hocalar da Demokrat Partiye sempatisi olan sağcı gençlere iyi bakmaz. Bu dönemde sağcı gençlerin ismi kuyruk ya da düşüktür. Yine bu dönemde üniversitede gerici avı vardır. Ava çıkanlar ise güvenlik güçleri değil, reform yanlısı olduklarını söyleyen sol görüşlü öğrencilerdir.
hayvanların çoğunun kıç tarafında olan uzantının adı olmasının dışında, peşe takılan, sülük vazifesi gören insanlar için de kullanılan bir sıfattır kendisi.
