en yakın yerin saati kıstas alınır die açıklama yapmıssınız iyi güzel hoşta bundan bin yıl önce kutuptaki adam en yakın yerin saatini nasıl haber alcakmış ? malum o dönemlerde kullanılan saatlerde güneş ısınlarına göre belirleniyormuş. bizde müslümanız ama bu tür çelişkilere insanın aklını kurcalamıyor değil.
- abi kutuplarda oruç tutacağım
- höö
- oraya da dini değerlerimizi taşıyacağım.
- nasıl
- ramazanı orada geçirip nefsimi terbiye edecem
- diyorsun.
- abi müslümansak her yerde müslüman değilmiyiz.
- ya bi si*git mümin ben türkiye'nin yobazıyım.
Orada yaşayan insanlar 6 ay gece boyunca uyuyor, 6 ay gündüz boyunca da çalışıyor ve okula vs gidiyorsa 6 ay da oruç tutabiliyor demektir.
yok mudur bunların 365 gün gösteren takvimleri, 24 saati gösteren saatleri. Aha koşun kur'an 'da kusur buldum mu demek lazımdır. Hiç birşey yapamasalar tahmini bir zamanlamayla oruç tutabilirler illaki güneşi ayı görmeleri gerekmiyor.
araştırılırsa saglam hadis kitapları okundugu taktirde ki bunlar dün yazılan yazılar degildir bu konu ile açıklamaları insan isterse bulabilir.
--Altı ay gece, altı ay gündüzün devam ettiği ülkelerde normal vakitleri (yâni gece ile gündüzü) bulunan en yakın -45 enlemdeki- ülkelerin saatleri uygulanarak namaz ve oruç ibadeti yerine getirilir"
hadis olarak peygamberin bile hesap edemedigini belirten şahıs için ;
-Resûlüllah Aleyhisselam günleri iyice uzun olmayan yerden çıkacak olan Deccalı haber verirken, Deccalın bir günü sizin bir seneniz kadar uzun olacaktır Sonraki günleri de beri geldikçe kısalacaktır, buyurduğunda sormuşlar:
-- Ya Resûlâllah, bir günü bizim bir senemiz kadar uzun olacağını bildirdiğiniz o günde namazlar nasıl kılınacaktır?
Şöyle cevap vermiştir:
-- Takdir olunarak!
Yani uzun günün saatleri takdir edilerek, hesaplanarak
-- Nasıl takdir edilip, nasıl hesaplanacak?
-- En yakın normal vakitli ülkenin takvimi ve saatiyle takdir olunup, hesap edilerek.
yani niyet edilerek ve en yakın ülke saatleri örnek alınarak hesap edilmelidir. ayrıca ölünce sormazlarmı adama?
--oruç niye tutmadın ?
..bizim orda 6 ay gece 6 ay gündüz işin içinden çıkamadık
--Allah'ın dünya üzerinde yerimi bitmiştiki ibadetini yapmak istemedin.
kutup noktalarına inceleme gezisine giden müslüman bir bilimadamı olmadığı sürece tartışılması saçma olan bir konudur. ha biri gidipte orada oruç tutar mı o da ayrı bir mesele.
kutup noktalarında,kısa süreli bulunan araştırma ekiplerinden başka kimsenin yaşamadığını bilmeyen insanın anlamsız söylemidir.kendisine sorulsa eskimoların da kutup noktasında yaşadığını söyler. halbuki eskimolar kesin kutup noktasında değil, kutuba en yakın bölgede yaşarlar.yakın dediğiniz bölgede, oyle iki durak kala bir yer değildir ayrıca.
altı ay gece ve gündüz sadece gerçek kutup noktalarında geçerlidir. geri kalan yakın bölgelerde normal yaşam farklı değildir.
sadece yazın güneş gece onbirden sonra batar, bu yüzden uyku problemi oluşur, ki yakındaki wal-mart'tan o bölgeye uygun özel perde edinilerek bu problem ortadan kaldırılır, kışın ise tipik koyu yağmurlu bir istanbul gününe benzetilebilir gökyüzünden aldığınız ışık.
zaten mantığınızı da kullanırsanız şayet, dünyanın eğimi gereği artikteki buzullar, emdikleri gün ışığıyla sürekli yansıma yaparlar ve gökyüzü aşırı beyaz görünür, ve aşağıya da o şekilde yansır. gece de bu olay tam tersine dönüşür ve northern lights görünür.
ha derseniz ki araştırma ekibinde müslüman varsa ne yapacak?
kesin kutup noktası insan yaşamına uzun süre elverişli olmadığından(çünkü botunuz sadece biri dahi yaklaşık dört kilo ağırlığındadır varın gerisini siz hesaplayın), ya en kısa sürede aşağı inecektir, veya en yakın yerel saate göre ibadetini yapacaktir. bilinir ki islamiyette, yolculuk, seyahat esnasında ibadetlere tölerans her zaman vardır.
yaratıcının, kulun yaşayamayacağı yere kitap yollaması, zaten sıfatları ile çelişir.
islam mantık dinidir. islam 6 ay aç kalın demiyor, mantığınızı kullanın mesela en yakın yere göre iftar, sahur yapın diyor. 6 ay boyunca aç kalmayı hiçbir aklı başında insan evladı yapmaz.
kutuplarda oruç tutamamaktır. *
kuran-ı kerim'in kusursuz bir kitap olmadığını gösterir bu hadise. oruç ve namaz vakitleri güneşin durumlarına göre yani batmasına doğmasına göre ayarlanır. güneş batarken iftar olur yemek yeriz, batarken yemek yeme süremiz bitmiş olur. gayet mantıklıdır da aslında. o döneme uygun bir kural getirilmiş.
ama dönemin kural koyucuları kuran'ı yazıp kuralları oluştururken ileride teknolojinin gelişeceğini hesap edemediler. gerçi zaten bilmiyorlardı dünyanın değişik yerlerinde güneşin doğup-batma süresinin değişkenlik gösterdiğini. hele 6 ay gece 6 ay gündüz olacağını tahmin etmek bir peygamber! için bile zordu.
şimdi kutuplara yakın yerlerde oruç tutmak ölümle sonuçlanır bunu biliyoruz. bu açığı şimdiki insanlar güneşin normal doğup battığı bir yere göre ayarlayarak çözüyorlar.
işte soru!
tamam eyvallah sorun çözüldü. ama bu sorunu kim çözdü? insan. ne sorunuydu bu? kutsal kitap ve kutsal insanın tam açıklık getiremediği, görüş belirtemediği bir sorun.
arkadaşım sana güneş battıktan sonra yemek ye, doğduktan sonra yemek yeme denmiş ve başka birşey söylenmemiş değil mi? sen bu kuralı neden çiğneyip en yakın yere göre tutmaya çalışıyorsun orucu?
sesini duyar gibi oldum. e çiğnemezsem ölürüm diyorsun değil mi? evet bende onu diyorum. ölürsün.
ekşi sözlükdeki bi hocamızda konu hakkında şöyle bir açıklama getirmiş:
"en kolay eylemdir aslında. sahura kalkılır, niyet edilir, kutup noktasına çıkılır. tam kutup noktasına bir kazık çakılıp kazığın etrafında dünyanın dönüş yönünün tersine toplam 30 tur atılır. böylece 30 günlük oruç, bir sahurda halledilmiş olur. en büyük zararının baş dönmesi olacağı tahmin edilmektedir."
"kutuplarda namaz ve oruç vakitleri güneşin normal doğup battığı kutuplara yakın bir yere göre ayarlanır."
efendim bu ifadeye ben de takmıştım bir zamanlar. araştırdım. sorduğum, uzaktan akrabam da olan hoca efendi eğer g.tünden uydurmuyosa; dediğine göre rusya'da bir müftülüğün bu konuda fetvası varmış. 66 küsür enlemi referans alınıyomuş (hani şu ekinoks dönencelerini 90'a tamamlayan). ama bu enlem üstünde de kışın 3 saat, yazın 21 saat gündüz yaşanması ciddi bir değişkenlik yaratıyormuş tabi.
meraklısına edit: diğer sorduğum 20 küsür hoca da "zaten orada insanın ne işi var?", "kutup ayılarına oruç mu tutturcan?" gibi ifadeler kullanmıştı. aramaya inandım, makul bir cevaba ulaştım tabi.